Genç şarkıcı Canan Çal; farklı yörelerden anonim türküler ve değerli halk müziği bestecilerinin eserlerinin yer aldığı 'İz' adlı albümünü çıkardı. Toplam 10 parçanın bulunduğu albümün müzik yönetmenliğini Orhan Ölmez üstlendi. Albümüyle çok iddialı olduğunu söyleyen Çal, müzik yolculuğunu GÜNAYDIN'a anlattı...
Nasıl oluştu 'İz' albümü?
İzmir doğumluyum. Eğitim hayatım İzmir'de geçti. Dört yıldır da İstanbul'dayım. İki senedir Radyo 7'de albüme de adını verdiğim 'İz' adlı bir program yapıyoruz Erkan Koç ile birlikte. Çok büyük ilgi gördü; aynı anda milyonların takip ettiğini Facebook'ta gördük. Albümün adını da 'İz' koymamızın en büyük nedeni, radyo dinleyicilerimize olan minnet duygusuydu. Güzel bir albüm oldu diye düşünüyorum.
DAHA ORGANİK VE ETNİK
Albüm çalışması ne kadar sürdü?
Yaklaşık bir senede tamamlandı. En zoru, repertuvar aşamasıydı. Stüdyoya girince gerisi aktı gitti zaten.
Albümü hazırlarken kıstaslarınız var mıydı?
En önemli kıstasım, radyoda en çok istek alan parçalardı. Bunun yanında, dört tane bomba gibi beste var; Orhan Ölmez, Ekrem Düzgünoğlu, Onur Şan ve Cenk Çelik'in besteleri... Bu eserler çok dikkat çekici, onları da türkü formunda düzenledik. Bu şekilde repertuvarımız gelişti.
Popüler kültürün hakim olduğu müzik dünyasında, neden türkü albümü yapmayı tercih ettiniz?
Amacımız, popüler kültüre hizmet etmek değil. Daha bizden, organik, etnik. İçinde bizim topraklarımızdan motifler olsun istedik.
GENÇLER TÜRKÜLERİ SEVİYOR
Yola çıkarken çevreniz sizi destekledi mi?
Bende türkü aşkı aileden geliyor. Konservatuvarda beş yıl türkü eğitimi aldım. Onun için türkü dışında bir şeyle uğraşmak doğru olmazdı. Sahnede her şeyi söylüyorum ama albüm olarak ikinciyi de türkü albümü yapmaya karar verdik. İçinde popüler olmaya yakın eserler de var, altyapısı türkü formatında olan eserler de... Özellikle 'Serin Yar', yılın eseri olacak diye düşünüyorum. Zor ama keyifli, bol sabır gerektiren bir iş. Ben de bu işe aşık olduğum için bütün zorlukların üstesinden gelebileceğimi düşünüyorum.
Günümüz müziğini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Çok çabuk tüketilmeye yönelik bir müzik... Popüler müzik yapanları eleştirmiyorum; sonuçta halkın istediğine karşılık vermek zorundalar. Dinleyici bunu istiyor ki, müzisyenler de bu şekilde üretim yapıyor. Ancak türkülerin yok olmaması için elimizden geleni yapmalıyız. Neticede, gençler türküleri çok seviyor. Benim albümümü, 15-50 yaş arasında herkes dinliyor.
YAŞIN VE ÖMRÜN BİR ÖNEMİ YOK
Albümünüzün iz bırakacağına inanıyor musunuz?
İz bırakmaya başladık bile diyebilirim çünkü 'Serin Yar', 62 bin dinlenmeyle Youtube trendler listesine girmeyi başardı.
Kariye
rinizi planlarken bir bitiş noktası belirlediniz mi?
Nefesim yettiğince türkü okumaya devam etmek istiyorum. Müzisyenlikte yaşın, ömrün çok büyük bir önemi yok bence. Görüyoruz, hayatının sonuna kadar sahnede olan insanlar var. Benim de amacım, 'Canan Çal vardı, sonuna kadar türkülere hizmet etti' dedirtebilmek.
Türk halk müziği ile uğraşmak, bu sektörde yavaş ilerlemenize neden oluyor mu? Bu bir dezavantaj mı?
Hayır, Türk halk müziği ile uğraşmayı dezavantaj olarak görmüyorum. Aksine türkü okuyabilmeyi avantaj olarak görüyorum. Görüyoruz ki; bütün popçuların, rock'çıların dahi türkü okuma sevdası var. Dönüp dolaşıp geldikleri yer, ortak noktaları türküler oluyor. Son senelerde farklı tarzlarda müzik yapanların türkü albümü çıkardığına o kadar çok şahit oluyoruz ki... Bu da bunun en büyük ispatı. Zaten Neşet Ertaş'ın 'Gönül Dağı'ndan, Mahzuni Şerif Usta'nın 'Çeşmi Siyahım'dan, Aşık Veysel'in 'Uzun İnce Bir Yoldayım' eserinden etkilenmeyen Türkiye'de müzik yapmasın.
Prodüktörünüz Orhan Ölmez ile ilgili neler söylemek istersiniz?
Çok titiz biri. Müzisyenliğine sonuna kadar güveniyorum. Onunla çalışmak büyük keyifti ama stüdyo aşamasında beni çok zorladı; kendi albümünden daha fazla özendi bence 'İz' albümüne. Ortaya çok güzel bir iş çıktı. Emeğinden ötürü ona büyük saygı duyuyorum.
AYNI İSİMLERİ DİNLEMEKTEN ÇOK SIKILDIK
Türk halk müziği söyleyen kadın sanatçıların sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor. Siz yerinizi nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bu albümle Türk halk
müziği piyasasında iz bırakacağımı
düşünüyorum. 'Buradayım'
demeye geldim. Halk
müziğinde kadın sesinde çok
büyük bir boşluk var şu anda;
dönüp dolaşıp aynı isimleri
dinliyoruz. Biz bundan çok sıkıldık,
ki halk da aynı düşüncede
bence. Ben bu boşluğu
dolduracağıma inanıyorum
çünkü gelen tepkiler onu
gösteriyor. Varımla yoğumla
çalışıyorum ve eminim ki,
Türk halk müziğinde Canan
Çal ismi konuşulacak bundan
sonra.
Bir yorumcu olarak özel formülleriniz var mı?
Çok farklı isimleri
dinliyorum; yorumumun
farkı olmasının sebebi
bu galiba. Klasik Türk
halk müziği sanatçısı gibi
okumuyorum türküleri,
bu çok ilgi gördü. Kendi
yorumumu katmaya
çalışıyorum. Çok farklı
tarzda isimleri dinliyorum
ve kendimi o şekilde
geliştiriyorum. Bir
de türküleri okurken,
hikayelerini bilerek
söylemeyi tercih ediyorum.
Böylece daha
çok içine girebiliyor ve
karşı tarafa o hissi verebiliyorum.
Türkülerin
hikayelerini
bildikten
sonra o hissi
yaşamamak
mümkün
değil. Türkülerin
ne
anlattığını
bilerek okumak
farklı
bir his gerçekten.