Demet Akalın ile yaptığım söyleşi sonrası okuyuculardan olumlu dönüşler aldım. Geçirdiği zor günlerin ardından sessizliğini GÜNAYDIN'a bozarak samimi açıklamalarda bulunmuştu Akalın. Okan Kurt ile ilişkisine dair yaptığı açıklamalar kadar Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'na yönelik söylediği sözleri de çok konuşuldu. Röportajda Çavuşoğlu için şunları söylemişti: "Geçtiğimiz günlerde Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun Fransız vekile verdiği cevabı sosyal medyadan da paylaştım. Helal olsun, çok güzel konuştu. Ben sanat dünyasında nasıl dobraysam Çavuşoğlu da uluslararası alanda o kadar dobra."
'MİLLİYETÇİ BİRİYİM'
Röportaj sonrası Dışişleri Bakanı'nın Akalın'ı aradığına dair duyum aldım. Hem röportaj sonrası ona gelen mesajları, hem de bu bilginin doğru olup olmadığını sormak için Akalın'ı aradım. Çavuşoğlu'nun aradığını doğrulayan Akalın, böyle bir telefon beklemediğini ve çok şaşırdığını söyledi. Akalın şöyle devam etti:
"Röportaj sonrası çevremden ve dinleyicilerimden çok güzel geri dönüşler aldım. Ülkeme yönelik yaptığım açıklama çok takdir edildi sevenlerim tarafından. Doğum günümde Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu beni aradı. Ona yönelik sözlerim için çok teşekkür etti. Çok sıcak bir insan. 'Ben sanat dünyasında nasıl dobraysam o da uluslararası alanda öyle' sözlerimin çok hoşuna gittiğini söyledi. Devletin üst kademesinden böyle geri dönüş almak beni çok mutlu etti. Şaşırdım, hiç beklemiyordum bu telefonu. Sanatçısına değer veren bir ülkede yaşadığımı hissettim bir kez daha. Röportajda tamamen içten sözlerle Çavuşoğlu'nun dik duruşunu takdir ettiğimi belirtmek istemiştim. Bir vatandaş olarak Türkiye Cumhuriyet'ine yönelik sözde soykırım iddiaları ağırıma gidiyor. Bakanımız da toplantıda Fransız vekile haddini bildirdi. Dik bir duruş sergiledi. Ülkemizi sonuna kadar korudu. O görüntüleri izleyince ağladım ve bir Türk vatandaşı olarak gurur duydum Çavuşoğlu ile. Kimse ülkemi soykırım yapmakla suçlayamaz. Ben milliyetçi biriyim yine söylüyorum. Partiler üstü bakmak gerekiyor böyle olaylara. Ülkemizin menfaatleri, çıkarları söz konusu olunca günlük siyasi tartışmaların dışında hareket etmeliyiz. Her şeyden önce Türkiye gelir. Ülkem adına iyi yapılan şeyler takdir edilmeli. A, B partisi diye ayrım yapmadan, kim ülkemiz yararına hareket ediyorsa desteklenip takdir edilmeli.