- Son projeniz 'Aşkın'ın Şarkıları' müzikseverlerden büyük ilgi görüyor. Bunu neye bağlıyorsunuz?
Yaşanmışlığa ve samimiyete bağlıyorum.
Albümde yer alan şarkıların sözleri ve müzikleri samimiyet ve yaşanmışlık kokuyor. Bir de albümde yer alan solistler de şarkıları severek okuyunca o sevgi bizlerden dinleyenlere de geçti.
- Kimlere şarkı verdiniz bugüne kadar?
500'ün üzerinde sanatçı eserlerimi seslendirdi. Zeki Müren, Emel Sayın, Muazzez Abacı, Bülent Ersoy, Sibel Can, Ebru Gündeş, Mustafa Sandal, Serdar Ortaç, Fatih Kısaparmak, Müslüm Gürses, Nilüfer bunlardan sadece bir kısmı.
- Şimdiye kadar 'Şarkımı söylemesin' dediğiniz kimse oldu mu?
Şarkılarımı kime verdiysem hepsine severek, şansı ve yolu açık olsun dileklerimi de sundum.
- Şarkı sözü yazarlığı ile şairlik aynı şey midir? Her şair, şarkı sözü yazabilir mi?
Şair, duygularını ifade ederken daha rahat hareket etme imkanına sahiptir. Şarkı sözünde ise belli kurallar vardır ve sözü yazanlar bu kurallara uymak zorundadır. Şarkı sözü, müziğin ritmini içinde taşır.
- Şimdiye kadar yazdığınız şarkıları her dönemin kabul gören isimleri seslendirdi. Peki şarkılarınızın unutulmaz olmasında bu isimlerin ne kadar etkisi vardır?
Şarkılarım birçok solist tarafından da seslendirilmiş, onların yorumuyla sevilmiş şarkılardır. Bu eşsiz solistlerin yorumu da şarkılarımıza ekstra bir değer katmış ve göğsümüzü kabartmıştır elbette.
- Yeni nesilden beğendiğiniz isimler var mı?
Son albümümde şarkılarımı seslendiren genç isimleri başta tutmak istiyorum. Tuğçe Kandemir'in yeri hem kulağımda, hem de gönlümde apayrı. 'Gülü Soldurmam' yorumu kısa zamanda 100 milyon tıklandı.
Benim olsun olmasın, seslendirdiği tüm şarkılarda kendine has yorumu ve ses tınısı ile mest oluyorum. Ece Seçkin de dikkatimi çekiyor; canlı performansına tanıklık ettim ve hayran kaldım. Zevkle takip ettiğim diğer isimler arasında Resul Dindar, Merve Özbey, Zakkum, Zeynep Bastık ve İrem Derici var.
- Sosyal medyanın da etkisiyle ünlü olmak kolaylaştı ama kimin kalıcı olacağını bilemiyoruz...
Her şey öyle hızlı ki, yetişemiyoruz.
Bir şeyler moda oluyor, herkes ona uyuyor. Modası geçtiğinde de yok olup gidiyor. Elbette hiç eskimeyen eserler ve sanatçılar var. Ben, sanatçının kalıcılığı slow şarkılar ile yakalayacağına inanıyorum.
HÂLÂ GEÇİNMEK İÇİN ŞARKI SÖZÜ YAZMAM GEREKİYOR
- Türkiye'de müzik sektörünün gelişimini en yakından, yaşayarak gören kişilerdensiniz. Sektörün şimdiki durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Müzik ruhun gıdasıdır ve bir şekilde sektör olarak ayakta durmak zorundadır ki, ruhlarımız beslensin. Ne var ki; bin 500'e yakın şarkının söz yazarı olarak hala keyif için değil de, geçimimi sağlamak için şarkı sözü yazmaya mecbur kalmam, Türkiye'de telif haklarının geldiği, daha doğrusu gelemediği yeri özetler sanırım.