Terör saldırılarının yılı 2016, tüm dünya için zorlu geçiyor. Bugünlerde darbe kelimesini bile sindirdik, milli irade ile özgürlüğümüze sahip çıktık, 'Artık uzaylılar dünyayı istila etse şaşırmayız' diyoruz. Sadece bizim topraklarımız sarsılmıyor; insanoğlu bir varoluş sınavı veriyor. 'Bu son olsun' derken, başka bir ülkede içimizi acıtan yeni bir olay yaşanıyor. Unutmayalım ki, her nerede ne yaşanıyorsa, hepimiz tek yüreğiz. rota: komşu Dünya çapında Quentin Tarantino filmlerini aratmayan olaylara şahit oluyoruz, haksız mıyım? Bu film, IMDB'de 9.9 puan alır, o derece... Neyse ki Türk halkının refleksi çok gelişmiş. Peki ülkemizin en büyük gelir kapısı olan turizm sektöründe, yeme-içme ve eğlence alanında neler oluyor? Bugünlerde Bodrum'da etrafı yokluyorum, nabız tutuyorum. Her ne kadar 'Bodrum'da yaz sezonu başlamadan bitti mi?' sorunsalı yaşansa da, son durum şu: Türkbükü'nde Daze hafta içi house müzik ile zirve yaparken, kapı komşusu Sess ise Türkçe hitleriyle eğlenceye devam ediyor. Hande Yener'in beach club'ının yanı sıra Zuma ve Fenix de tıka basa dolu. Hafta sonları otellerin doluluk oranı yüksek. Yalıkavak Marina'da sosyalleşenleri de unutmayalım. Ee bir de tekneleriyle Bodrum'a demirleyenler var. Onların bir kısmı halen Türkiye sınırları içinde, bir bölümü de Yunan adalarına doğru yelken açmış durumda. Bu mega yatların birçoğunda tanınmış ailelerin fertleri var. Eleştirilere maruz kalmamak için Komşu'ya kaçış manevrası yapmışlar. Tatilciler, sadece sosyal medyada sakin. Bunun sebebi; klavye kahramanlarına yem olmamak. Hani o atıp tutan, biz 'Hayat devam ediyor' dedikçe, 'Edemez' diyenler var ya; ah ah... Onları kaale bile almıyorum. Olağanüstü hal ilan edilmesine korkuyla yaklaşanlar ise derin bir nefes alsın; bunlar yarınımızı korumak için. Genel olarak hayatın akışını etkileyecek bir şey olmayacak. Önümüzdeki üç ay neler olacağını hep beraber göreceğiz. Bu arada yaşanan olayların ardından, politikacılara taş çıkartacak kadar bilgi sahibiyim artık. Önceden siyasetle ilgili kafamda soru işaretleri varken, artık politika yazarlarının yazılarını satır satır okuyorum.
VE 'DİĞER GÜNDEM'...
Türkiye'de en büyük gündem maddesi darbe girişimi ve olağanüstü hal ancak bu iki konu dışında neler konuşuluyor? İşte sohbetlere en çok konu olan diğer gündem maddeleri: 1- Sosyal medyada en çok tiye alınan konu, Donald Trump'ın eşi Melania Trump'ın seçim kampanyasında yaptığı konuşma oldu. Trump'ın konuşmasının, Michelle Obama'nın 2008'de yaptığı konuşmayla bire bir aynı olması, komik ve yaratıcı eleştirilere neden oldu. Trump, Obama'nın konuşmasından mı esinlendi, yoksa First Lady ile aynı iletişimcilerle çalıştığı için mi ortaya bu sonuç çıktı bilinmez. Ama uyanık Amerikan halkının, Melania Trump'a kopya çeken öğrenci muamelesi çekmesine kahkahalarla güldük. 2- Bodrum'da, Yalıkavak Marina dedikoduları da çok hararetli. Herkes, marinaya lüks teknelerini sıra sıra dizen ancak teknelerinde çalışanların ücretlerini ödemeyenleri konuşuyor. Diğer yandan bonkörlükleriyle gündem olanlar da var. Liste başındaki isimse Adnan Polat. Marinadaki yatlar içinde en yüksek maaşı veren ve miçoları, kaptanı en çok mutlu eden oymuş. Vallahi miçodan al haberi diyorum! 3- Bu yaz Türkbükü'ndeki evleri istila eden domuzlar, yazlıkçıların en büyük derdi. Özellikle orman içinde yamaçlardaki sitelerde cirit atan domuzları gören evsahipleri, korkudan uyuyamıyormuş. Yazlıkçı hırsızlarından korkarken, şimdi domuzların sayısının giderek artması gözümüzü korkutur oldu. 4- Bir arkadaşım, darbe girişimi sonrası İstanbul'da oluşan yeni bir tehlikeye dikkat çekti. Kendilerini polis olarak tanıtan kişiler, arama yapma bahanesiyle evlere girip değerli eşyaları çalıyormuş. İnsanoğlunun kriz anında bile birbirine zarar vermesini anlayamıyorum. Ya toplu olarak aklımızı kaçırdık ya da sevgisizliğin dibine vurduk. Yorum bile yapamıyorum.
PLAJ MODASINDA NELER OLUYOR?
ERKEKLER TULUMU SEVDİ:
Son yıllarda erkeklerin plajlarda daha iddialı olmasına alışmıştık. Sandaletler, neon renkli şortlar, plaj çantaları derken, şimdi de şort tulumlar plaj erkeklerinin vazgeçilmezi oldu. Ben de aynanın karşısına geçip 'Acaba bana olur mu?' dedim ama nafile. Fazla iddialı bir kıyafet bu; bir gram yağın olmayacak ki potluk yapmasın. Bakalım daha neler göreceğiz...
SÜREYYA YALÇIN ÇİZMESİ:
İki yıl önce Hunter çizmeleriyle Türkbükü sahilinde boy göstermişti Süreyya... Bu imajıyla gazetelere haber olmuştu elbette. 2016 yazında ise kovboy çizmeleri ile gündemimize oturdu. Ne derseniz deyin, Bodrum denince akla ilk gelen isimlerden biri Süreyya Yalçın. Onun bu nev-i şahsına münhasır tavrını seviyorum; kim ne der diye umursamadan, gönlünce yaşıyor. Onu Bodrum plajlarında ve restoranlarında görmek bana iyi geliyor.