Usta sanatçı Selçuk Ural ile 45 yıldır üye olduğu ve her gün sporunu yaptığı Levent Tenis Kulübü'nde 65 yaş üstünün izin gününde buluştuk. 4 ay sonra ilk kez buraya geldiğini söyleyen Ural'la kaleme alacağı kitabını, anılarını, pişmanlıklarını ve müzik dünyasını konuştuk. 75 yaşındaki usta sanatçı, yeni neslin Türkçe konuşamadığını söyledi: "Onların birçoğu bizim zamanımızda şarkı söylese döverlerdi. Bilgisayar icat oldu şarkıcılık bitti."
ÇOK MUTLUYUM
Nasıl geçiyor karantina süreci? Salgının ilk zamanında neler hissettiniz?
- İlk başta ne olduğunu tam çözemedim. Bir de bu yaşa gelince insan neler yaşıyor, neler görüyor. Birçok hastalık gördük duyduk. Farkına bile varmadık, sadece okuduk. Bunun da öyle bir şey olduğu zannettik ilk başta. 4 ay evde kalınca o zaman anladık işin ciddiyetini. Ama hâlâ maskesiz gezenler var.
4 ay sonra ilk kez bugün çok sevdiğiniz tenis kulübündesiniz. Neler hissediyorsunuz?
- Çok mutluyum. Her gün geceleri spor yapıyorum. Gündüzleri çıkamadığımız için geceleri çıkıyorum ve evin önünde koşuyorum. Kendime yeni bir hayat oluşturdum. Uyku saatlerim değişti. Mesela akşam 18.00'da kalkıyorum, evde 2 km. yürüyorum. Sonra biraz halter çalışıyorum, duşumu alıp kahvaltımı ediyorum saat 19.30 gibi. Sonra 22.00 gibi dışarı çıkıp koşuyorum. Sonra eve dönüp piyanonun başına oturuyorum, bol bol beste yapıyorum. Sabah namazımı da kılıp yatıyorum. Hayatım tersine döndü. Ben zaten geç yatıp geç kalkıyordum.
Peki, bir müzisyen olarak pandemiden nasıl etkilendiniz?
- Bir serzenişim var. En geç açılacak yerler eğlence yerleri. Belki Türkiye'de 1 milyondan fazla müzisyen var. Bunlar aileleriyle nasıl geçinecekler, ne yapacak. Çünkü beni elçi kabul ediyorlar. "Ne olur bize yardım et sesimiz ol. Herkes iyi kötü işine gidiyor. Bizim halimiz ne olacak?" diyorlar. Bu insanlar 8-10 ay çalışmazsa ne olacak? Ben de mağdurum. MSG'de yedek üyeyim. Dün mesaj geldi 300 bin TL toplamışlar mağdur müzisyenler için. Bir 300 bin daha toplayacaklar. Bu müzisyenlere para yolluyoruz.
Size neler öğrettiğini düşünüyorsunuz?
- Pandemi çok şey öğretti. Zaten yaşlandıkça pişmanlıklarım çok oluyor. Ama bir taraftan bir zenginliği var işin, çok şey öğreniyorsun. Çok şeyi maalesef 60 yaşından sonra öğrendim. Bir laf var çok ama çok doğru: Gençler düşünebilse, yaşlılar yapabilse. Allah'a bin şükür yapabilen ender yaşlılardan biriyim. Onu da 45 sene üyesi olduğum Levent Tenis Kulübü'ne borçluyum.
50-60 KADINLA FLÖRT ETTİM
Sizinle birlikte sır kalacak anılarınız da vardır...
- Hızlı yaşadım ama hiçbir zaman ifşa etmedim. Bu meslekte belki 50-60 kadınla flört etmişimdir. Hepsiyle aram çok iyidir, hepsi beni çok sever. Hâlâ görüştüklerim var. Evlendiler, çocukları, torunları oldu.
79 yılından bu yana Ani Hanım'la evlisiniz... Bu röportajı okuduğunda ne düşünür?
- Sana, flörtlerimin 50 tanesinin ismini sayar. Kapıya dayanıyordu hepsi. Kapıya gelenlere "Yazıktır, üşümesin. İçeri alalım bir kahve içsin" derdi. Yaşadıklarımı yaşayan, ikinci bir sanatçı olamaz. Şimdi bu isimler şöhret, isimlerini vermeyeyim. Birçok kadın sanatçıya da yardım ettim. Pişmanlıklarımı kağıda dökemedim.
ALEYNA KADINLARIN PSİKOLOJİSİNİ BOZDU
Klipleri yüz milyon izlenmeyi geçen genç şarkıcılar var.
- Yüz milyon kim izlenmiş, kim geçmiş? Sen bana isim söyle.
Rap müzik yapanlar ve Aleyna Tilki gibi yeni sesler...
- Bak Aleyna güzel misal. Aleyna, bütün Türk kadın şarkıcıların dengesini bozdu. Psikolojik hasta yaptı onları. O yaşta, o ses, o şarkı "Sen Olsan Bari"... Ama resmen bir proje. Peki 10 sene sonra Aleyna Tilki ismini kim görecek, duyacak? Bak Ajda Pekkan, Nükhet Duru dimdik ayakta... Daha bunlar yetişemez. Çünkü bizim gördüğümüz eğitimlerin hiçbirini görmediler. Türkçe söyleyemiyorlar.
Bunu herkes için mi söylüyorsunuz? Mesela Demet Akalın gibi uzun yıllar sahnede olanlar var.
- Demet Akalın yüzünden yüzlerce kadın şarkıcı oldu. "O oldu, biz niye olamıyoruz" diye. Evini, arabasını, altınlarını sattılar. Bak 75 yaşındayım Konya'da statta bir konsere gidiyorum. "Güle Güle Sana" şarkısını söylüyorum 30 bin kişi, hep bir ağızdan eşlik ediyor. Biz bunları yaşadık, onlar ne yaşayacak? Biz para vererek tıklama almıyoruz. Bunların hepsi alıyor. O tıklamaların hepsi doğru değil. O rap'çiler falan acaba tanınacak mı sonradan?
Siz bu dönemde müzikte ne gibi yenilikler yaptınız?
- Son 10 yıldır kendi bestelerimi okuyorum. İki sene önce "Dilara" isimli bir single yaptım. Gençlere yönelik bir çalışma oldu. Hemen öncesi Sezen'e (Aksu) gittim. Bana 3 şarkı verdi. Selami Şahin de 2 şarkı verdi. Hiçbirini beğenmedim kendim "Dilara" şarkısını yaptım.
Korkularınız var mıdır?
- Alzheimer olmaktan korkuyorum. İçki içmemek en büyük kazancım. Tanju Okan, yakın arkadaşımdı ama çok içki içerdi. Öyle bir ses yoktu. Teoman ve Yaşar şarkılarını okudu. Eline su dökmeyi bırak tırnağına su dökebilirler mi acaba?
İBRAHİM TATLISES ELİMİ ÖPMEYE ÇALIŞTI
Anılarımından bir kitap yazıyorum. Son 4-5 yıldır beslenme, spor, sağlıklı yaşamla kafayı üşüttüm. Kitapta bu kısım da olacak, anılarım da... Mesela askerdeyken, Urfalı bir astsubay vardı. "Urfalı bir şarkıcı var, sesi çok güzel Ulus'ta bir pavyonda çalışıyor. Bir dinler misin?" dedi. "Çağır" dedim, geldi o çocuk elimi öpmeye çalıştı. "Ulus'a gelemem. Sen bir şarkı ya da türkü kasete doldur, bana getir" dedim. Ardından Erşan Başbuğ'a kaseti yolladım. Erşan bunu bir çıkardı "Ayağında Kundura" diye ortalığı yıktı, İbrahim Tatlıses oldu.
SEZEN AKSU'YU İLK BEN DİNLEDİM
Yine askerdeyim ve İzmir'deyim. Bugünkü eşim beni ziyarete geldi ve Efes'e gitmeden Melodi Plak'a uğradık. Oranın müdürü "Gel sana bir kız dinleteceğim" dedi. Vaktim fazla yoktu, karşıma kara kuru bir kız oturdu. "Oku kızım" dedim, "Nasıl okuyayım, sizi gördüm, elim ayağım gitti" dedi. Çay yapılan yere soktum onu ve aramıza perde çektim. Ajda'nın bir şarkısını söyledi. Ardından İstanbul'da ona bir şarkı yaptık. Kızı televizyona çıkarttık. "Bu kızı bırakmayın. Bu kız çok iyi bir ses" dedim. O kız da Sezen Aksu'ydu.
O KADIN AJDA
1967 yılında bir otelde Ayla Dikmen ile ben solisttim. Şerif Yüzbaşıoğlu Orkestrası'yla çalışıyorduk. Şerif Abi, "Selçuk, Ayla'yı lafa tut. Bir kadın çıkartacağım. Onu duymasın yoksa beni öldürür" dedi. Ayla ile aşk yaşıyordu o zamanlar. O sahnedeki kadınsa Ajda Pekkan'dı. İlk Ajda'yı orada tanıdım.
5 VAKİT NAMAZIMDAYIM
Sizi en çok ne mutlu eder?
- Burada tenis kortunda ter attıktan sonra 30 yaşında gibi hissediyorum kendimi. Hayattaki en büyük mutluluğum spor. Beş vakit namazımdayım. Piyanonun başına oturduğumve namaz kıldığım mutluyum. 45 yılı aşkın süredir namaz kılarım ve anneciğimden öğrendim.
Sizi ne üzer?
- Vefasızlık üzer. Geriye baktığım zaman hatam çok. Ama utanılacak bir şeyim yok. İki evladım var. Kızım çok iyidir ve başarılıdır. Ama Hakan Ural'ı sildim. 5 yıldır görüşmüyoruz. Geçen sene abim vefat etti. Ona amcalık yaptı ama cenazesine gelmedi. O gün bitti bu iş. Kaynak: Hürriyet