Survivor, son derece parlak bir sezonun ardından final yaptı. Bunda pandemi döneminin de etkisi vardı doğal olarak. Televizyon izleyicisi, ekranda seyredebileceği tek cazip yapım olarak Survivor'a dört elle sarıldı.
Her yıl olduğu gibi finalin ardından yine iddialar, dedikodular aldı yürüdü. Her zaman söylerim, altın yumurtlayan tavuğu kim kesmek ister ki? Acun bunca yıllık itibarını, 'noter tespitleri üzerinde oynayarak' yerle yeksan edecek kadar aptal mı?
Köşemizin lojistik destek subaylarından Kamil Çetin de hem Survivor sezonunu değerlendirmiş, hem de yeni sezon için önerilerde bulunmuş:
"Kabul etmek gerekir ki, bu yıl Survivor yılı oldu. Bütün dünyaya bir kabus gibi çöken, bizim ülkemizi de tarumar eden, başta televizyon ve dizi sektörü olmak üzere turizm, müzik, eğlence, sanat sektörlerini yerle yeksan eden Covid 19, Survivor'a büyük şans getirdi. Bu sayede yarışma izlenme rekorları kırdı. Ancak bu bağlamda çok önemli noktaları da göz önüne çıkardı:
1- Yarışma parkuru ve yarışmalar çok monotonlaştı. 16 yıldır çok ufak nüans değişiklikleri ile hep aynı mücadele. İzleyiciyi bu yıl yarışmalara çeken; televizyonlarda izlenecek tek bir program bile kalmaması ve yarışmacıların performansı oldu. Gelecek yıllarda yarışma çeşitliliği ve parkurların, içeriklerin tamamen değişmesi gerekiyor. Ayrıca mekan çeşitliliği de sağlanmalı. Daha renkli, heyecanlı, eğlenceli, kişisel beceri, yetenek, strateji yapma, kültür, organize olabilme vs. özelliği yaratan yarışmalar bulunmalıdır.
2- 16 yılda bir kadın yarışmacı şampiyon oldu, bir kadın yarışmacı finale kaldı. Bu durum şunu gösteriyor: Kadınerkek yarışmalarında kesinlikle kadın yarışmacılar lehine pozitif ayırımcılık gözetilmeli. Çok az istisna ile (Ersin Korkut gibi) hepsi çok fit olan, en az 1.85/1.90 boyunda bir erkek yarışmacı ile 1.55-1.60 boyunda bir kadın yarışmacıyı aynı parkurda yarıştrmak cok mantıklı değil. Bu nedenle kadın yarışmacılara ön avantaj sağlamak kesin şart. (Kadınlar lehine parkur kısaltması olabilir, yarışmalarda kullanılan aygıtlar hafifletilebilir, kadınlara avans verilerek 1-0 gibi avantajlı skorlarla yarışmalara başlayabilirler vs...)
'HALKIN ŞAMPİYONU'
3- Yarışmacılar arasında saygı sınırını (sevgiyi katmıyorum bile) küfürleşmeye, tehdide, hatta fiziksel müdahalelere, kavgalara varan çok çirkin görüntüler ortaya çıkıyor. Yönetim derhal müdahale etmeli ve çok ağır ceza vermeli. Gerekirse hemen diskalifiye etmeli.
4- Elenme potasına giren yarışmacı o hafta hiçbir yarışmaya sokulmamalı. Ya da yarışır ve kazanırsa, joker hakkını kullanmalı. SMS oylamasından çıkarılmalı. (Örneğin, Sercan Yıldırım elendiği hafta bütün yarışmaları kazandı ve gitti)
5- Final kesinlikle revize edilmeli. 6 ay adada her türlü zorluğa gögüs geren ve finale kadar gelen yarışmacıların kaderi halk oyuna bırakılmamalı. İnternet ortamında iyi organize olan, çevresi çok geniş, birtakım grupları arkasına alan, onların verdiği destekle birinci olmayı garantileyen bir yarışmacının kazandığı bir finalin çok adaletli olduğunu kimse iddia edemez. Benim önerim; halkın gözü önünde, çok zorlu bir parkurda finale kalan 4 yarışmacının korakor mücadelesi sonunda gerçek şampiyonun belli olmasıdır. İstenirse halk oyu gene yapılabilir. O da 'halkın şampiyonu' olur ve belli bir ödül verilir.
Hey gidi günler...
CNN Türk, bayramı bir nostalji dizisiyle karşıladı. 'Bir Zamanlar' adlı belgeselde dün 70'ler anlatıldı. Bugün 80'ler, yarın da 90'lı yıllar konu edilecek.
CNN Türk Haber Merkezi, dönemin siyasetçileri, sanatçıları, iş insanları ve gazetecileriyle o yıllar hakkında röportaj yaptı. Ben de 80'lerin, 90'ların televizyon, şov ve gazetecilik dünyasını dilim döndüğünce anlatmaya çalıştım.
Maradona'nın "Maraba Televole" demesini, Korcan Karar'ın akıl uçuran fantastik Şok programını, Ali Kırca'nın Siyaset Meydanı'nı, Savaş Ay'ın A Takımı'nı ve tabii ki o yılların televizyon simgesi "Bennn Sadettin Teksooooy!" sloganını özleyenleriniz varsa, bugün ve yarın saat 18.00'de CNN Türk ekranları karşısında olsun.
Gaf kürsüsü
Meslektaşım Ali Ay yazıp göndermiş: Yorumcu Bünyamin Gezer, Stadyum programında "Wellington'un rakibe arka ayağıyla yaptığı müdahale net penaltı" dedi ve bunu en az üç-beş kez tekrarladı... Bünyamin hocam, insanlarda iki ayak var. Arka ya da ön ayak hayvanlar için geçerli...
Zap'tiye
Sonunda canlı canlı kedi yakıp sosyal medyada paylaştılar. Hani hayat 'paylaştıkça' güzeldi?
Ne demiş?
Ayasofya'nın ünlü kedisinin şöhreti dünyaya yayıldı. Atv'nin haberinde bir genç şöyle diyordu. "Biz kedi Glee'yi görmek için ta Belçika'dan kalkıp geldik." (Ah keşke Ayasofya'yı görmeye gelseydiniz)