Altın Portakal ödül törenine Nihal Yalçın ve Tamer Karadağlı arasındaki diyalog bomba gibi düştü. Karadağlı sosyal medyada yine belli gruplar tarafından linç edildi... Canan Kaftancıoğlu da katıldı linç tayfasına. Öyle bir tweet atmış ki; sanırsınız kadın hakları mücadelesinin yılmaz neferi.
TRİBÜNLERE OYNUYOR
CHP'de taciz skandalları art arda patlarken, sosyal medyasından bunları örtbas etme çabasına giren Kaftancıoğlu değil miydi? Konuyu gündeme getiren Barış Yarkadaş'ı da şov yapmakla itham eden Kaftancıoğlu, şovun alasını şimdi kendi yapıyor.
Ambulansın arkasına takılmış taksi gibi tribünlere oynamak için Karadağlı'yı hedef alıyor. Karadağlı'nın kendisini savunmasına ve ithamlara cevap vermesine ise gayet 'basit' bir üslupla 'Zeka seviyesini belli etmiş' demesi ise tam bir komedi...
Pervin Buldan da, Canan Kaftancıoğlu da Nihal Yalçın'a sahip çıkarken, bunun onda biri kadar neden CHP'deki mağdur kadınlara sahip çıkmadı? Çünkü işlerine gelmiyor. Nihal Yalçın özgürce kendisini ifade ederken, Tamer Karadağlı'nın özgür iradesiyle görüşünü söylemesinden neden rahatsız oluyorsunuz? Hep demiyor muyuz sanat toplumu birleştirir diye?
Aynı fikirde ve yolda olduğunuz 'sanatçımız'a destek olurken, farklı tarafta olduğunu düşündüğünüz 'sanatçımız' sizin için niye düşman? Sanat toplumu birleştirken siz sanat ve sanatçılar üzerinden toplumu neden ayrıştırıyorsunuz? Kaftancıoğlu, sosyal medyada tribünlere oynamak için harcadığınız vakti biraz partinizin içindeki kadın tacizlerine, ayırın.
Bir sözüm de Nihal Yalçın'a... Üstüne basa basa teşekkür ettiğiniz Muhittin Böcek'in meslektaşlarınıza Antalya Şehir Tiyatrosu'nda eziyet ettiğinden haberiniz yok galiba. Zira, 2 yıl önce Antalya Şehir Tiyatroları'nda 70 yaşındaki sanatçımız Cenap Aydınoğlu'na bile sistematik biçimde mobbing uygulamıştı. Yalçın keşke teşekkürün yanı sıra bu mobbingi de dile getirseydi.