Beşiktaş'ın efsane ismi ve
SABAH yazarı Ali Gültiken, siyah-beyazlı ekibin 6 yıl sonra gelen şampiyonluğunun nasıl gölgelendiği ve bunun sorumlularının kimler olduğunu açıklarken, önemli mesajlar verdi. İşte Gültiken'in 5 önemli soruya verdiği 5 önemli cevap:
Beşiktaş'ta 6 yıl sonra gelen şampiyonluk için, "Kutlamalar haftalarca sürer" beklentisi vardı ama şölen üç günde bitti. Neden böyle oldu? Maalesef coşkuyu bitiren iki tane faktör var. Birincisi, Mustafa Denizli'nin "
Ayrılmak istiyorum" açıklaması ardından da başkan Yıldırım Demirören'in Mehmet Topuz'un transferindeki başarısızlığı.
Denizli'nin "Psikolojim bozuldu, uyuyamıyorum. Bırakmak istiyorum" sözleri de gündeme oturdu. Oysa Beşiktaş şampiyon olmuştu. Denizli ne yapmayı istedi? Mustafa Hoca geldiğinde düşündüğünden daha zor bir kulüp iç yapısı buldu. Buna bir de başlangıçtaki kötü sonuçlar eklenip, hocanın kariyeri tartışılır hale gelince, baskı üst seviyelere çıktı. Ayrıca mali problemler, inançsız oyuncu ve yöneticiler de eklenince, yük daha da ağır hale geldi. Durumu çevirmek ve iki kupayı kazanmak kolay iş değil. Bu zorluklar hocayı yormuştur.
Denizli'nin tüm bunlardan sonra Başkan'a bir mesaj vermek istediği kanaatindeyim. Fakat şampiyonluğun kazanılmasından üç gün sonra böyle bir açıklama da doğru olmamıştır.
Bu karar çok yanlış hesaplanmış ve uygulanmıştır. Yanlış olduğu, ortaya çıkan tepkiler dolayısıyla çabuk geri adım atılmasından anlaşılabilir. Mustafa Hoca ya bu açıklamayı yapmayacak ya da yaptıysa geri dönmeyecekti. Bu süreç kendisine ve Beşiktaş'a zarar vermiştir. Bundan sonra sezon içerisinde hocayla ilgili tartışmaları ön plana çıkaracak gereksiz bir uygulama olmuştur.
BÜYÜK BEDELLER ÖDENİR
Israrla çok yıprandığını belirten bir teknik adamın Şampiyonlar Ligi gibi bir organizasyonda ve Beşiktaş'ı bekleyen yoğun programda psikolojisi nasıl olur? Mustafa Hoca yıllardan beri üst seviyelerde görev yapmış, zorlukları iyi bilen bir teknik adam. Elbette geçen sezon yaşadığı sıkıntıların yanına bu sezon bir de şampiyon takımdan beklenen iyi oyun ve Şampiyonlar Ligi bakısı eklenecek. Ancak Denizli, bu baskılardan kurtulmanın yolunu bulacaktır. Benim kanaatim kamuoyu yönetimini her zaman en üst seviyede yapan Mustafa Hoca'nın bu konuyla ilgili süreci de başka bir gündem maddesi oluşturarak değiştireceği yönünde olacaktır.
Kriz yaratan Mehmet Topuz transferi de çifte şampiyonluğun gündemden kalkmasına yol açtı mı? Beşiktaş bu süreçte çok zarar gördü mü? Hem Beşiktaş hem de Başkan ciddi zarar gördü. Bu yapılan yanlışın izahı yok. Amatör takımdan bile oyuncu almaya kalksanız önce kulübünden muvafakat almak zorundasınız.
Tersi iş bilmezliktir. Bu olayı o kulüpte görevli bir sportif direktör yapsa acilen istifa etmesi gerekirdi ama başkan olduğu için görevine devam edecek. Aslında hem itibari bir kayıp var hem de rakibinize karşı psikolojik bir eziklik. Bir kulüp başkanı kendini ve camiasını küçültüp iki defa bir oyuncunun ayağına gitmez. Gidiyorsa da hatasını düzeltmek için değil bu iş bittiği için gider. Bir başkanın bu kadar büyük mücadele ve emekle kazanılan başarıdan sonra bunu yerle bir etmeye hakkı olabilir mi?
Şimdi aslında bundan sonrasına dikkatle bakmak lazım çünkü yapılan hatayı kapatmak için daha büyük bedeller ödenerek bir isim transfer edilmeye çalışılacak. Anlayacağınız değişen bir şey yok.
Sadece kazanılan şampiyonluk bu kadar kısa sürede bir tarihi olay ve hoş seda olarak geçmişte yerini alacak. Bugün yaşananlar da Demirören'i tanıyanların çok şaşırmadığı olaylar olarak devam edecek.
TEK İHTİMAL VARDI...
Mehmet Topuz Fenerbahçe'ye imza atarsa ne olur? Beşiktaş hiç bir şey yapamaz. Çünkü ne oyuncu ile resmi bir imzası var ne de Kayserispor ile. Mal Kayseri'nin, Kayseri de malını F.Bahçe'ye satmış.
Oyuncu gitmezse Kayseri'de oynar. İsterse de oturup F.Bahçe ile anlaşır. Burada Beşiktaş açısından en büyük hata oyuncu ile görüşürken aynı anda Kayseri ile görüşmemek. Bir de bunların üstüne Topuz'a forma giydirip kamuoyuna deşifre etmek. Beşiktaş açısından bu iş sıcakken tek bir alternatif olabilirdi, o da F.Bahçe ile masaya oturup bonservisini almak. Ama bu da artık imkansız gibi görünüyor. Kısacası Demirören'in ve Beşiktaş'ın bu olayı kabullenip arkasını dönüp gitmekten başka şansı görünmüyor.