İtalya'nın Bologna kentinde bulunan Lamborghini Müzesi, her otomobil tutkununun mutlaka görmek isteyeceği bir yer. Ben de bu ikonik müzeyi ziyaret etmek için geçtiğimiz günlerde Bologna'daydım. Hem markanın tarihi otomobilleri arasında bir zaman yolculuğuna çıktım, hem de en popüler Lamborghini'leri test etme fırsatı buldum. Lamborghini, Audi, Bentley Türkiye Müdürü Gino Bottaro ve Pazarlama Yöneticisi Ebru Belen de bu iki günlük ziyarette bize eşlik etti. İtalya'da Bologna'dan Como Gölü'ne uzanan, lüksün ve hızın sınırlarını zorlayan gezimizin ilk durağı Lamborghini Müzesi'ydi. 67 yıl önce açılan müzenin bulunduğu alanda, Sant'Agata Fabrikası ve markanın yöneticilerinin ofisleri yer alıyor. Lamborghini, Audi'ye satıldıktan sonra, markanın ruhunun korunması için bu eski yapıdan ayrılmama kararı alınmış.
CEP TELEFONLARIMIZI ALDILAR
Heyecanla görmeyi beklediğim müzeye adım atar atmaz, dikkatimi çeken ilk araç Miura oluyor. Markanın ilk otomobil modeli olan 50 yaşındaki Miura, müzenin en popüler araçlarından biri. İki katlı müzede SUV modelleri ve eski Formula araçları da bulunuyor. Müzeden ayrıldıktan sonra otomobillerin üretildiği fabrikaya geçiyoruz. Bu sırada cep telefonlarımızı görevlilere teslim ediyoruz çünkü merakla beklenen yeni SUV modeli URUS'un yapım aşaması titizlikle devam ediyor. Büyük bölümü el yapımı olan aracın imalat sürecini baştan sona izleyebiliyorsunuz. Fabrikada temizliğe büyük önem veriliyor. Eğer bir otomobil sipariş ettiyseniz size önce arabanın kimlik kartını çıkarıyorlar. Aracınız tamamlanana kadar o kimlik kartı sayesinde yapım aşamalarını takip edebiliyorsunuz.
İLLA CANLISINI GÖREYİM!
Markanın dünya genelindeki müşterilerinin birçoğu sipariş esnasında araçlarında görmek istedikleri özellikleri anlatıp kapora veriyor. Araç bittiğinde de teslim alıyorlar. Türk müşteriler ise 'O kadar parayı ödeyeceksem illa ki canlısını göreceğim' diyormuş. Sipariş verirken aracın fiyatının yüzde 15-18'i arasında kaparo veriliyor. İstediğiniz özelliklere göre, otomobilin bekleme süresi 18 aya kadar uzayabiliyor. Türkiye'de bir yılda 8-10 araç satılıyormuş. Fabrikayı ziyaret ettikten sonra bu süper lüks otomobilleri göreceğimiz için epey heyecanlanıyoruz. Yaklaşık 600 bin Euro değerindeki Huracan Coupe, 650 bin Euro'luk Huracan Spyder ve 1 milyon Euro değerindeki Aventador modelleri ile tanışıyoruz. Günün sürprizi olan Aventador'u görünce heyecanımız başka bir seviyeye çıkıyor tabii. Ancak Aventador'u test edemeyeceğimiz söylendiğinde içimizi bir burukluk kaplıyor. Pistlerde denemek için Aventador'da birkaç değişiklik yapıldığını ve trafikte kullanmanın çok zor olduğunu öğreniyoruz. Ardından başlıyoruz bu hız canavarlarıyla Bologna sokaklarını turlamaya... Bu ultra lüks araçlar, başta çevredekilerin pek ilgisini çekmiyor. Fabrika yakınlarda olduğu için Lamborghini görmeye alışmışlar. Fakat otobana çıktığımızda işler değişiyor. Yarış yapmak isteyenlerle ve otomobilin videosunu çekenlerle karşılaşıyoruz. Yarışmak isteyenlerin hevesi sadece birkaç saniye sürüyor. Arabaya alıştıktan sonra gerçek hız nedir, bunu anlıyorsunuz.
Villa Lario
TÜRKİYE AŞIĞI BOLOGNALI
Bologna'da Dragheria della Rosa adlı bir restorana gidiyoruz. Bu mekanı, markanın yöneticileri keşfetmiş. Restoranın sahibi tam bir Türkiye aşığı. İçeride Türk futbol takımlarının atkıları ve nazar boncuğu bulunuyor. Mekan sahibi, kısa süre önce duvarda asılı olan Atatürk fotoğrafının çalındığını ve çok üzüldüğünü söylüyor. Yenisini getireceğimize söz verdikten sonra kısa bir Bologna turu yapıyoruz. İtalya'nın popüler şehirleri kadar ünlü olmayan Bologna, yaz sezonu geride kalmasına rağmen hayli kalabalık. Bu şehirde dünyanın en eski üniversitesi kabul edilen ve 1088 yılında kurulan Bologna Üniversitesi bulunuyor. Şehirde öğrenci nüfusu oldukça yüksek.
CLOONEY'NİN EVİ
Ertesi gün ünlü Como Gölü'nün yolunu tutuyoruz. Burada tam anlamıyla lüksün zirvesiyle karşılaşıyoruz. Dünya jet sosyetesinin yaşadığı Como'da; George Clooney, Ronaldinho ve Sylvester Stallone gibi isimlerin evleri bulunuyor. Öğle yemeği için gölün en güzel manzaralarından birine sahip olan Villa Lario'ya gidiyoruz. Burada George Clooney'nin evinin karşısında yemek yerken, gölün muhteşem güzelliğine dalıyorsunuz. Burada konaklamak isterseniz, gecelik fiyatı 1350 Euro olan VIP odayı ya da 650 Euro'luk odaları tercih edebiliyorsunuz.