İşadamı Hüseyin Başaran'ın 14 Nisan'da evlenecek olan kızı Mina Başaran, bekarlığa veda partisi için yedi kız arkadaşıyla birlikte özel jetiyle Dubai'ye gitmişti.
İstanbul'a dönüşte jetin düşmesi sonucu üçü mürettebat 11 kadının ölmesi sosyal medyada da gündem oldu.
Taziye mesajlarının arasında 'Zengin diye üzülecek miyim?', 'Açlıktan insanlar ölüyor, jeti düşene mi üzüleceğim?', 'Dün özel jete biniyordu zengindi, bugün öldü. Ben metrobüse biniyorum ama yaşıyorum' diye yazanlar oldu.
Sosyal medya bu, her türlü insan var.
Bu trajik kazadan mutluluk duyduğunu belirtenler bile oldu! Ne yazık ki, Mina Başaran hayatını kaybettikten sonra sosyal medyada lince uğradı, ailesi onun sosyal medya hesaplarını kapatmak zorunda kaldı.
Oysa o uçakta normal hayat standartlarına sahip üç mürettebat vardı! Uçağın pilotu Melike Kuvvet, FETÖ kumpasıyla ordudan atılmış ancak Mayıs ayında binbaşı rütbesiyle yeniden üniformasını giyecekti. Ölen kadınların ikisi hamileydi, biri dört ay önce doğum yapmıştı.
Bir gün o metrobüs de kaza yapabilir.
Kimin ne zaman öleceği belli değil! Zengin, fakir, ünlü, ünsüz, iyi, kötü hiç fark etmez; ölüm herkesi eşitler!
Elbette her gün binlerce insan ölüyor, herkes tanımadığı insanlara üzülmek ya da sevinmek zorunda değil ama en azıdan ölüye saygılı olmalıyız.