İlişkileriyle hayranlarını mest eden, danslarıyla da Tiktok'un en popüler isimlerinden olan Pelin Yar ile Berk Çiçekgil, Sabah TV'ye özel açıklamalarda bulundu. En büyük destekçilerinin birbirleri olduğunu belirten çift, Tiktok süreci ve özel hayatlarına dair merak edilenlerini anlattı. İşte Pelin Yar ve Berk Çiçekgil'in o açıklamaları…
-Tiktok maceranızın nasıl başladığını merak ediyorum ama şu soruyla sormak istiyorum: İlk olarak "Tamam ben fenomen oldum" dediğiniz o anı hatırlıyor musunuz? Nasıl gelişti?
Berk Çiçekgil: Böyle bir video değil, videolar süreci oldu. Biz pandeminin ilk patladığı süreçte bu yola girdik. Yüksek ivme artışını bir araya geldiğimizde aldık. 5-6 videomuz milyonu aşkın izlendiğinde bir patlama yaşandı.
BERK YANIMDA OLMASA PSİKOLOJİK ÇÖKÜŞ YAŞAYACAKTIM
-Yaşlarınız çok genç olduğu için merak ediyorum: Okulla fenomenlik dünyasını bir arada götürmek zor olmuyor mu? Sonuçta her gün içerik üretilmesi gereken bir platformda popüler olan isimlersiniz. Ayrıca Youtube'a da içerik üretiyorsunuz…
Pelin Yar: Bu sene üniversite sınavım vardı. Benim için çok stresliydi. Berk yanımdaydı, o olmasa baya bir psikolojik çöküş yaşayacaktım. Zamanınızı planladığınız sürece bir şekilde oluyor. Zorlasaydım daha iyisi olurdu orası doğru.
Berk Çiçekgil: Bir yandan okumamız gerekiyor tabii ki. Üniversitenin bitmesi gerekiyor ama hayallerimizden de vazgeçemeyiz. Mühendislik okuyorum şu an ama İşletme'ye geçiş yapacağım. Birkaç hayalimiz var, dans okulu açmayı düşünüyoruz.
-Bu tempoyu nasıl yönetiyorsunuz? Bu süreçteki destekleriniz neler motive kalmak için?
Berk Çiçekgil: Destekçilerimiz birbirimiziz. Birbirimizi çok iyi anlayabiliyoruz. Birimiz düşse diğeri kaldırıyor. Bunun haricinde dans bizim en büyük motivemiz. Çok zevk alıyoruz bunu yapmaktan.
-Tiktok'ta ikiniz de ayrı ayrı popülersiniz aslında fakat ikili olarak daha çok tanınıyorsunuz diye düşünüyorum. Allah bozmasın ama oldu ki bir ayrılık yaşadınız, sizce bu sizleri olumsuz yönde etkiler mi?
Pelin Yar: Bu durumda videolarımızı silmeyiz. Aramızdaki bağ daha çok yakın arkadaş gibi. Ben kişisel olarak söyleyecek olursam; hayatta kaldırmam. Ama tekli olarak video attığımızda da getirisi düşeceğini zannetmiyorum. İnsanlar bizi tek başımıza da seviyorlar.
Berk Çiçekgil: İnsanlar güzel işleri takip etmeyi seviyor ama magazinsel kısmını da seviyorlar. Ayrılıktır, barışmadır… Bu tarz şeyler tıklanmayı arttırır. Ama bu bizi üzecek bir şey tabii. Biz o anlarda çok eğlendik, bizim için anı onlar, kaldırmayız.
HAYATIMIZIN BÜYÜK BİR PARÇASINI TİKTOK'A AYIRIYORUZ
-Peki bir video çekmek için ne kadar vakit harcıyorsunuz?
Berk Çiçekgil: Değişiyor. Tiktok'ta akım olan bir videoyu çekmek 2 dakikamızı almaz. Ama bir şarkıya sıfırdan içerik üretiyorsak, ortalama 10-15 dakika sürüyor.
Pelin Yar: Bunun çekim aşaması kısa sürüyor olabilir ama bu işin arkasında sürekli orada geçirdiğin bir vakit var. Hayatımızın büyük bir parçasını ona ayırıyoruz diyebilirim.
-Peki en çok merak edilenlerden biri de Tiktok kazançları. Bu dünyada fenomen olmanın getirisi nedir?
Pelin Yar: Aslında farklı yolları var. Bir fenomen canlı yayınlar üzerinden gelen hediyelerle kazanıyordur, başka bir fenomen gelen iş birlikleri ile kazanıyordur. Biz tamamen marka iş birlikleriyle yürüyoruz.
Berk Çiçekgil: Canlı yayından tutunmak isterse insan orada bir içerik buluyor. Ama bizim yaptığımız yoldan kendine bir gelir elde etmek isterse ona göre içerik üretmesi gerekiyor.
-Tiktok'taki pek çok popüler isim şarkı çıkarttı. Bu konuda ne düşünüyorsunuz? Sizden de gelir mi böyle bir hamle?
Şu an öyle bir hevesimiz yok. Kimisi bunu kariyere dönüştürebiliyor, kimisi de heves için yapıyor ya da takipçileri istediği için. Belki biz de heves edersek yapabiliriz, neden olmasın diyelim.
AİLEMİ İKNA ETMEM ZOR OLDU
-Ailelerinizin ilişkinize ve sosyal medyada geçirdiğiniz süreye bakışı nasıl? Fenomen olmanız onları mutlu mu ediyor, endişelendiriyor mu?
Pelin Yar: En başında ikimizin hayatında sadece dans vardı. O zamanlar ailem, "En başında derslerin geliyor, sonra dans" diyordu. Ben de katılıyordum onlara. Ama daha sonra sesimizi insanlara duyurmaya başladıkça ailemin de düşünceleri değişmeye başladı. Şu an için destekçimler. Ama bu bir süre sonra olmaya başladı.
Berk Çiçekgil: Dansçı olmak bir erkek çocuk için kafalarda soru işareti oluşturuyor, özellikle Türkiye'deki aileler karşı çıkabiliyor. Ben "Böyle bir hobim var" deyince "Tamam" dediler. İkna etmem biraz zor oldu. Daha sonra "Okulunu okurken ne yapıyorsa yapabilir" dediler. Endişeli olsalar da biz onları olabildiğince rahatlatmaya çalışıyoruz. İlişkimizi gelirsek de; 2,5 yıl oldu. Ailelerimiz yeterince alıştı artık.
-Ciddi bir düşünceniz var mı peki?
Berk Çiçekgil: Var.
-Nasıl bir hayran kitleniz var? Koşulsuz şartsız destek olan mı, ufacık bir hatada eleştiri yağmuruna tutan mı?
Pelin Yar: Ne görse eleştiren bir kitle var ama genel olarak bizim takipçilerimizin yüzde 80-90'ı destekliyor. Bir ara küçük bir şaka yaptık nişanlanıyoruz diye, onda bile çok güzel yorumlar vardı.
Berk Çiçekgil: Bu olaydan sonra iyice arttı güzel yorumlar, bizi özellikle birlikte görmeye bayılıyorlar. Eleştirel yorumları çok nadir alıyoruz diyebilirim.
-Aldığınız ve asla unutamadığınız o yorum? (En eleştirel, en acımasız, en sıradışı?)
Berk Çiçekgil: Tiktok'da yeni başlamışız, 2-3 bin takipçimiz var. İlk defa bir yorum gelmişti, "Bu hesap çok değerlenecek, bir iki sene içerisinde milyonları göreceğine eminim" diye. Ben onu beğenmiştim. Bir ara ekran görüntüsü alacağım ve paylaşacağım.
-Hedeflerinizi merak ediyorum. Bir yanda Tiktok, bir yanda Youtube, bir yanda okul, bir yanda da dans… Sizi ilerde nerelerde göreceğiz?
Berk Çiçekgil: Biz ne kadar çok ilerledikçe hedefimiz biraz daha büyüyor. Sadece dansçıyken hedefimiz dünyaya sesimizi duyurmaktı. Derken Influencer'lık başlayınca şimdi çok büyük kitlelere hitap ediyoruz. Sürekli şekilleniyor, ama şu anki hedeflerimizde çok emin adımlarla ilerliyoruz diyebilirim. Çoğu hedefimizi başarmışız baktığımız zaman, tempodan bunların sevincini bile yaşamayı unutmuşuz.
BUNU İLK DEFA BURADA SÖYLÜYORUZ: OYUNCULUK…
-Bu kapı bir dizi-film dünyasına açılır mı?
Berk Çiçekgil: Neden olmasın? Gerçekten eğitim almak ve bir şeyler yapmak istiyoruz.
Pelin Yar: Bunu ilk defa burada söylüyoruz. Daha önce hiçbir şekilde söylemedik. Oyunculuğa adım atmak istiyoruz. Aslında minik minik hayallerimiz de var. Hande Erçel ile Kerem Bürsin'in oyunculuğunu çok seviyorum, biraz da benzetiyorum. İlerde neden onlar gibi olmayalım?
TEK KELİME İLE ANLAT
Pelin'e Berk/Berk'e Pelin?
Pelin: Aşk
Berk: Aşk
Dans?
Pelin: Tutku
Berk: Tutku
Tiktok?
Berk: Eğlence
Pelin: Aile
Tiktok'un en iyisi?
Pelin: Berk
Berk: Pelin
En çok takip ettiğiniz?
Pelin: Charlie
Berk: Jean isimli Amerikalı bir dansçı.
Tiktok'ta görmeye en tahammül edemediğiniz?
Berk: Bazı insanlar eleştirel türde içerikler üretiyor. Prim yaparak takipçi sayısını arttırmak istiyorlar. O kanallar çıkmasın, Tiktok'ta çok gereksizler. Ben pek hazzetmiyorum.
Pelin: Kendini çok fazla iddialı gösterip, o iddianın arkasında küçücük olan insanlar var. Böyle insanlar genelde primle beslenmeye çalışıyor. Onlardan hazzetmiyorum.
İçerikleri en vasat olan?
Pelin: Nilüfer diye bir kız var. Bir cümlesi var sürekli ona söylüyor. Bana hitap etmiyor.
Rakip olarak gördüğünüz?
Berk Çiçekgil: Rakibim dans alanında yok. Aynı yolda video kapıştırdığım insanlar var. Mesela Ahmet (Can Dündar) diye bir arkadaş var, 'Heypoper' kullanıcı adı. Değişim videoları var, çok güzel çekiyor.
Pelin Yar: Dans alanında kız olarak bir Yeliz (Korkmaz) var. 'Semiraminta' olarak kullanıyor. Ama yakın arkadaş olduğumuz için rakip olarak görmüyorum. Onun yerine birlikte içerik üretiriz. Öyle birisi yok o yüzden. Arkamızdan gelen bazı insanlar var, profesyonel dansçı gibi davranıyorlar ama asla rakip olarak isim veremem.
En yakın gördüğün?
Berk Çiçekgil: Videolarına çok emek verdiğini düşündüğüm, Kürşat diye bir arkadaşım var. Onun emeğini kendime yakın hissediyorum. Hem arkadaşlık olarak hem de düşünce yapısı olarak yakın buluyorum.
Pelin Yar: Cemre Solmaz diyebilirim. Aslında içeriklerimiz benzemiyor ama kendime yakın buluyorum.
En magazinsel?
Berk Çiçekgil: Çok ön planda olduğu için Cemre Solmaz diyebilirim. Yaptığı hiçbir şey yokken de buna maruz kalabiliyor. Sürekli bir yerden bir şey çıkartıp saldırmaya çalışıyorlar. Biz zaten sıfır, yaptığımız işlerle konuşuluyoruz.