Sinema dünyası bugünlerde yeni bir krizle karşı karşıya. Pandemiden dolayı zor durumda olan sinemalardan bahsetmiyorum, bu zamana kadar sessiz kalınmış ve içinden çıkılamayacak bir hal almış bir kriz bu. Krize sebebiyet veren kişi senarist Sefa Önal, yapımcılar ise bu kez mağdur durumda. Nasıl mı? Sefa Önal, uzun bir süredir senaristlerin meslek birliği vasıtasıyla Youtube'da yayınlanan Türk filmlerinin yayınını durdurmaya yönelik davalar açıyor, ardından dava dosyalarıyla filmlerin yayından kaldırılmasını sağlıyor. Hal böyle olunca da yayınına son verilen birçok filmin hak sahibi olan yapım şirketleri haklı olarak isyan ediyor.Durum bu kadarla da bitmiyor. Sefa Önal, hiçbir yasal hakkı bulunmamasına ve açtığı tüm davaları kaybetmesine rağmen yapım şirketlerini zor durumda bırakıyor, maddi ve manevi zarara uğratıyor. Üzücü olan şu ki; YouTube dava sonuçlarına bakmadan şikayet üzerine filmleri bir ay içinde üç kere yayından kaldırdığı takdirde, yapımcılar 'Yayın para kazanılmaya kapanmıştır' uyarısıyla karşı karşıya kalıyor ve bu durum çözülemiyor.
SİSTEM DEĞİŞMELİ
Film telifleri anlaşmalara göre genelde yapımcınındır, senaristler, Sefa Önal gibi dava açarak bu yayınlardan hak talep edebiliyor ancak davalar genelde olumsuz sonuçlanıyor. Benzer olaylar diğer dijital platformlarda da yaşanmış ancak hiçbir film sadece açılan dava dosyasıyla yayından kaldırılmamış. Youtube'daki durum yanlış karar mekanizmasının tezahürü, o yüzden daha çok ticari kayıplara sebebiyet vermeden bu sistem değişmeli. Öte yandan hem kamuoyunu meşgul eden, hem de mahkemeleri gereksiz davalarla uğraştıran Sefa Önal'ın haksız davalarının bir sınırı olmalı.
'KANUN DIŞI'
Aralarında Saner Film, Fanatik Film, Gülşah Film, Erler Film, Erman Film gibi Türkiye'nin en köklü yapım şirketlerinin sahibi olduğu filmlerin yapımcıları, yapılan kanun dışı itirazlarla uğraşmak zorunda kaldıklarını belirtiyor, "Günün sonunda da Safa Önal'ın yaptığı tüm itirazların kanun dışında kaldığını belgeliyor ve filmlerin yayınına yeniden imkan sağlıyoruz" diyorlar.
1995 ÖNCESİ FİLMLER
Yapım şirketleri, "Bizler Türk sinemasına yön veren ve yarım asırdır destekleyen, ülkemiz sinemasının dünyada hak ettiği değere ulaşabilmesi için ciddi yatırımlar yapan yapım şirketleri olarak bu hukuk dışı uygulamalarla hem zamanımızı, hem de gelirlerimizi gasp etmeye yönelik bu mücadeleye karşı durmaya karar verdik. Hak sahiplerinin net olarak belirlenmiş olduğu bir kanun hükmü ortada iken Safa Önal'ın anlamsız gayretlerini hayret ve ibretle izliyoruz" yorumunda bulundular. Yapım şirketlerinin yöneticileri, 12 Haziran 1995 tarihinden önce yapımına başlanan sinema filmlerinin sahibinin yapımcılar olduğuna dair kanun hükmünün yer aldığını hatırlatarak, sözü edilen tarihten sonra yapımına başlananların sahibinin ise yönetmen, özgün müzik ve senaryo yazarı birliği olduğuna atıfta bulundular. Görüşlerine başvurduğumuz usta yapımcılar, Safa Önal'ın hak arayışı içerisinde kendilerini yoran gayretlerine konu filmlerin 1995 tarihinden önce yapımına başlanan sinema filmleri olduğunu, bu nedenle de Safa Önal'ın anılan filmler üzerinde mülkiyet hakkı olmasının mümkün olamayacağını ifade ettiler.
'YORULDUK VE BIKTIK'
MAĞDUR edilen firmalardan Fanatik Film'in yetkilisi; "Biz Safa Önal'ın Türk sinemasına diğer senaristler gibi birçok katkısı olduğunu bilmekle birlikte, bugün içerisinde olduğu eylemleri yıllardan beri yaptığını, yaptıklarını kendisine bir türlü yakıştıramadığımıza rağmen yaşına hürmetle sessiz kalmaya çalıştığımızı ifade etmek isteriz. Ne var ki, bugüne kadar kendisini rencide edecek her türlü açıklamadan kaçındığımızı, bugün cevap verirken 89 yaşına gelmiş bir usta hakkında onu üzecek bir konuşma yapmak istemediğimizi de ifade etmek isteriz. Ancak bizler kendisiyle ilgili bu kadar hassas yaklaşırken, kendisinin nafile çaba ve gayretlerle hem şirketimizin itibarını, hem de ekonomik olarak zarara yol açacak eylemlerini bir türlü sonlandırmaması yüzünden yorulduğumuzu ve hatta bıktığımızı üzülerek ifade etmek zorunda kalıyoruz" diye konuştu