Makāsıdü’l-elhân

Türk mûsiki nazariyatçısı Abdülkādir-i Merâgī'nin Farsça kaleme aldığı mûsikiyle ilgili altı eserinden biridir. Merâgī'nin gittikçe olgunlaşarak birbirini tamamlayan bu eserleri arasında Câmiʿu'l-elḥân ve Maḳāṣıdü'l-elḥân en meşhurları olup Maḳāṣıdü'l-elḥân diğerlerinin özeti niteliğindedir. Müellif eserini 1418 yılında Timurlu Devleti'nin başşehri Herat'ta yazmış, aynı yıl Sultan Şâhruh Mirza ve oğlu Gıyâseddin Baysungur Mirza'ya, 1423'te (veya 1421) Osmanlı Hükümdarı II. Murad'a ithaf etmiştir. Kitabın Seyyid Şerîf el-Cürcânî'nin oğlunun eğitimi için yazıldığı söylenmektedir.

Eser bir mukaddime ile on iki bölüm (bab) ve bir hâtimeden meydana gelmektedir. Hz. Muhammed'in güzel ses üzerine söylediği rivayet edilen hadislerinin yer aldığı mukaddime bölümünü mûsiki, savt ve nağmenin tarifleriyle cem', savt ve iki ses arasındaki tizlik ve pestlik farkının (buud) nitelikleri; mûsiki ilminin ilk ortaya çıkışı, tizlik ve pestliğin sebeplerinin incelendiği birinci bölüm takip eder. İkinci bölümde, telli müzik aletlerinin kol kısmında seslerin çıkarılması için parmakla basılan belli noktaların (destan) taksimi; buudların oranları, birbiriyle birleştirilmesi ve birbirinden ayrılması, sayıları, tasnifi; sesler arasındaki uyumsuzluğun sebepleri, üçüncü bölümde dörtlü ve beşli buudların çeşitleri ve bunların birbiriyle birleştirilmesi yoluyla devirlerin elde edilme konuları işlenir. Dördüncü bölümde meşhur devirler (on iki makam) ve bu devirlerin tabakalarının işaretleriyle telli çalgılarda akort biçimleri açıklanır. Altı âvâze ve onların telli sazlarda elde edilmesi, bu konuda Kutbüddîn-i Şîrâzî'nin Safiyyüddin el-Urmevî'ye itirazları ve bu görüşlere Abdülkādir-i Merâgī'nin cevapları, yirmi dört şube ve bu şubelerin telli saz perdelerinden elde edilme usulleri, buudların birbirine benzerliği; makam, âvâze ve şubelerin birbiriyle ilgilerinin izah edildiği beş, altı ve yedinci bölümlerden sonra sekiz ve dokuzuncu bölümlerde tarîka yapma yolları ve teller üzerinde tercîler, iki oktav içerisinde dörtlü tabakalar, îkā' devirleri, altı parmağın eski kullanış yolları ve tasnife başlangıç kaideleri ele alınır. Nağmelerin etkisi, amel formunun başlangıcı ve tasnif yapma yollarının ele alındığı onuncu bölümü, tellerde tercîât nakreleri sayılarını tesbit etme yolları ve alışılmamış akortlar gibi konuların anlatıldığı on birinci bölüm takip eder. On ikinci bölümde hânendelik eğitimi, birleşik ve ayrı terkipler, şedler ve mûsikide cem' konuları üzerinde durulur. Hâtimede ise mûsiki aletlerinin isimleri ve sınıflandırılması, mûsiki öğrenmeye yeni başlayanların uyması gereken meclis âdâbı konuları anlatıldıktan sonra eser bestekârlık üzerine kaleme alınmış şiirlerle sona erer.

Maḳāṣıdü'l-elḥân'ın onu Türkiye dışındaki kütüphanelerde (bu nüshalar için bk. Münzevî, V, 3907-3908; Shiloah, s. 173; Bardakçı, s. 143), ikisi de Türkiye kütüphanelerinde (Nuruosmaniye Ktp., nr. 3656; TSMK, Revan Köşkü, nr. 1726) olmak üzere on iki nüshası tesbit edilmiştir. Eser, Meşhed'deki Kütüphâne-i Razavî'de bulunan nüshalardan biri (nr. 539) esas alınarak geniş açıklamalarla birlikte Takī Bîniş tarafından iki defa yayımlanmıştır (Tahran 1344 hş./1966, 1977).

Kaynak: Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi

BİZE ULAŞIN
SON DAKİKA