Ani ölümüyle sanat dünyasında büyük bir üzüntüye yol açan Oya Aydoğan'ın oğlu Gurur Aydoğan, annesinin yolundan giderek oyunculuk kariyerinde başarılı bir şekilde ilerliyor. Oya Aydoğan'ın oğlu olmanın büyük bir sorumluluk olduğunu söyleyen Gurur Aydoğan 'Şu anda yaptığım her şey benim kadar annemi de ilgilendiriyor. Bunun bilincindeyim, yaptığım ve yapacağım her şeyi buna dikkat ederek yapmaya çalışıyorum' diyor. Oya Aydoğan'ın oğlu olmanın büyük bir avantaj olduğunu söyleyen Gurur Aydoğan, annesinin çok sevilen ve çok iyi bir insan olmasından dolayı insanların kendisine önyargısız yaklaştığını ve çok sevdiğini dile getiriyor. Gurur Aydoğan, hayatıyla ilgili merak edilenleri Günaydın'a anlattı.
Pandemiyi saymazsak hayat nasıl gidiyor?
-Hayat hepimiz için şu anda ne yazık ki aynı, bildiğimiz gibi dünya olarak sıkıntılı bir evreden geçiyoruz. Fakat her kötü durumun içinden iyi şeyler çıkartmak gerek, bu yüzden de hayata olabildiğince normal şekilde özen göstererek devam ettirmeye çalışıyorum. Düzenli olarak spor yapıyorum. Onun dışında tabii iş yoğunluğum var o devam ediyor. Eski rutinimize tam anlamıyla dönebilmek için bu sürecin en kısa zamanda bitmesini umuyorum.
Sizi herkes Oya Aydoğan'ın oğlu olarak tanıdı. Siz kendinizi nasıl tanımlarsınız? Nasıl bir çocukluk geçirdiniz?
-Her zaman iyi niyetli ve iyi bir insan olmayı hedefleyen, insanlara zarar vermeden elimden geldiğince etrafımdaki kişilere faydalı olmaya özen gösteren biri olarak yetiştirmeye çalıştım kendimi. Annesi ile mükemmel bir ilişkisi olan, sevgi dolu ve eğlenceli bir çocukluk geçirdim diyebilirim.
Anneniz Oya Aydoğan sizinle gurur duyduğu için mi isminiz Gurur?
-İsmimi, annemin çok yakın arkadaşlarından, Orhan Gencebay ve Nur Yerlitaş koydu. Çok bilindik bir kelime ama özel isim olarak çok az kişi kullanıyor. İsmimim en çok bu özelliğini seviyorum Benim adımı duyup daha sora kullanan çok insan duydum ve bu duruma çok mutlu oluyorum.
Neden soyadınız Aydoğan? Babanızın soyadını taşımamanızın nedeni ne?
-Aslında bunun önemli bir sebebi yok. Annem zamanında bu seçimi bana bırakmıştı, benimde tercihim annemin soyadını kullanmaktan yana oldu.
Oya Aydoğan'ın oğlu olmanın ağır bir sorumluluğu var mı? Oya Aydoğan'ın oğlu olmanın avantaj ve dezavantajları neler?
-Tabii ki de çok büyük bir sorumluluğu var. Bunu aslında ilk zamanlar çok fark edemiyordum. Fakat olgunlaştıkça özellikle annemden sonraki bu dönemde bunun sorumluluğunun benim için çok daha büyük olduğunu öğrendim.
Şu anda yaptığım her şey benim kadar annemi de ilgilendiriyor. Bunun çok bilincindeyim, yaptığım ve yapacağım her şeyi buna dikkat ederek yapmaya çalışıyorum.
ANNEMDEN DOLAYI İNSANLAR BENİ ÖNYARGISIZ SEVİYORLAR
-Oya Aydoğan'ın oğlu olmanın çok büyük avantajları var. Annemin çok sevilen ve çok iyi bir insan olmasından dolayı insanlar beni birebir tanımasa bile genelde önyargısız yaklaşıp, beni çok seviyorlar. Dezavantaj kısmına gelirsek böyle bir şey olduğunu düşünmüyorum. Sadece çok büyük bir sorumluluğu var.
Oyunculuk dışında nasıl bir dünyanız var? Neler yapıyorsunuz, nelerle ilgileniyorsunuz?
-İş hayatımın yanı sıra, arkadaşlarımla güzel zaman geçirmeyi çok seviyorum. Kendime ve zevklerime bol bol zaman ayırdığım bir yaşantım var.
Geçtiğimiz aylarda ticarete atıldığınızla ilgili haberler çıktı. Nasıl gidiyor ticaret hayatınız?
-Aslında yeni kurmayı planladığım bir tekstil projesiydi. Ancak pandemi sebebiyle bu projeyi ileri bir tarihe erteledim. Bunun yanı sıra aslında yıllardır ilgilendiğim ve aktif olduğum diğer alan ise inşaat sektörü. Yeni bitirdiğim ve devamlılığı olan projelerim var. Şimdi ise bir yenisi için yoğunlaşarak çalışmaya başladım bile.
Oyunculuk iddia gerektiren bir iş. Kendinizi iddialı buluyor musunuz?
-Her şeyden önce ben kendimi çok iyi tanıyan ve öz eleştiri yapabilen bir insanım. Evet çok iddialıyım. Fakat bunu insanların gözüne sokmayı tercih eden biri değilim. Tercihim olan, oynadığım karakterde ya da bunu gerektiğinde göstermek.
Oynamayı hayal ettiğiniz bir rol var mı? Karakteristik bir yüzünüz var. Hem jön hem karakter oyuncusu olmaya müsait gibi. Sizin için nasıl karakterlere hayat vermek daha keyifli?
-Açıkçası dönem projeleri ilgimi daha çok çekiyor. Bu sebeple bir dönem projesinde oynamayı isteyebilirim. Ben oyunculukta kendimi dram türüne çok daha yakın buluyorum ve oynarken daha keyif alıyorum. İçsel sorunları olan belki de normal hayatta çok zor empati yapabileceğimiz birine hayat vermek ve bunu insanlara gösterip bir mesaj vermek benim için çok daha önemli.
Sanat yönetmenliği mezunusunuz. Kendi projenize imza atmayı düşünüyor musunuz?
-Sanat yönetmenliği her şeyden önce zevk alarak ve isteyerek okuduğum bir bölümdü. Bu bölümü okumamdaki en büyük sebep sanatla ilgili olmasından. Sanat yönetmenliğine gelince şuan bununla ilgili bir planım yok ama ilerleyen zamanlarda nenden olmasın, olabilir.
Zaman ilerlerken ileride nasıl ve nerede bir Gurur görmek istersiniz?
-Hayatında koyduğu hedefleri gerçekleştirmiş ve ilerisi için planladığı hayatı yaşayan bir Gurur görmek isterim.
Bir oyuncunun olmazsa olmazı ne?
-Hiç durmadan, bıkmadan çalışmak ve cesaretli olmak.
Hayatınızdaki rol modelleriniz kimler?
-Karakteriyle, oyunculuğuyla ve duruşuyla örnek alıp, beğendiğim insanlar var ama net bir isim veremem.
Karakterinizi en iyi anlatan üç özellik nedir?
-Merhametli, dürüst ve iyi niyetli biri olmam diye düşünüyorum.
Aşk hayatınız nasıl?
-Bir ilişkim varsa, buna gerekli önemi ve özeni gösteren biriyim diye özet geçebilirim.
Şehirden kaçmak istediğinizde genellikle aklınıza düşen ilk yer?
-Çeşme… Kız kardeşim ve aile dostlarım orada yaşıyor. Bu yüzden çok sık gittiğim bir yer.
Fit görünüyorsunuz spor yapıyor musunuz? Sadece spor amaçlı mı yoksa görünümünüzle ilgili bir çaba da taşıyor musunuz?
-Sağlıklı yaşama özen gösteren biriyim. İyi görünmek ise herkes için en iyi motivasyondur. Bende bunu önemseyenlerdenim. Ama tabii ki de görsel bir iş yaptığım için buna ayrı dikkat ediyorum.