Türkiye'de dört bir yanımız kadına şiddet haberleri ile dolu...
Kadının kaderi kentte de, kırda da değişmiyor. Araştırmalarda ortaya çıkan sonuçlar ürkütücü. Yaşam standartlarının ve ekonomik durumun iyi olması bile bu cehaletin önüne geçemiyor.
Kaderine razı olan kadın, şiddete uğradığında bile çoğunlukla sesini çıkaramıyor çünkü çözümü yok! Gidecek yeri, savaşacak gücü yok!
Korku tepesine binmiş durumda...
O DA DAYAK YEDİ
Kadın; "Evimdir, yuvamdır, çocuklarımın babasıdır" diyerek oturuyor. Nefret etse de, kendinden vazgeçme pahasına oturuyor.
Yani mecbur...
Peki mecbur olmayanlara ne demeli? Şiddet gördüğünde, çekip gidebilme özgürlüğü varken, kendisini döven adama dört elle sarılan ve hâlâ aşktan bahseden kadına ne demeli?
Rihanna'dan söz ediyorum.
Dört yıl önce şarkıcı sevgilisi Chris Brown, Rihanna'yı feci dövmüştü.
Polis raporuna yansıyan durum şöyleydi; yüzünün her iki yanında ezik ve çürükler vardı. Dudağı patlamıştı ve burnu kanıyordu. Kolunda ve parmaklarında da ısırık izleri vardı.
Bu dayak nedeniyle o yıl Grammy ödül törenine katılamadı. İnsan içine çıkacak halde bile değildi.
"HATAYDI" DEDİ AMA!
Sonra geçen yıl Oprah Winfrey'le röportaj yaptı Rihanna. Ağlayarak şunları anlattı:
"Bildiğim her şey değişmişti. Bir bıçakla ortadan ikiye bölünmüştü ve ben bunu kontrol edemedim. Yani bununla yüzleşmek zorundaydım. Bunu anlamak benim için hiç zor olmadı. Kameralara konuşmak hiç de kolay değildi. Hele ki dünya seni izlerken. Mantığıma ve düşüncelerime odaklanmak kolay olmadı. Her şey sirke dönüşmüştü. O adam bir hataydı ve yardıma ihtiyacı vardı..."
Ne ilginçtir; yine bir Şubat ayı ve yine bir Grammy ödül töreni... Ve Rihanna, dört yıl önceki ezikliğinin intikamını almak istercesine; geçen hafta Grammy gecesinin en çok dikkat çeken, konuşulan ismi oldu. Çünkü dönüşü, dört yıl önce kendisine dayak atan Chris Brown'la oldu. Kırmızı tuvaleti içinde, Brown'a yaslanmış, ağzı kulaklarında görüntüsü tüm dünya medyasında yer aldı.
İNTİKAM MI?
Fotoğraftaki bu ağız dolusu tebessümün sırrını çözmeye çalışıyorum. Yanındaki erkeğe yaslanmış, son derece güvenli ve mutlu görünen bu kadının yaşadığı duygu ne olabilir?
a- İntikam yani dize getirme hali
b- Kırılan gururu onarmak
c- Aşk
Sizce doğru yanıt hangisi?
Bilemiyorum.
Sahiden aşk her şeyi affeder mi?
Şiddete rağmen, paramparça edilen duygulara rağmen aşk devam eder mi?