Önceki gece W Hotel'de düzenlenen 'Bond 50' partisine katıldım...
Parti; Sinema TV'nin, beyazperdenin en uzun soluklu serisi 'James Bond' filmlerinin tamamının Türkiye'deki 'Pay TV' ve mobil (internet, cep, tablet vs.) yayın haklarını alması şerefine düzenlendi.
Cannes'da film marketlerdeki pazarlıkların nasıl kıran kırana geçtiğine şahit olmuştum. Ama 'James Bond' serisini almak daha da zormuş.
Sinema TV Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Oflaz partide bu pazarlığı esprili bir dille anlattı:
"Bu 'Bond' filmlerinin TV dağıtım hakları meşhur MGM şirketinde. İster inanın ister inanmayın; bu filmleri alıp kanalda yayına sokmamız 18 ayımızı aldı. Bizi de bitirdiler, kendileri de bittiler!
Adamlara sordum; 'Ciddi bir rakibimiz var, neden bize verdiniz bu filmleri?' diye... Türk'üz ya; Büyük Ortadoğu Projesi'ydi, Bond'du falan zaten her şeyden şüphelenir hale gelmişiz. 'Sebebi basit; biz Amerikalılar genelde siyasi ve politik davranışlar göstersek de esasında her şey ticaret. Siz böyle bütün platformlarda olunca en çok sizin büyüyeceğinize inanıyoruz, biraz da fiyatı arttırınca malı siz kaptınız' dediler."
Tekrar partiye dönecek olursak; çalan müziklerden içilen Martini'ye kadar her şey 'Bond' teması üzerine kurulmuştu.
D Smart'ın CEO'su Ali Güven, Murat Saygı, Pamir Demirtaş gibi TV ve sinema dünyasından birçok önemli isim de partiye katılmıştı.
Yine Fatih Oflaz'ın konuşmasından edindiğim bilgilere göre; 2008'de yayına başlayan Sinema TV bugün altısı HD olmak üzere 10 kanala ulaşmış. D Smart-Teledünya- TürkTelekom/Tivibu- Superonline platformlarında toplam 600 bin abone sayısını da aşmış. Sinema TV, Türkiye'de en geniş sinema HD kanal yelpazesine sahipmiş.
SİNEMA TV'NİN HEDEFİ
Oflaz yeni hedeflerinde de iddialı: "2013'de yeni platformlarda; tablette de, mobilde de yayında olacağız. 2013 sonuna kadar yıllık yüzde 50 büyüme hızımızla devam edip milyon barajını aşmak istiyoruz. Hedefler büyük, komşu ülkelere de gitme hazırlığı içindeyiz."
Hakikaten TV sektörümüz müthiş bir hızla büyüyor. Bölgemizde dizi ihracatında zaten bir numarayız. Komşu ülkelerin medya ve reklam pazarına zaten girmiştik. Şimdi bir de dijital sinema platformlarının kurulması ufukta göründü.
Tüm bu güzel gelişmelerin ardında, bence tek bir etken var:
Hani diziler, programlar yayından kalkınca hep 'acımasız reyting savaşı' deyip yakınıyoruz ya; işte o acımasız reyting rekabeti, Türk TV sektörünü, bölgesinin lideri yaptı.