Kim bilir kaç kadının susarak içinde çözmeye çalıştığı taciz vakası var, hiç düşündünüz mü? Belki de gün yüzüne çıkmamış milyonlarca vaka var. İşin daha da üzücü olan tarafı, bu insanlık suçunun örtbas edilmeye çalışılması. En son CHP İstanbul teşkilatlarında patlak veren seri taciz vakalarına bakın... Sözde aydın, laik, çağdaşlar; Maltepe, Avcılar, Ümraniye ve Esenler teşkilatlarında taciz vakalarının ortaya çıkmasıyla sessizliğe gömüldü.
KADINLARDAN SES YOK
Parti içindeki kadınlardan neden ses yok mesela, bu insanlık suçuna sessiz kalmak da suça ortaklık değil mi? Tacizin ideolojisi olmaz, tacize/ tecavüze uğramış, hakkını aramaya çalışan herkesin yanında olmak insanlık görevidir. En yakınlarınızın başına böyle bir şey gelse sessiz kalabilir misiniz? Bu vicdansızlar makam ve mevki fark etmeksizin ifşa edilmelidir.
Akıl alır gibi değil; CHP'li Şişli'nin eski Belediye Başkanı Yardımcısı, taciz ettiği kadın ve kocasına, şikayetinden vazgeçmeleri için protokol imzalatıyor ve Şişli Belediyesi'ne ait Kentyol A.Ş. tarafından 11 Haziran 2018'de 37 bin 620 lira tazminat ödüyor. Tüm ahlaksızlıklarının yanı sıra susuyor ve susturuyorlar. Zamanında "Muhafazakar kesimdeki taciz ve tecavüzün haddi hesabı yok, tek fark susuyor, susturuyorsunuz" diyen CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, şimdi 'Tek fark susuyor ve susturuyorsunuz'u kendi partisi için de söyleyebilir mi?
Birçok entelektüelin uykusu kaçtı
Sinema, TV, tiyatro alanlarında çalışan kadınların kurduğu dayanışma ağı #susmabitsin, tüm bu taciz vakalarında çok aktif çalıştı. Platform iki yıl önce bir taciz çığlığıyla kurulmuş. Bugünlerde 'Kaç entelektüelin 'Beni de ifşa ederler mi acaba?' diye karın ağrısı çektiğini düşünüyorsunuz?' diye soruyorlar ve 'İfşayı bekleyin uykularınız kaçsın' diyorlar.
O akım nasıl ortaya çıktı?
"Cinsel tacize uğradıysanız bu tweet'e cevap olarak 'Ben de' yazın." ABD'li aktris Alyssa Milano, 15 Ekim 2017'de bu satırları yazdığında bu kelimenin çığ gibi büyüyecek bir reaksiyona yol açacağını kendisi dahi tahmin etmiyordu. Dünyanın dört bir yanından on binlerce kadın ve erkek, MeToo etiketiyle kendi başlarından geçen cinsel taciz ve tecavüz hikayelerini tüm dünyayla paylaştı.
Me Too hareketi edebiyat dünyasına sıçradı
1-HASAN ALİ TOPTAŞ
Bir yazarın özel yaşamındaki ahlaksızlıklarını yazdıklarının dışında tutma fikri hiç etik gelmiyor. O nedenle Hasan Ali Toptaş kitaplarını kütüphanemden çıkardım, bu haftanın gündemine bomba gibi düşen taciz davalarından dolayı. Sosyal medyada bir kadının, Toptaş'la ilgili attığı bir tweet, çığ gibi büyüdü. Kadınlar Toptaş'ın kendilerine yönelik taciz ve cinsel saldırı iddialarıyla edebiyat dünyasında ifşa hareketi başlattı. Leyla isimli bir hesap, Toptaş'ın videosunu paylaşarak, "Bu adamın ifşalanmasını heyecanla bekleyen kaç kişiyiz? Ben ve pek çok arkadaşımın kendisi ile nahoş anıları var. Şu anki bilinç ve cesarete sahip olsam ifşa ederdim. Klasik orta yaş üzeri cis erkek edebiyatçı" diye yazdı. Bu tweet'in altına 20'ye yakın kadın, Toptaş'ın kendisini taciz ettiğine ilişkin anılarını paylaştı. Bu isimlerin arasında yazar Pelin Buzluk da vardı. Buzluk'un yazdıklarının ardından yazar Aslı Tohumcu ve Nermin Yıldırım ile çok sayıda yazar birbirlerine "Yalnız değilsin" diyerek kendilerini taciz eden yazarları ifşa etti.
2- BORA ABDO
Yazar Aslı Tohumcu da kendisini taciz eden yazar Bora Abdo'yu ifşa etti. Tüm bunlar olurken Türkiye Yazarlar Sendikası, tacize uğrayan yazarlara destek verdi. Yapılan açıklamada; 'taciz ve tecavüz suçlarıyla mücadele konusunda ödül jürilerinin ödül yönetmeliklerinde ve yayınevlerinin telif sözleşmelerinde bu konuyla ilgili bir maddeye yer vermelerinin gerekli bir tavır olacağına' dikkat çekildi. Yazarların yayınevleri de yaptıkları anlaşmaları feshederek takdir topladı. Kitaptan uyarlanan film projeleri de iptal edildi.