Herkesin bu dünyada kendi yolculuğu vardır. Tabii bizler bu yolculuğun görünen tarafına kafa yoruyoruz. Yani gözle görülen, elle tutulan başarı hikayesine! Aslında o başarı hikayesi çiçekli bahçelerden koşarak oluşmuyor. Yorulmak, yenilmek, üzülmek, inandığı değere ya da fikre kimseyi inandıramamak gibi bir yığın dikenli tele takılıyorsun ve ruhun her köşeden delik deşik olmuş elbiseye dönüyor. İşin en tılsımlı yanı, zihinleri berrak tutmak. Bunu söylemek kolay, başarmak çok zordur. Hepimizin hayatta bir kaygısı, korkusu, telaşı vardır. Sizin de susmayan bir zihniniz var ve ara ara kendinize 'Düşündüklerimi mi hayatıma taşıyorum?' diye sorarken buluyorsunuz değil mi? Beyin insana bahşedilmiş en büyük mucizedir. Bu mucize, karmaşık bir çalışma sistemine sahiptir. Astrolojide zihin Merkür'den sorulur. Fakat karma bir üst seviyedir. 19 yılda bir olan yani tüm Zodyak'ı dönüp dolaşıp aynı noktaya gelen tutulma aksına denir. Tabii ki ağır hareket eden gezegenler 19 yıl önceki pozisyonda değil. Ama zihin ve karma, piksel piksel hepimizi işliyor. O halde gelecekle geçmiş arasında köprü oluşturan zihnimiz diyebiliriz. Hepimizin zihni geçmişe dair kayıt tuttuğu gibi, gelecek kaygısı veya telaşı ile çok yönlü düşünür. Bir şekilde ruhumuz da bu düşüncelerin peşine takılır. Geçmişte ne düşündün, hangi hayalleri kurdun, hangi korkuları devamlı imgeledin ya da kodladın? Aslında ne yaparsan yap kendi tekrarını yaratıyorsun. Karma teorisi budur. Kaza geçirmekten ya da en sevdiğin kişiyi kaybetmekten korkuyorsan, bir şeklide beynindeki dalgalara enerjisini yayıyorsun demektir. Çünkü yaşadığın gezegen senin davranışlarını aynalıyor. Korktuğun, istediğin, dilediğin ama alttan alta olmayacağını düşündüğün konuları ise istemiyorsun gibi algılıyor. Yaşadığımız gezegenin atmosferi senin iç enerjinle duygularını süzüyor. Bu durumu bir arama motoruna benzetebilirsin. Örneğin Google, bir şeyi eksik yazdığında 'Bunu mu demek istedin?' der. İşte evren de senin yaydığın elektriği takip ediyor.
ASTRO GÜNDEM
Güneş-Jüpiter 120'liği, bir süredir basında yer almayan siyasi isimleri gündeme getirebilir. Özellikle basında sağlık sorunları olduğuna dair haberleri çıkan uluslararası liderlerin kariyer yönlerini değiştirdiklerini öğrenebiliriz. Yabancı ortaklıkları olan bankların bugünden sonra geleceği değişebilir.
