Tuzla'da geçtiğimiz günlerde komşusu Hüseyin Meriç'i darp ettiği gerekçesi ile tutuklanan Halil Sezai Paracıkoğlu'nun avukatları, bir üst mahkemeye başvurarak tutuklamaya itiraz etmişti. Bir üst mahkeme sıfatı ile İstanbul 8. Sulh Ceza Hakimliği'ne başvuran Sezai'nin avukatları, 7. Sulh Ceza Hakimliği'nin tutuklama kararının hukuksuz olduğunu öne sürerek müvekkillerinin tahliyesini talep etmişti.
TALEP REDDEDİLDİ
İtirazı değerlendiren 8. Sulh Ceza Hakimliği, avukatların tutukluluğa yaptığı itirazI; suçun mahiyeti, delil durumu ve şüphelinin tutuklulukta geçirdiği süreyi gerekçe göstererek reddetti. Mahkeme, Halil Sezai Paracıkoğlu'nun tutukluluk halinin devamına karar verdi.
.İFADESİNDE İTİRAF ETTİ: YAPTIĞIM HAYVANLIKTI
Halil Sezai'nin hakimlik ifadesi de ortaya çıktı. Sezai ifadesinde, "... Kendime yakıştıramıyorum. Yaptığım hayvanlıktı. Yaptığımı tasvip etmiyorum. Ancak o an yaşadığım şey bir öfke patlaması gibiydi. Bunun sebebi de o kişinin bana sürekli ağır hakaretler etmesi olduğunu şu an net olarak hatırlıyorum. Keşke olaylar buraya gelmeseydi. Çok pişmanım" dedi.
Son dakika! Halil Sezai'nin ifadesi ortaya çıktı! | Video
Ünlü şarkıcı Halil Sezai tarafından darp edilen 67 yaşındaki Hüseyin Meriç, olayın iç yüzünü ve yaşadığı dehşet anlarını a Haber'e şu sözlerle anlatmıştı:
" Malum şahıs, iki ay önce de evime girip beni tehdit etti. Televizyonumun sesi açıkmış, film çekemiyormuş... Tehditler savurdu. Son olayda da o gün evde yalnızdım. Yanında 20 kişiyle film çekiyordu. 08.30 civarında işe gitmeye hazırlanırken kapının zorlandığını gördüm. Elinde odunla kapıdan içeri girdi. Bana saldırmaya başladı, iki kere odunla vurdu. Öleceğimi sandım. Benim geçmiş yıllarda damarım değişmişti, kalp ritmim bozuk. Kendisine kalp ameliyatı geçirdiğimi söyledim. Olay sırasında kalbimde aşırı sancı hissettim. Vurmaya devam edince Kelime- i Şehadet getirmeye başladım. Başka çarem kalmamıştı. "Vur da öleyim" dedim artık. Şu anda bile nefes almakta zorluk çekiyorum. Ölmemeye direndim...
Bu şekilde saldıracağını hiç düşünmedim. Evde yalnız kalır mıydım yoksa? Bu yaştan sonra huzurlu, rahatça yaşama hakkım var. Bu hakkımı elimden alıyor. Onların burada zorla izinsiz film çekmeye hakkı yok. Zorla sanat icrası diye bir şey olur mu? Hangi kitap da yazıyor birinin yerini gasp edeceksin, sonra geleceksin, döveceksin... Bu utanılacak bir şey! Sanatçı yapar mı bunu? Sanatçı dediğin örnek olur. Bu kötü örnek. Çok üzgünüm, ben utanıyorum. Toplumda bu insana değer vermiş insanlar adına utanıyorum. Ah vah edenleri duyuyorum. Ah'la vah'la olmaz. Hepsinden şikayetçiyim. Adaletin yerini bulacağını düşünüyorum."
'GÖZLÜĞÜMÜN İPİYLE BENİ BOĞMAYA ÇALIŞTI'
"Bir şekilde bahçeye kaçtım, beni yeniden yakalayıp tekrar tekrar darp etti. Sokağa kadar çıkıp yardım istedim. Oğlum Mesih'e sesleniyordum. "Mesih de gelsin, oğlunu da bulun, getirin" diye yanındakilere emir veriyordu. Oğlum olsa ona da saldıracaktı. Aylardır bu rahatsızlıktan dolayı oğlum torunlarımı İzmir'e götürdü. Boynumdaki gözlüğümün iplerine sarıldı, onlarla beni boğmaya çalıştı. Ben kaçtıkça o kovaladı. Bahçeden sokağa kaçtım. Karşı kaldırımda darp etmeye devam etti. O arada siyah bir araba geldi, "Bunu da bindirin" dedi. Beni arabaya bindirmeye zorladılar. Canımı kurtarmaya çalıştım. Kaçtım yine..."