Atv'nin yeni yarışma programı 'Şans Kapıyı Çalınca' bu akşam başlıyor. NTC Medya'nın yapımcılığını üstlendiği 90'lı yılların efsane yarışmasının sunuculuğunu ünlü oyuncu Ferit Aktuğ üstleniyor. Aktuğ ile yarışmayı, pandemi sürecini ve şansı konuştuk...
■ Teklif geldiğinde ilk önce ne düşündünüz?
Ben çok uzun zamandır yarışma sunmak istiyordum zaten, o yüzden çok mutlu oldum.
■ Pandemi sebebiyle TV sektörünün içinde bulunduğu durum, sizde endişe yaratıyor mu sizde?
Artık tabii hepimiz bir an önce her şeyin düzelmesini istiyoruz. Yasaklar kalktıkça tedbiri elden bırakmadan bir şekilde normal işimize gücümüze dönmemiz gerektiğini düşünüyoruz. İnsan hayatının da normal ritmine dönmesi gerekiyor.
■ Teklifi kabul etmenizde bu durum etkili oldu mu? Artık iş yapmam, böyle oturup pandeminin geçmesini beklememem gerektiğini düşündüm. Tabii tedbiri elden bırakmadan.
■ 'Şans Kapıyı Çalınca' bildiğimiz bir format... Bilmeyenler için hatırlatmanızı istesem...
'Şans Kapıyı Çalınca'da evlere gidiyoruz. Şanslı kapıları çalıp onlara bir oyun bırakıyoruz. Evlerin babaları bu oyunlara çalışıyorlar. Daha sonra stüdyoda kendi ailelerinin ve milyonların önünde yarışıyorlar. Başarılı olurlarsa 50 bin Türk Lirası ödül kazanıyorlar. Çok neşeli, keyifli. Ben mümkün olduğunca yarışmacıların yanında olmaya çalışıyorum. Biz her yarışmacının başarılı olup kazanmasını istiyoruz.
■ Yarışmanın en eğlenceli bölümü hangisi?
Benim için yarışmanın en eğlenceli bölümü, yarışmacıların evlerine gittiğimiz ilk anlar oluyor. Ama seyirci için en eğlenceli tarafı Kader Anı dediğimiz, yarışmacıların yarıştığı anlar olabilir.
■ Şans nedir size göre?
İnsanın başına gelen güzel şeylerin fazlalığı şans, kötü şeylerin fazlalığı ise şanssızlık bence. Umarım herkesin başına güzel şeyler gelir ve şansları yüksek olur. Ben şanslı olduğumu düşünüyorum. Ama ben kendi şansını kendi yaratanlardanım. Aklıma bir şey koyduysam onu yapmak için elimden gelen her şeyi yaparım, kendimi motive ederim, kendimle yarışırım.
■ Sizde şans kapıyı ne zaman çaldı?
Öyle tek bir nokta veremeyeceğim ama 'Aramızda Kalsın' dizisine girdiğimde çok mutlu olmuştum, Uğur Yücel ve Binnur Kaya ile çalışacaktım ve ikisi de çok sevdiğim oyunculardı. Keza yine 'Ufak Tefek Cinayetler' ve 'Eltilerin Savaşı' da çok mutlu olduğum zamanlardı, yani çok doğru işlerin içinde olduğumu tahmin ediyordum. 'Şans Kapıyı Çalınca'nın içinde olmak da benim için ayrı bir şans köşesi, umarım bana çok faydalı olur.
İYİ İŞLEYEN BİR SAĞLIK SİSTEMİMİZ VAR
■ Karantina günlerini nasıl geçirdiniz?
Ben o dönemi Bodrum'da geçirdim, 95 gün orada kaldım. Benim için avantajdı çünkü Bodrum biraz daha boştu ve güzel bir mevkideydim, çıkıp dolaşabiliyordum, insan içine girmiyordum. Tabii tedbirlere biz de uyduk. Ben dönemi ucuz atlattığımızı düşünüyorum yani rakamlara bakıldığı zaman dünya ortalamasının çok altında Türkiye'deki rakamlar. İyi işleyen bir sağlık sektörümüz varmış. Büyüklerin, yöneticilerin aklına, fikrine sağlık.
YARIŞMACILARIN HES KAYITLARINA BAKILIYOR ATEŞLERİ ÖLÇÜLÜYOR
■ Programda Covid-19 tedbirleri kapsamında ne gibi önlemler aldınız?
Yanımızda hep mobil ambulansımız var. Bütün yarışmacıların HES kayıtları kontrol altında, biz eve girdiğimizde herkesin sağlık kontrolleri yapılmış, ateşleri ölçülmüş oluyor. Stüdyodaki konukların da HES kayıtları alınıp ateşleri ölçülüyor.