Şehrin ortasında, Bebek'te, mekan işletmecisi, çalışma arkadaşına tuvalette tecavüz girişiminde bulunuyor. Olay hemen yargıya intikal ediyor, mekan durumu kabul eden bir açıklama yaptıktan sonra da işletmecinin işine son veriliyor. Anlatımı ne kadar basit öyle değil mi? Ne acı ki basit olmayan çok şey var... Psikolojisi yerle bir olmuş mağdur bir kadın ve bugüne kadar okutup büyüttükleri kızlarını çalışsın, ayakları yere sağlam bassın diye yolladıkları iş yerinde başına gelen tecavüz haberini alan aile. Geçtiğimiz günlerde Takvim'den Ufuk Özcan'ın gündeme getirdiği, Lucca'da yaşanan tecavüz olayından bahsediyorum... Çokça tepki toplaması gerekirken çok az konuşulan skandal olay gerçekten akıl almaz, korkunç. Haberi okurken "Bu ne büyük pislik, ahlaksızlık, cüretkarlık?" diye isyan ederken kızının haberini alan aileyi düşünün bir de.
SUSMAK BÜYÜK KÖTÜLÜK
Bu akıl almaz olaylar her geçen gün çoğalırken, bir yandan da normalleşiyor sanki. Suçlular, mağdurlar aramızda. Herkes sessiz, aman bulaşmayalım psikolojisi zirve yapmış durumda. Herkes sağır, dilsiz numarası yaparak kötülüğü destekliyor. Evet, susmak, hiçbir şey olmamış gibi davranmak kötülüğü desteklemektir. O yüzden şimdi Lucca'da takılmaya devam eden, her konuda duyarlı ama bu konuda tek kelime etmeyen iş insanları! Bir durun ve düşünün! Yardım, iyilik konularında sürekli davetler veren sizlere soruyorum. Hep ziyaret ettiğiniz mekanda çalışan, her gün yüzüne baktığınız kız desteği hak etmiyor mu? Ya da bu güven sarsan mekanın, bu yanlış çalışan seçimi konusunda ifşa edilmesi gerekmiyor mu? Bu meseleye sessiz kalanlar en az tacizci kadar ahlaksız.
DM özelliği gelsin mi, gelmesin mi?
Günümüz gençliği şu sıra 'Spotify'da neden DM yok, bir update gelmeli' diye isyan etmiş durumda. Hayır, ısrarla diyorum ki gelmesin. İşte beş nedeni: 1-Adamlar çok güzel playlist yapıyorsa yapsın, teşekkür etmeye gerek yok.
2- Twitter, Instagram, Facebook, Tinder yetmiyor mu, oralarda sohbete doyamadınız mı?
3- Bir tane de DM'siz uygulama olmasın mı?
4- 'Siz de mi o şarkıyı seviyorsunuz?' diye sormayıverin.
5- DM'den yürüyeceğin, koşacağın birçok platform varken, Spotify'ı da sadece müzik için kullan.
Gözünüzü hırs bürümesin
Uzmanlar bas bas bağırıyor: 'Hırs eşittir stres, aklınızı başınıza almazsanız hasta olursunuz'. Mevlana ise çağların ötesinde bugünleri görmüş olmalı ki, "Nice balıklar vardır ki, su içinde her şeyden eminken boğazının hırsı yüzünden oltaya tutulmuştur" demiş. Ne zaman kendinizi hırstan kaybetmiş hissederseniz, bunları arka arkaya okuyun. İş yaşamında terfi etme, işverenin gözüne girme arzusu ile gereğinden çok hırslı olabiliyor insan. Koşun ama insanların üzerine basmadan, merdivenleri dikkatli çıkın. İnerken yine aynı insanlarla karşılaşacağınızı unutmayın. Bir nevi bilinçli hırs koşusu olsun, kimseyi kırıp dökmeyin, insan olduğunuzu unutmadan nabız yükseltin. Araştırmalara göre hırs ve mutluluk bir arada zor ilerliyor, birbirlerini hiç görmüyorlar. O yüzden açgözlü olma ey gönül ve unutma hepiniz birsiniz, biriz.