Pınar Altuğ'un eşi Yağmur Atacan'ın otomobilini kurşun yağmuruna tutan saldırgan Galip Topsuz'un akli dengesinin yerinde olmadığı söylenmişti.
Ben de perşembe günkü yazımda; 'Geçtiğimiz Ocak ayında Yağmur Atacan'a hem fiziksel saldırıda bulunan, hem de tehdit eden ünlü oyuncunun nikah şahidi Alper Çağrı Önal ile Topsuz arasında bir bağ olabilir mi?' diye sormuştum.
Elbette tüm bu soruları, polisin araştırması çözecek.
O yazıda ayrıca şu yorumu yapmıştım: 'Yağmur Atacan zor günlerden geçiyor, uzun süredir filmlerde ya da dizilerde rol almıyor. Evlenmeden önce gelecek vâdeden genç bir yetenekti, şimdi ise adı sadece üçüncü sayfa haberlerinde geçiyor. Atacan bir çıkış yolu bulmalı.
' Önceki gün Yağmur Atacan aradı. "Bugüne kadar kimseyle konuşmadım, ilk kez sizi arıyorum. Son dönemde bana yönelik saldırılar ile kariyerim arasında nasıl bir bağ kurabilirsiniz? İkisi farklı konular; art niyetli bir yazı olmuş" diye söze başladı.
Ben de bir art niyetim olmadığını, popüler isimlerin bu tarz olağanüstü durumlarda genel değerlendirme açısından kariyerlerinin de yazı konusu olabileceğini söyledim.
'POPÜLER DEĞİLİM'
Atacan ise şu enteresan açıklamayı yaptı: "Ben popüler değilim ki! Uzun süredir oyunculuk yapmıyorum. Bu benim tercihim, kimseye hesap vermek zorunda değilim. Hakkımda yapılan 'Dizilerde oynamıyor, Yağmur düşüşe geçti vs.' gibi yorumlar çok saçma. Ben sadece hayatımın bu döneminde oyunculuk yapmak istemiyorum.
Teklifler yok mu, elbette var ama ben şu an istemiyorum. Ayrıca benim ne iş yaptığımı biliyor musunuz? Belki ben başka bir iş yapıyorum."
'YAZ DİYE SÖYLEMİYORUM'
Aslında Atacan bu açıklamaları haber olsun diye de söylemedi, bana da defalarca "Yaz diye söylemiyorum" dedi. Sadece neden bu yazının çıktığını anlamaya çalışıyordu. Aslında benim açımdan yazıda bir sorun yok. Hollywood'da da bu böyle; ünlü bir isim olağanüstü bir dönemden geçerse, hayatı ve kariyeri mercek altına alınır.
Öte yandan Atacan'ın yaptığı açıklamaları bir gazeteci olarak yazmam gerekiyordu. Bu açıklamalar, aslında Atacan'la empati kurmamız açısından da önemli. Atacan da haklı; çok zor bir dönemden geçiyor.
Atacan'a; önce nikah şahidi tarafından fiziksel saldırıya ve tehditlere maruz kalmasını, sonra da geçtiğimiz hafta arabasının kurşunlanmasını sordum.
Hakikaten arabasını kurşunlayan Galip Topsuz, deli mi? Pınar Altuğ'un fanatik hayranı olup Atacan'ı kıskandığı için mi öldürmeye çalıştı?
'BİR CANIM VAR'
Atacan tüm bu sorulara şu açıklamayı yaptı: "Deli mi, yoksa daha önceki olayla bir bağ var mı bilmiyorum. Aslında bazı şeyleri biliyorum ama konuşamam. Çünkü polise söz verdim. Polis bana 'Yağmur Bey, konuyla ilgili yapacağınız bir açıklama iyi niyetli de olsa bizim işimizi zorlaştırır. Siz her şeyi bize bırakın; biz bu olayı çözeceğiz' dedi.
Çok zor bir dönemden geçiyorum. Son birkaç ayda yaşadıklarımı çoğu insan yaşamamıştır. Böyle kötü olaylara maruz kalacağım hiç aklıma gelmezdi.
Sonuçta benim yaşadığım hayat ve takıldığım çevreler belli. Ben bir oyuncuyum. Bu olaylar beni nasıl buldu anlamış değilim.
Bir canım var; sadece bir kurşun bu hayatı bitirebilir. O kurşunlar bana gelebilirdi; bir vazo gibi parçalanabilirdim. Sizin için söylemiyorum; hakkımda çok garip yazılar, yorumlar yapılıyor. Kimse bir şey bilmiyor ama konuşuyor. Her şey bu kadar kolay olmamalı. Ölümden dönmüş biri için bu kadar kolay yorum yapılmamalı. İnşallah bu kötü günler geçecek."
Dönüp geriye bakınca Atacan'ın çok sabırlı bir insan olduğunu düşünüyorum. Pınar Altuğ ile birbirlerine çok yakışan bir çift olmalarına rağmen evlilikleriyle ilgili de birçok yorum yapıldı ama Atacan hiç polemiğe girmedi. Nikah şahidinin fiziksel saldırısı, deli olduğu iddia edilen bir adamın arabasını kurşunlaması vs. Atacan yine polemiklerden uzak duruyor; iyi de yapıyor...
Umarım bu kötü günler çabuk geçer, Yağmur Atacan'ı yine oyuncu olarak dizilerde, filmlerde izleriz. Atacan'ın tekrar sanatına sarılarak bu kötü günleri atlatacağına inanıyorum.