Daha önce de "En çok, acıyı paylaşmaya ihtiyacımız var" diye yazmıştım... İşte acıyı paylaşıyoruz, bu gözyaşları, bu kenetlenme ruhu, bu merhamet duygusu, ülkece bizi daha güçlü yapıyor.
PKK ve BDP'nin kışkırtıcı, baskıcı politikalarının etkisi altında kalan bölge halkı da yavaş yavaş kendine geliyor.
Çünkü görüyorlar yardım için çırpınan insanları...
Bir taraftan Vanlı çocukları okutmak için uzaklardan gelen 63 öğretmenin hayatını kaybedişine ve Azra bebeği kurtaranlara bakıyorlar; diğer taraftan da deprem bölgesinde askere kurşun sıkan PKK'lılara...
HALK UYANDI
Gerçek dostlar zor zamanda belli olur... Apo için yeri göğü inleten BDP teşkilatı, yardım kampanyası bile düzenleyemedi.
Bence dün Şırnak'ta PKK'ya yönelik operasyonu protesto etmek isteyen gruba, esnafın "Edi bese (yeter artık)" diyerek tepki göstermesi tarihi bir olaydır, bir dönüm noktasıdır...
Eylemcilerin "Başınız belaya girer" tehditlerine bile aldırış etmemişler...
Hatta "Sizin derdiniz ne, ortalığı niye karıştırıyorsunuz?
Oyuna gelmeyin" diye tepki göstermişler...
Laftan anlamayanları da dövmüşler... İşte birkaç gündür yazmaya çalıştığım gerçeğin en açık fotoğrafı budur. Van depreminde halkların birbirlerine kenetlenmesi gerçek demokratik açılımdır...
Eğer bu değişim rüzgarı iyi idare edilirse, her iki taraftan da ırkçı yaklaşımlar bastırılırsa, Van depremi PKK'ya daha da büyük darbe vurur. Huzur ve barış gelir.