656'ncı Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri son yılların seyir zevki en yüksek, en heyecanlı güreşlerine sahne oldu. Orhan Okulu'yu yenerek Başpehlivan olan İsmail Balaban, müthiş performansıyla güreşe fazla ilgi duymayanları bile kendine hayran bıraktı. Daha önce 2013 yılında başpehlivan olan Balaban, müthiş bir yetenek; hem bitmek tükenmek bilmeyen bir enerjisi var, hem de çok kurnaz, çok atik. Balaban'ın rakiplerinin eksik yönlerini önceden çalıştığı belliydi; sanki çayırda Barcelona vardı, Balaban bütün maçlarında atak oynadı.
OYUN ZEKASI YÜKSEK
İsmail Balaban'ın yarı finalde Erzurumlu Hamza Köseoğlu'nu, sıçradığı sırada havada çift paçasından çekerek düşürmesi, NTVSPOR'da karşılaşmayı sunan spikerin dediği gibi çayırda uzun yıllardır görülmeyen ters şark kündesiydi.
Bu hareketi yapması için bir güreşçinin zamanlama ve oyun zekasının çok üst seviyelerde olması gerekiyor.
O nasıl bir hamleydi öyle! Ters şark kündesini bizlere canlı canlı izlettirdiğini için sana sonsuz teşekkürler İsmail Balaban.
Bir teşekkür de son yıllarda tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri'ni ekrana getiren NTVSPOR'a. Kırkpınar'ın canlı yayınlanması, gündemde kalması çok önemli. NTVSPOR, yaptığı özel yayınlar ve programlarla güreş sporuna büyük bir hizmet sundu. Edirne Belediyesi ve Gençlik ve Spor Bakanlığı'na da katkılardan dolayı teşekkür etmeliyiz ama daha fazlası yapılmalı. 'Güreş ata sporumuz' diyoruz ama bu lafta kalıyor. Ne yazık ki, spor gündeminin sadece futbol olduğu bir ülkeyiz. Bu noktada medyadaki spor müdürlerine de çok düşüyor, güreş sporuna sayfalarında daha fazla yer vermeliler. İsmail Balaban'ın yaptığı ters şark kündesini ballandıra ballandıra anlatacak yazarlar olmalı!
Kırkpınar Yağlı Güreşleri, olimpiyatlardan sonra dünyanın en eski spor organizasyonu. Bu organizasyona sahip çıkmak onu daha popüler yapmak bir Türklük görevi olmalı.
Güreşi sporunu sadece Kırkpınar'da ve olimpiyatlarda hatırlamak;
Koca Yusuf'ların Yaşar Doğu'ların torunlarına yakışmıyor!