El-makālât ve’l-fırak

Ebû Halef (Ebü'l-Kāsım) Sa'd b. Abdullah el-Eş'arî el-Kummî, Yemen'den Kum'a gelip yerleşen Eş'arî kabilesine mensuptur. Hasan el-Askerî ile görüştüğü dikkate alınarak 230 (845) yılı civarında doğduğu söylenebilir. İbn Kulâye'den faydalanan ve onun rivayetlerini nakleden Kummî hadis öğrenmek için çıktığı seyahatlerde Sünnî hadisçileri de dinlemiş, zamanının önde gelen âlimlerinden Hasan b. Arafe, Muhammed b. Abdülmelik ed-Dakīkī, Abbas et-Teraffukī ve İsmâiliyye grubundan Ebû Hâtim er-Râzî ile karşılaşmış, onlarla ilim alışverişinde bulunmuştur. Bu arada on birinci imam Hasan el-Askerî tarafından Sâmerrâ'daki ikametgâhında kabul edilmiş, müstakbel imam Muhammed el-Kāim'i görmüştür. Bundan dolayı ismi imamı görenler arasında zikredilen müellif naklettiği uzun bir rivayette Hasan el-Askerî, oğlu Mehdî el-Muntazar ve imamın evinin özellikleriyle ilgili geniş bilgi vermektedir (İbn Bâbeveyh el-Kummî, II, 253-270). Kummî 301 (913-14; bazı rivayetlerde 299 [911-12]) yılında vefat etmiş, Âmül yakınlarında Rüstemdâr'da defnedilmiştir.

Kummî'nin değişik konularda yazdığı kırk civarındaki eser içinde (Ahmed b. Ali en-Necâşî, I, 402-403) günümüze ulaştığı bilinen tek çalışması el-Maḳālât ve'l-fıraḳ'tır. Kitabın adı değişik kaynaklarda Fıraḳu'ş-Şîʿa (a.g.e., I, 402), Maḳālâtü'l-İmâmiyye (Ebû Ca'fer et-Tûsî, s. 105; İbn Şehrâşûb, s. 54) ve Maḳālâtü'l-İmâmiyye ve'l-fıraḳ ve esmâʾühâ ve ṣunûfühâ (Meclisî, I, 15, 32) şeklinde geçmektedir. Eser, müellifin çağdaşı olan Hasan b. Mûsâ en-Nevbahtî'ye ait Fıraḳu'ş-Şîʿa'ya benzer bir muhtevaya ve ifade şekline sahiptir. Bu durum, her iki eserin günümüze intikal etmeyen bir kaynaktan veya müelliflerden birinin diğerinden faydalanarak meydana getirildiğini düşündürmektedir. Kitabın giriş kısmında Hz. Peygamber'in vefatı üzerine hilâfet konusunda ortaya çıkan ihtilâflar ve oluşan gruplar, Hz. Ali'nin vefatından sonraki gruplaşmada meydana gelen değişiklikler ve zuhur eden tâli fırkalara temas edilir; sonuç olarak Şîa, Mürcie, Mu'tezile ve Havâric'den teşekkül eden dört ana mezhepten söz edilir. Kummî'ye göre Mürcie, Muâviye'ye ve onun ardından gelen halifelere bağlı olan çoğunluktan ibarettir. Kitabın asıl kısmını oluşturan bundan sonraki bölümde Hz. Ali'den itibaren Hasan el-Askerî'ye kadar gelen İsnâaşerî imamlarından her birinin vefatı üzerine ortaya çıkan Şiî grupları ile bunların reisleri ve daha çok hilâfet hakkındaki görüşlerine temas edilmiştir. Eserin son kısmında on birinci imam Hasan el-Askerî'nin vefatından sonra ortaya çıkan farklı görüşler on beş fırka halinde sıralanmaktadır (bk. FIRAKU'ş-ŞÎA).

Kaynaklarda zikredilmesine rağmen el-Maḳālât'ın uzun süre mevcudiyeti tesbit edilememişti. Bu sebeple Abbas İkbâl-i Âştiyânî eseri Hasan b. Mûsâ en-Nevbahtî'ye nisbet etmiştir (Ḫânedân-ı Nevbaḫtî, s. 140-160). Kitabın varlığı ilk defa, Nevbahtî'nin Fıraḳu'ş-Şîʿa'sının Muhammed Cevâd Meşkûr tarafından yapılan tercümesine bir mukaddime yazan Saîd-i Nefîsî tarafından ortaya konulmuş ve bir nüshasının eski İran Millet Meclisi başkanı Sultânî Şeyhülislâmî'de olduğu belirtilmişti. Kitabı, bu nüshaya dayanarak ve özellikle Fıraḳu'ş-Şîʿa metniyle karşılaştırmak suretiyle Muhammed Cevâd Meşkûr yayımlamıştır (Tahran 1341 hş./1963). Bu yayında, el-Maḳālât'ta yer alan Fıraḳu'ş-Şîʿa'ya göre fazla açıklamalar nâşir tarafından yirmi altı madde halinde tesbit edilmiş ve bunların otuz sayfalık bir hacim oluşturduğu belirtilmiştir.

Kaynak: Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi

BİZE ULAŞIN
SON DAKİKA