Vücudumuz birçok hastalıkla mücadele etme yeteneğine sahip. Bütün hastalıkların şifası aslında bizde gizli. Önemli olan hasta olmadan hastalığı yenecek sistemi kendimizde oturtmamızdır. Hastalık herkese ulaşabilir. Özellikle yaşlanma birçok hastalığı da beraberinde getirir. O zaman kaliteli yaşlanmamız, yaşlanırken birçok etkenlerden ve hastalıklardan kendimizi korumamız lazım. Çünkü yaşlılık süreci birçok hastalığı da beraberinde getirir.
Hücre yıpranır, savunma mekanizması yıpranır, gençlikte olan birçok maddeler yaşlanmayla beraber azalmaya başlar. Yeni tedavi sistemleri vücutta yaşlanmayla ve yıpranmayla eksilen maddeleri tamamlayarak vücudun savunma mekanizmasını aktif hâle getirmektedir.
Hasta olduktan sonra tabii ki ilaç almak gerekir fakat birçok hastalığın günümüzde tedavisi maalesef mümkün değildir. Özellikle;
Alzheimer, parkinson, şeker hastalığı, tansiyon gibi birçok hastalığın tedavisi semptomatiktir.
Yani hasta ilaca bağımlı hâle gelmiş olur. İlaç alırsa iyi olur, ilaç almazsa kötü olur ve bu hastalıklardan kaynaklanan birçok tahribat da vücutta mevcut hâle gelir.
Onların zararı ise başka komplikasyonlara yol açmasıdır. Onun için son zamanlardaki tedavi yöntemi vücudun kendi maddeleri ile eksik olan maddeleri tamamlayarak vücuda vermek ve yaşlanmayı kaliteli hâle getirmektir.
Evet, bütün tedavi buna dayanmaktadır. Bununla ilgili önemli olan hücrenin yapısını korumak, hücrenin ölmesini engellemektir.
Aslında yaşlılık dediğimiz olay doğumla başlar çünkü doğumla beraber vücutta serbest radikal dediğimiz maddeler üretilmeye başlar. Peki, serbest radikal nedir? Kısaca biz ne yer, ne içersek, ne solursak, nasıl bir ortamda bulunursak bunlar hücre içine getirilir, sindirilir. Yani sobada yakıtın yakılması gibi düşünün. Ne kadar kaliteli yakıt alırsak atık o kadar az olur. Bu atıklar hücreye zarar vermeye başlar. İşte bu atıklar serbest radikaldir. Bu atıkları yok eden madde de gluterfiondur.
DNA'YI ONARIYOR
Fakat son zamanlarda özellikle birçok gelişmiş ülkede kullanılan NAD yani Nikotinamid Adenin Dinükleotid mucizevi bir tedavi başarmıştır.
Nedir bu NAD? NAD; hücrenin enerjisini artırır, hücrede DNA'yı tamir etme yetkisine sahiptir, hücrede ölmeyen hücreyi yeniler. Ölen hücre için hiç kimse bir şey yapamaz. Nasıl mezardan bir yakınımız kalkıp gelmezse ölen hücreyi de tekrardan kazanmak mümkün değildir.
Evet, NAD vücudun bir koenzimidir. Yani vücudumuzda var olan bir maddedir. İleriki yaşlarda azalmaya başlar. Bunun tedavisi birçok zamansız hastalıklarda kullanılmaya başlanmıştır. Alzheimer'da, parkinsonda, ANS'de yani motor nöron hastalığında, felçte, kalpte ve birçok hastalıkta kullanılmaktadır. Ama bizim amacımız hastalık olmadan hastalığı önlemek olduğu için NAD'ı hasta olmadan hastaya veriyoruz ve hücrelerimizin tamirini, hücrelerimizin ölmemesini sağlıyoruz, DNA'mızı onarmaya çalışıyoruz ve hücrenin enerjisini arttırıyoruz.
İLAÇ KARŞITI BİR TEDAVİ VAR MI?
Günümüzde beyinle ilgili tedaviler günden güne artmaktadır. Tedavilerdeki esas nokta vücudun kendi maddesiyle vücudu tamir etmektir. Bununla ilgili kullanılan diğer aminoasitler, glutatyonlar, vitaminler, koenzimler vücut direncini artırıp hastalıkları önlemeye yönelik tedavilerdir. Tabii ki hasta olduktan sonra ilaç almak gerekir. İlaç karşıtı bir tedavi zaten düşünülemez. Aslında koruyucu hekimlik, koruyucu tedavi, hastalanmayı engelleyerek ömür boyu ilaç almayı engelleyen tedavidir. Antiaging tedavi '90 yaşında 20 yaşında görün tedavisi' değildir. Gençleştirme tedavisi vücudun iç organlarını zinde tutmak, hastalanmasını engellemek ve hastalıkların az hasarla geçirme tedavisidir. Bununla ilgili cildimizde, saçımızda, tenimizde değişiklikler olacaktır.
Glutadyondan da biraz bahsedelim. Glutadyon serbest radikalleri yok ederek vücuttaki pislikleri temizleyen bir maddedir. Glutadyon serbest hücrenin yaşlanmasını geciktirir ama sadece glutadyon bir işe yaramaz. Eksik olan aminoasitleri, vitaminleri almak; glutadyonun faaliyet göstermesi için çok önemlidir.
YURT DIŞINDA ÇOK POPÜLER
YURT dışında NAD ile ilgili birçok merkez açıldı. Özellikle Amerika'da bununla ilgili beyin gençleştirme, beyin yenileme, beyine format atma gibi reklamlar da yapılıyor.
Bu yeni tedavi yöntemi NAD'la beyin hücreleri yenilenebiliyor. Eskiden şöyle bir yanlış anlaşılma vardı: Hasarlı beyin hücreleri yenilenmez. Fakat yapılan çalışmalarda hasarlı beyin hücrelerinin de yenilendiği görüldü.
Bu arada NAD, enerji verdiği için kokain bağımlılığında ve birçok bağımlılıkta kullanılan bir madde hâline gelmiştir. Ancak bizim esas kullanma amacımız hastalıklarda takviye ve aynı zamanda hasta olmayı engellemektir. Bununla ilgili vücutta NAD miktarına bakılır. Çünkü NAD vücutta belirli bir yaştan sonra azalır. Ve vücuda zarar veren diğer etmenlere de bakılır. NAD, uzman bir klinikte uzman bir hekim tarafından kontrollü ve yavaş şekilde verilmelidir.