PİRİ Reis son yıllarda anlı şanlı bir Osmanlı denizcisinden ziyade; Yunanistan ile Ege'de inatlaşmanın adı olarak beynimize kazındı. Komşu ile ne zaman kıta sahanlığı yüzünden bir anlaşmazlık çıksa; 9 Eylül Üniversitesi'nin emektar Koca Piri Reis araştırma gemisi, muhripler eşliğinde Ege'ye açılırdı. Ama bizim 'Koca' Piri Reis gemisi, kocamıştı. 1978 yapımı gemi, son dönemde Ege'ye açılıyor ama römorkör yedeğinde geri dönebiliyordu.
Neyse ki, bu yıl Türkiye; Ege ve Akdeniz'de yeni bir araştırma gemisi ile bayrak gösterir oldu da, ele güne rezil olmaktan ve Piri Reis'in şanına gölge düşürmekten kurtulduk.
İki gün önce ise Piri Reis'in Akdeniz'de battığı haberi geldi.
Batan; araştırma gemimiz Koca Piri Reis değil, yük gemisi Piri Reis'ti. Bir başka gemi ile çarpışıp batmıştı. İki gemici ölmüş, sekizi kaybolmuştu. Koca denizde iki modern geminin çarpışması için onlarca nedenin arka arkaya dizilmesi gerekir. Zira rotalar bellidir. Teknoloji harikası seyrüsefer cihazları, radar, GPS donanımı da cabası...
SEBEBİ KİBİR OLMASIN?
Yunan makamları, kaza sırasında Türk gemisinin kaptanının görev yerinde bulunmadığını açıkladı.
Peki, diğer geminin kaptanı neredeydi?
Her neyse, ortada ciddi bir insan hatası olduğu muhakkak... Kazada yaşamını yitirenlere Allah'tan rahmet, kayıpların ailelerine müjdeli haber diliyorum.
Düşündüm de; acaba iki geminin denizin ortasında çarpışmasına 'kibir' mi sebep oldu. Denizciler iyi bilir, suda küçük gemi, büyüğüne yol vermek zorundadır ama tonajı birbirine yakın gemilerin kaptanları bazen bu geçiş üstünlüğünü inada bindirirler. Son ana kadar kimse diğerinin yolundan çekilmez.
İSMİNİ YANLIŞ YAZDIK
Bu kaza, bana fıkralara konu olan bir olayı anımsattı. Zamanın en büyük tankerlerinden birinin kaptanı; gece uzakta yanıp sönen ışığı görünce telsizden anons geçer, "Okyanusun en büyüğü geliyor, yolumuzdan çekil..."
Diğer taraftan yanıt gelir, "Çekilemeyiz..."
Kaptan ısrarlıdır: "Hemen rotanı değiştir."
Karşıdaki de ısrar eder: "Hayır, değiştiremem, sen değiştir rotanı..."
Ertesi gün insanlar gazetede şu manşeti okur: "Dünyanın en büyük tankeri, Long Island Kıyı Feneri'ne çarptı..."
Dönelim tekrar Piri Reis meselesine...
Batan yük gemisinin daha önce çekilmiş fotoğraflarına baktım. Üzerinde 'PİRİREİS' yazıyordu. Yani 'Piri' ile 'Reis' kelimeleri bitişik yazılmıştı.
Son günlerde birtakım tarihçiler, Piri Reis'in ünlü dünya haritasını tartışmaya açtılar. Biz en döküntü araştırma gemimizi Piri Reis adıyla denizlere sürdük. Koca Kaptan-ı Derya'nın ismini, geminin üzerine yanlış yazdık. Adını verdiğimiz o gemiyi de zaten batırdık...
Vasfiye Teyze'nin sesini duyar gibiyim:
"Ne çektin be Piri Reis!"