Fenerbahçe'nin yeniden dirilişi tartışılırken, bu hayat ışığını yeniden takıma veren gücün Başkan Aziz Yıldırım olduğu tartışılmaz. Nasıl ki, takımın yerlerde sürünür hale gelmesinin nedeni Başkan'ın seçimi ve yanlışlarıysa, bugün zirveye tekrar oturması da tek başına onun eseridir. Yani kendi yıktı, kendi yaptı. Kronoloji Gençlerbirliği beraberliği sonrasında başlar. Gaziantep ve Galatasaray maçları birden bire final haline dönerken, Fenerbahçe taraftarı ve camiası üç şampiyonluk sözü veren, ama bunların arkasında duramayan Aziz Yıldırım'ın "yeterliliğini" ciddi şekilde sorgulamaya başladı. İşte o dakika, işin başa düştüğünü anlayan Aziz Başkan, Samandıra Darbesi'ni gerçekleştirdi. Takımı topladı. "Burası çiftliğe dönmüş. Öyle değil mi Aykut Kocaman" diyerek, Sportif Direktör'ü devreden çıkardı. Futbolcuları toplayarak Güiza'yı işaret etti ve "Hepiniz faturayı buna kesiyorsunuz. İşin kolayını bulmuşsunuz. Güiza günah keçisi değil, bu takımda da olacak" çıkışını yaptı. Daum'a, "Sen bu takımı iyi çalıştır, gerisini bana bırak" diyerek, taktik toplantılar ve takım tertibi konusunda yeniden söz sahibi oldu. Samandıra'ya tam gün yasasını getirdi. Buna itiraz edenler çıktı. Daum, "Bana değil, Başkan'a anlatın derdinizi. Burada patron o" diyerek kimseye alternatif bırakmadı. 'Tatlı Hayat'ın bitmesiyle birlikte, yeniden futbola dönüş ve konsantrasyon dönemi başladı. Çünkü Aziz Yıldırım pabucun pahalı olduğunu, başarısızlığın faturasını da direkt olarak oyunculara keseceğini net bir şekilde açıkladı. Her gün antrenmanlara gitmeye başladı. Kaçaklar kesildi, çalışma ciddiyeti geldi, performans arttı.
'KOCAMAN' GÖNÜL ALDI
Bu dönemde Aykut Kocaman'ın da gönlünü bir doğum günü partisiyle ve onu kendi koltuğuna oturtarak aldı. Daum ile arasındaki gerginliğin azalmasını, yetki kargaşasının bitmesini sağladı. Taraftarın azalan desteğini, bilet fiyatlarını 22 liraya çekerek ve son Kasımpaşa maçında taraftarı finanse ederek tekrar geri döndürdü. Herkesi şampiyonluk yarışının içine, iddialı şekilde soktu. Aziz Yıldırım'ın başkanlık kadar teknik direktörlükten de keyif aldığını çok yazdık. Gençlerbirliği maçında cezalı Alex'in yerinde Mehmet Topuz'un, onun önünde de "Kayseri'de böyle oynuyorlardı" denilerek; Güiza'nın yerine Gökhan Ünal'ın oynatılması tavsiyesinin de sahibi olduğunu duyduk. Gerçi Fenerbahçe maçı pozisyonsuz bitirmişti. Sonuçta, bundan önce veya sonra; iyinin de kötünün de sahibi Aziz Yıldırım'dır. Gerisi teferruattır.