Yaşadığı döneme damga vurmuş bir isim Yılmaz Güney. Sanatını toplum için yapan ve acılara, sorunlara filmleriyle ayna tutan sinemamızın Çirkin Kral'ı, ardında onlarca eser bıraktı. 'Yol', 'Sürü', 'Umut' gibi Türk sinemamızın unutulmaz filmlerine imza atan Güney; Ahmet Kaya gibi Paris'te hayata gözlerini yumdu.
Ölümünün ardından tam 35 yıl geçmiş... Geçtiğimiz günlerde ölüm yıldönümüydü. Ülkenin birçok yerinde de anıldı usta sinemacı. Ben de bu vesileyle onu son anına kadar yalnız bırakmayan eşi Fatoş Güney'i aradım.
HÂLÂ GÖSTERİLMİYOR
Yılmaz Güney'in ülke hasretiyle öldüğünü söyleyen Güney, "Yılmaz, sinemamızın yüz akıdır, o filmleriyle çok önemli ödüller kazanmış bir ustadır" dedi.
Yılmaz Güney'in ülkesini canından çok sevdiğini ve vatandaşlıktan çıkarıldığı gün ağlayacak kadar vatanına bağlı biri olduğunu söyleyen Fatoş Güney; "Yılmaz şanını, şöhretini bir kenara bırakarak demokrasi ve insan hakları için mücadele etti, hem de hayatını hiçe sayarak" dedi. Böyle değerli bir sinemacının filmlerinin hâlâ ulusal kanallarda gösterilmediğini söyleyen Güney sözlerine şöyle devam etti:
"Bunu anlayamıyorum ve neden diye soruyorum. Yıllardır bunu sorgulamaktan yoruldum. İleriki günlerde bu konu için imza kampanyası da başlatmayı düşünüyorum. Son nefesime kadar eşim için mücadelemi vereceğim. Yılmaz Güney, filmlerinde Türkiye'nin gerçeklerini ve sorunlarını anlatmış bir sinemacı. Toplumun en büyük acılarına parmak bastı. Tüm eserleri insani değerlerle donanmıştır. Türk halkının kalbine kazınmış Yılmaz Güney filmlerinden bu açıdan çıkarılacak çok dersler var. Onun mirasını sonuna kadar yaşatmak istiyorum. Bunun için de kitap, film ve müze projem var. Daha güzel bir Türkiye için hayatı boyunca mücadele etmiş Yılmaz Güney'in bu mirasına devletin de destek vermesini istiyorum. Şunu da belirtmek isterim; Yılmaz unutulacak mı diye de hiç korkmuyorum çünkü o ve eserlerinin değeri her gün biraz daha anlaşılıyor."
BİR ÇÖZÜM ŞART
Yıllarca bölge insanının dramını beyaz perdeye taşıyan usta sinemacı Yılmaz Güney'in eşi olarak HDP binasının önünde çocukları için günlerdir eylem yapan anneler hakkında neler düşündüğünü sorduğumda ise şunları söyledi Fatoş Güney:
"Bir anne olarak yüreğim yandı ve yanıyor. Tüm kalbimle o annelerin yanındayım. Anneler, çocuklarına kavuşmalı. Dağa gitmeyi önlemek için artık bir çözüm üretilmeli. Bu yara derinde ve bu yarayı iyileştirmek gerekiyor. Her iki taraf için de yıllardır devam eden bir yara bu. Bunun çözümü için de herkes çaba sarf etmeli. Yoksa bu yara daha da derinleşir. Yılmaz, yıllar önce bu yarayı sinemasına taşıdı."