Teodor Kasap (Theodor Kasapis), on üç yaşında babasını kaybedince İstanbul'a gitti. Kapalı Çarşı civarındaki Astarcılar Hanı'nda kumaşçılık yapan bir Rum'un dükkânında çıraklığa başladı. Bir yandan da Kuruçeşme Rum Millet Mektebi'ne kaydoldu. Kendi kendine Fransızca öğrendi. Kırım harbinden dönen ve Alexandre Dumas Père'in kuzeni olan levazım subayı ile bir alışveriş sırasında tanıştı. Bu subay, onun dile olan merakını ve Fransızca çalıştığını görünce öğrenimine Paris'te devam etmesini sağladı. Paris'te Alexandre Dumas Père'in özel sekreterliğini yaptı (Hemmings, s. 186-187); onunla birlikte birçok seyahate katıldı. Özellikle Giuseppe Garibaldi'nin İtalyan birliğini kurmayı amaçlayan "Risorgimento" (yeniden yükseliş) hareketini (4 Nisan 1860) izlemek için Alexandre Dumas Père ile Sicilya'ya (pasaportundaki vize tarihi 3 Mayıs 1860) gitti. Nâmık Kemal ile bazı Jön Türkler'i Dumas Père'le tanıştırdı.
1870 yılı başında İstanbul'a döndü ve Kurtuluş Rum Mektebi'nde Fransızca dersleri vermeye başladı. Okulda tanıştığı Iuliya adlı bir bayanla evlendi. Kendi matbaasını kurup önce küçük oğlunun ismini verdiği Rumca mizahî O Diogenis ve Fransızca Le Diogène'i çıkarıp 24 Kasım 1870'te de Türkçe Diyojen'i yayımlamaya başladı. Diyojen kapandıktan sonra başka bir gazete çıkarmak için saraya 29 Zilhicce 1289'da (27 Şubat 1873) bir dilekçe verdi (Turgut Kut Arşivi). 5 Nisan 1873'te Çıngıraklı Tatar'ı, 30 Ekim 1873'te Hayâl'i çıkardı. Hayâl'de yazdığı bir yazıya göre (sy. 307, 1 Kânunusâni 1292 / 13 Ocak 1877) mebus seçilmek niyetindeydi. Hatta dergisine abone olan şehremini Galip Paşa'dan da ismini deftere kaydetmesini ve seçilmesi için gayret etmesini istedi. Hayâl'deki bu yazıdan on gün sonra Edirnekapı, Tekfur Sarayı ve Üsküdar Yenimahalle sakinlerinin Şehremânet-i Aliyyesi'ne 8 Muharrem 1294 / 11 Kânunusâni 1292 / 23 Ocak 1877 tarihinde verdikleri yirmi imza ve mühürlü beyannâmeye göre Teodor Kasap Efendi'nin yapılacak seçimlerde mebus namzedi olması ve adının namzet defterine kaydedilmesi istenmektedir (Turgut Kut arşivi). Ancak daha sonra mebusluktan vazgeçti ve kendisinde bu liyakati görmediğini bildirdi (İstikbâl, sy. 233, 4 Safer 1294 / 18 Şubat 1877). Buna rağmen araları sürekli açık olan Çaylak Tevfik çıkardığı Çaylak'ta, "Kasap mebus olmuştur" diye haber verdi (sy. 114, 7 Şubat 1292 / 19 Şubat 1877).
Hayâl beş defa kapatıldı ve değişik sayılarında imtiyaz sahibi değiştirildi. Hatta Diyojen'de (sy. 7, 4 Şubat 1286 / 16 Şubat 1871) Evangelinos Misailidis'in çıkardığı Anatoli gazetesi için "Anadolu nam bakkal gazetesi" diye yazıp alay ederek didiştiği E. Misailidis Efendi'yi Hayâl'in imtiyaz sahibi yaptı (sy. 182, 14 Ağustos 1875). Teodor Kasap, elleri zincirle bağlı Karagöz'ün "Kanun dairesinde serbestî" alt yazılı karikatüründe (Hayâl, sy. 319, 20 Şubat 1877) Kānûn-ı Esâsî'nin 12. maddesine mizah yoluyla imada bulundu ve II. Abdülhamid'in iradesiyle hakkında dava açıldı. Mahkeme, Matbuat Nizamnâmesi'nin 15. maddesine dayanarak Mart 1877'de kendisini üç yıl hapse mahkûm etti. Hayâl 368. sayısında yayımına son verirken 6 Ağustos 1877'de tek yapraklık bir ilâve yayımladı. Öte yandan 22 Ağustos 1875'ten itibaren başyazarlığını Esad Efendi'nin yaptığı İstikbâl gazetesini çıkarmaya başladı.
Teodor Kasap Türkçe konuştuğu halde yazı yazamıyordu. Yazılarına ve çevirilerine yeğeni avukat Lazaridis ile yakın dostu Fehmi yardımcı oluyordu. Yazı yazmayı ancak hapishanede öğrendi. Kısa bir süre için göz yumularak kefaletle tahliye edildi. Sultan Abdülhamid, kendi fikirlerini duyurmak üzere Teodor Kasap'a Nâşir adıyla (BA, İDH, nr. 61399) günlük bir gazete çıkarması için izin ve para vermeyi düşünüyordu. Ancak Teodor Kasap kılık değiştirip bir gemiyle Fransa'ya kaçtı. Paris'te Lettres à S. E. Said Pacha adıyla yazdığı kitapta Sultan Abdülhamid'i ve devlet yönetim sistemini ağır bir dille eleştirdi. Bunun üzerine sultan tarafından kaçak ilân edilince Paris'te fazla kalamadı. Paris, Cenevre, Napoli ve Londra arasında sürekli dolaştı. Ali Şefkatî ile birlikte 1879-1881 yılları arasında İstikbâl adlı gazeteyi yeniden çıkarmaya başladı. Her ikisi de Osmanlı sefârethâneleri tarafından izlendi ve saraya haklarında sürekli bilgi verildi. Ebüzziyâ Mehmed Tevfik'in II. Abdülhamid'e yazdığı tarihsiz bir yazı (BA, YEE, nr. 15/84) sonucu affa uğradı ve 1881'de İstanbul'a döndü. "Kitâbî-i Hazret-i Şehriyârî" olarak saray kütüphanesine alındı. Sultan için polisiye romanlar çevirdi. Monte Kristo tarzında Sarı Yûsuf'u yazdı. Hayatının sonuna kadar bu görevde kaldı. Fener Rum Ortodoks Patrikhânesi ölüm kütük defterine göre (s. 430) Theodoros Serafim Kasapis 5 Haziran 1897'de İstanbul'da öldü. Cenazesi Beşiktaş Yenimahalle, Şerbethane sokağındaki evinden kaldırıldı; âyini Beşiktaş Meryem Ana (Panagia) Kilisesi'nde icra edildi (Karaca, s. 371-381).
Büyük oğlu Aleko Kasap 13 Eylül 1871'de Beşiktaş'ta doğdu. Mekteb-i Sultânî'yi 1890'da bitirdikten sonra (Berküren, II, 429) 1 Temmuz 1891'de Hariciye Nezâreti Tahrîriye Kalemi'ne girdi. Cumhuriyet'in ilânına kadar bu görevde kaldı.
Eserleri. Telifleri. 1. La question des réformes et des garanties (Constantinople 1876).
2. Lettres à S. E. Said Pacha (Paris 1877).
3. Sarı Yûsuf (Haydut Yûsuf). Bu romanın bir nüshasının Yıldız Sarayı Kütüphanesi'nde, bir nüshasının da Teodor Kasap'ın Paris'te yaşayan küçük oğlu Diyojen'de bulunduğu kaydedilmektedir (Akşam, nr. 9574).
Adapte ve Çevirileri. 1. Monte Kristo (I-VI, İstanbul 1288-1290). Alexandre Dumas Père'in Le comte de Monte Cristo adlı romanının çevirisidir.
2. Pinti Hamid (İstanbul 1290, Molière'in L'Avare [1668] adlı komedisinden adaptedir).
3. İşkilli Memo (İstanbul 1291, Molière'in Sganarelle ou le Cocu imaginaire [1660] adlı bir perdelik manzum oyunundan adaptedir).
4. Para Meselesi (İstanbul 1292). Alexandre Dumas Fils'in La Question d'argent (1857) adlı komedisinden çevrilmiştir.
Adapte ettiği oyunlar yanında Diyojen ve Hayâl gazetelerinde tiyatro üzerine yazılar yazmış, tiyatronun âdeta bir ahlâk okulu olduğu fikrini savunmuştur. Güllü Agop'un Osmanlı Tiyatrosu'nda sahnelediği oyunları Fransız ahlâk ve yaşayışını yansıtması, kötü çevrilmiş olması ve oyuncuların Türkçe telaffuz bozuklukları bakımından eleştirmiştir. Tanzimat'la beraber Batı'dan gelen tiyatroya karşı orta oyunu ve Karagöz'ü savunmuş, bu yerli damarın zamanın ihtiyacını karşılayacak şekilde ıslah edilmesini ve oynamakta olduğu avlulardan modern tiyatro sahnesine çıkarılmasını istemiştir.
Teodor Kasap, Galata Yenicami caddesindeki Zincirli Han'da Diyojen'i (Rumca'sı O Diogenis, Fransızca'sı Le Diogène) (24 Kasım 1870 - 10 Ocak 1873, 183 sayı), Rumca baskısı O Kudunatos (5 Haziran 1873 - 19 Temmuz 1873, 29 sayı) başlığını taşıyan Çıngıraklı Tatar'ı (5 Nisan 1873 - 18 Temmuz 1873, 29 sayı), Fransızca'sı Polichinelle, Rumca'sı O Momos, Ermeni harfli Türkçe baskısı Kheyal (3 Kasım 1873 - 5 Ocak 1874, 10 sayı) şeklinde olan Hayâl'i (30 Ekim 1873 - 30 Haziran 1877, 368 sayı) çıkarmıştır. Galata Zindankapı Bıçakçılar sokağı 56 numarada, haftada iki defa dört sayfa olarak neşredilen Hayâl'de yer yer Ermenice yazılar da bulunmaktadır. Karikatürler N. Berberian imzasını taşır. Teodor Kasap yayımladığı İstikbâl (22 Ağustos 1875 - 21 Şubat 1877, 236 sayı) gazetesi yanında Petko R. Slaveykov'un redaktörlüğünde çıkan Zvınçatiy glumço (zilli avanak) (1873); Şutos (şakacı) (1873-1874), Kosturka (paslı bıçak, 1874) adlı Bulgarca mizah gazetelerinin de sahibidir (Mevsim, sy. 2 [2008], s. 190).
Kaynak: TÜRKİYE DİYANET VAKFI İSLAM ANSİKLOPEDİSİ