Dijital TV yayıncılığında asıl para, şifreli kanallardan kazanılıyor. Bu şifreli kanallarda genelde sinema, dizi, spor yayınları yapılıyor. Diğer dijital platformlar gibi D-Smart'ın da kendine ait şifreli kanalları var. Tabii farklı yayıncı kuruluşların şifreli kanallarını da yayınlıyorlar, kanunen yayınlamak zorundalar!
D-Smart, geçtiğimiz Aralık ayına kadar farklı bir yayıncı kuruluş olan Sinema TV'nin kanallarını da şifreli yayınlıyordu. Ama D-Smart, biten sözleşmeyi devam ettirmeme kararı aldı ve Sinema TV kanallarını platformundan çıkardı.
Sinema TV kanallarının tam 430 bin abonesi vardı. D-Smart bu aboneleri, 'Daha iyi, daha çok film' vaadiyle kendi kurduğu yeni kanallara yönlendirdi. Ama Sinema TV kanallarını kapatırken abonelerin fikrini almadı. Haliyle Sinema TV kanallarından memnun olan birçok abone; D-Smart'ın bu yaptığına kızdı, binlerce şikayet mail'i ile tepkisini dile getirdi.
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) da bir inceleme başlattı. BTK bu incelemenin sonunda geçtiğimiz ay; D-Smart'ın Sinema TV abonelerine haksızlık yaptığını, abonelerin D-Smart'ın bu eyleminden dolayı abonelik taahhütlerini zamanından önce bitirseler de ceza ödemeden üyelikten ayrılabileceklerini açıkladı. Böylece D-Smart'ın abonelerini mağdur ettiği devlet eliyle tescillendi.
D-SMART'IN YAPTIĞI…
D-Smart-Sinema TV anlaşmazlığının bir de dijital platform yayıncılığını ilgilendiren tarafı var. Bu anlaşmazlık RTÜK'e de intikal etti. D-Smart özetle 'Ticari özgürlüğüm var; Sinema TV ile anlaşmam bitmişti, bu kanalları platformumdan çıkardım. Platform benim; istediğim kanalı koyar, çıkarırım' diyor. Peki, anlaşmanın bitmesi D-Smart'a dilediğini yapma özgürlüğünü verir mi?
D-Smart, BTK ve RTÜK'ten lisans almış bir dijital TV platformu; uyması gereken yönetmelikler var. En önemlisi, rekabet kurallarına uymak zorunda. Dijital platformlar eşitlik ölçülerinde hizmet vermek zorundalar.
RTÜK'ün 6112 sayılı kanunu, TV platformlarına kısaca şöyle diyor: 'Size başvuruda bulunan, benim lisans verdiğim tüm kanallara tarafsızlık ve hakkaniyet ölçülerinde, makul, ayrımcılık içermeyecek koşullarda hizmet vermek zorundasınız.'
Sinema TV; RTÜK'ten altı kanalı için lisans almış ve D-Smart'ta 430 bin aboneye ulaşmıştı. Onmilyonlarca dolar yatırım yapmıştı. Ama D-Smart sözleşmeyi devam ettirmediği için bir anda 430 bin abonesini kaybetti.
D-Smart'ın bu aboneleri kendi açtığı yeni kanallara yönlendirmesi ticari ahlak açısından ne derece doğru, bu da ayrı bir tartışma konusu!
TEKELLEŞME TEHLİKESİ!
RTÜK'ün 6112 sayılı kanunu; D-Smart'a 'İstediğin kanalı yayınla, istemediğini, sana rakip olacağını düşündüğünü ya da sevmediğini yayınlama' demiyor ki! Aynısını Digitürk de yaparsa, o zaman ülkede ne seyredileceğine sadece ikiüç TV platformu karar verir ki; bu da hem rekabeti öldürür, hem hayatlarımızı renksizleştirir, hem de tekelleşmeye yol açar.
D-Smart'ın yaptığı, devletten bir havaalanının işletmeciliğini alıp, keyfine göre istediği uçağı piste indirip istemediğini indirtmemesine benziyor. Kendi uçak filosunu büyütüp diğer şirketlere çalışma alanı bırakmaması gibi bir durum söz konusu.
BTK'nın, D-Smart'ın Sinema TV abonelerini mağdur ettiğini açıklaması önemli. Şimdi top, RTÜK ve başkanı Davut Dursun'da. Bakalım nasıl bir karar çıkacak...
Yurt dışında dijital platformlar kafalarına göre yayın yapmıyorlar, 'kendi kanallarımı açayım diğerlerini engelleyim' mantığıyla hareket etmiyorlar! RTÜK'ün D-Smart-Sinema TV anlaşmazlığıyla ilgili alacağı karar, dijital yayıncılığın geleceğini de etkileyecek!