Galatasaray derbisi sonrasındaki düşüşün nedenini teşhis etmek çok zor değil. Samandıra futbolcuların imparatorluğunu kurduğu,
Christoph Daum'un da trafik polisliğini yaptığı yoğun bir kavşak oluverdi. Hafta içinde takımdaki ilişkilerin cılkının çıktığını, oyuncular ile teknik adamın arasındaki köprülerin atıldığını belirterek, önlem alınması gerektiğini yazdık. Geçen sene bu durumları Volkan Ballı'nın önlediğini belirttiğimizde, resmi siteden, emektar çalışanlarını basın ajanı ilan ederek kendini kurtarmaya çalışan bir yönetimle, daha iyisini beklemek zaten hayal olurdu.
FORMA ADALETSİZLİĞİ SİNERJİYİ BİTİRDİ
Beşiktaş maçı sabahında, Güiza'nın üstünde yedek takım yeleğini gördüğünde,
"sakatım" diyerek Samandıra'yı terk etmesi son noktadır aslında
. Semih'in bir karış sakalla yedek kulübesinde oturması da bu takımı yakından tanıyanlara verilen en açık mesajdır. Daum'un forma adaletinden ümitsiz kalanların, kendilerince tepki geliştirmeleri, bunların kontrol altına alınamaması, takım içindeki sinerjiyi yok etti.
Güiza'nın Aykut Kocaman'ın odasından çıkıp, ikna olamadan evine gitmesi de ayrı bir ayrıntıdır. Takımdaki otoritenin kim olduğu sorusunu da havada bırakıyor çünkü...
KOCAMAN-DAUM SAKAT İLİŞKİ
Futbol Direktörü olarak Aykut Kocaman, çok ince bir çizgi üzerinde yürüdüğünün farkında.
Bu nedenle Daum'un görev bölgesi ile kendi yetkilerini kırmızı ve kalın bir sınırla belirledi. Doğru da yaptı. Alman Hoca'nın herhangi bir telkinde sorumluluğu Kocaman'ın üstüne atması, kimse için sürpriz olmayacaktı. Sezon başında çıkan prim krizinde Daum, tüm oyuncuların gözü önünde listeyi Kocaman'a verip,
"Hadi hallet bakalım" gösterisi yaptığında, zaten bu ikilinin birlikte yapacakları üretim
"sakat" damgası yemişti.
KAPTAN ALEX'İN HEMŞEHRİ PROBLEMİ
Fenerbahçe'deki takım içi dengelerde başrolleri Alex ve Emre Belözoğlu oynuyor. Bu ikilinin Daum üzerindeki etkisi de kimin oynayacağı, kimin gideceği kararını çıkartıyor. Diğer yabancılarla Alex'in arasının çok sıcak olduğunu söylemek mümkün değil.
Evindeki doğum günü partisine sadece Beşiktaş'taki Brezilyalılar geldi. Beşiktaş maçı sonrasında ise yabancı oyuncuların Emre'yi Daum'a şikayet ettikleri biliniyor. Geçen sezon sözleşmesini uzatmak için bin dereden su getiren Roberto Carlos'un, birden bire gitmek istemesinde de bu ikiliyle arasındaki problemler var.
FUTBOLCUYA VERİLEN TAVİZLERİN SONUCU
Oyuncuları istim üstünde tutmak, umut ateşlerinin sıcak olmasını sağlamak adına adımlar atılmayınca, ortaya bir anda
"almazlar" takımı çıktı. Alex'in güdümünde bir teknik adam, forma dağıtımında performansın önüne geçen politik dengeler, 10 haftalık
"silindir" takımın aküsünü boşaltıverdi. Samandıra'daki mantalite iyileştirilmediği sürece, bu iniş-çıkışlar da sürecektir.
Kasımpaşa maçını seyretmeyen Kazım-Santos ikilisinin geceleri gezmeye gitmesi, ilk yarıda oyundan alınan Mehmet Topuz'un bulduğu ilk taksiyle stattan ayrılıp gitmesi, hep tavizlerden beslenen sporcuların, kendilerine hak gördüğü şımarıklıklar. Daum'un son taktiği oyuncuların verdiğini açıklamasıyla zaten iplerin de koptuğu ortada. Her şeyi,
"en iyi bilen" başkan ve yöneticilerinin
"bekle-gör" politikasının, çivisi çıkmış, şirazesi oynamış bu takımı nasıl toparlayacağını, biz de bekleyeceğiz ama görebilecek miyiz?
TUMANİ KÖPRÜ OLAMADI
Daum ilk on bir dışındaki oyunculara ilgi gösteren bir teknik adam değil. Önceki dönem bu dengeyi Murat Kuş ile Volkan Ballı kuruyordu. Birçok küskün oyuncu vardı ve onları sistem içinde tutmak, kuvvetler dengesinin işiydi. Aykut Kocaman bilerek bu ilişkileri uzaktan izliyor. Hasan Çetinkaya ise Daum tarafından "Aykut'un adamı" olarak görülüyor. Ayhan Tumani'nin de takımın yarısı ile çeşitli nedenlerle arası bozuk. Takımın nabzı olmak yerine, Daum'un yardımcısı kalmayı tercih etti ve bu katılığı nedeniyle birçok oyuncuyla söz dalaşına girdi.
FENERBAHÇE KORKUTMUYOR!
Şov yaptığı günleri mumla arayan Fenerbahçe, artık rakiplerini korkutmuyor. Sarı-lacivertlilerin, Avrupa Ligi'ndeki rakibi Twente'nin çalıştırıcısı McLaren,"İstanbul cehenneminden çıktık, burada işimiz daha kolay" dedi.
ŞOVLAR BİTTİ
Samandıra'da her maç sonrası yapılan kutlamalar, gelen kötü sonuçlar nedeniyle rafa kalktı.