Güzelhisar (Aydın) vilâyetine bağlı Denizli sancağının Buldan nahiyesinde doğdu. Babasının adı Mehmed'dir. Mensubu olduğu tanınmış bir seyyidler ve âlimler ailesinden dolayı Murâdî nisbesiyle de anılmaktadır.
Tahsilini, Konyalı fakih Ebû Saîd el-Hâdimî'nin oğlu Abdullah el-Hâdimî'nin yanında tamamladı. Ardından önce Buldan'da, daha sonra Aydın'da ikamet ederek öğretim ve mânevî irşad vazifesini sürdürdü. Fıkıh usulü, kelâm ve tasavvuf alanında derinleşen Güzelhisârî, Ebû Saîd el-Hâdimî'nin Mecâmiʿu'l-ḥaḳāʾiḳ'i ile İbrâhim el-Hâlebî'nin Ḥalebî ṣaġīr adlı eserine yazdığı hâşiyelerle âlimler arasında şöhret kazanmıştır. Ayrıca mensup olduğu Nakşibendî tarikatından birçok kimseye icâzet verecek kadar tasavvufla ileri derecede alâkası olmuştur.
Güzelhisârî Aydın'da vefat etti ve Tirekapısı Kabristanı'na defnedildi. Ḥilyetü'n-nâcî adlı eserini 1241'de (1825), Menâfiʿu'd-deḳāʾiḳ'i 1246 (1830) yılında tamamladığı (Brockelmann, GAL, I, 478; Suppl., II, 664) göz önüne alınırsa bazı kaynaklarda ölüm tarihi için verilen 1215 (1800) yılının (Hediyyetü'l-ʿârifîn, II, 454-455; Kehhâle, XII, 283) yanlış olduğu anlaşılır.
Kaynak: Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi