Cemiyet hayatının tanınmış isimlerinden Kamil-Meral Yazıcı çiftinin kızı, Kaan Sert'in eşi Nazlı Sert,
GÜNAYDIN'a özel açıklamalarda bulundu. Radisson Blu Bosphorus Hotel'de bir araya geldiğimiz Sert ile anneliğini, evliliğini ve özel hayatına dair bilinmeyenleri konuştuk...
Kızınız Peri'yi kucağınıza aldınız. Yeniden anne olmak nasıl bir duygu?
İlk çocuğum Ünsal 7 yaşında ve yıllar sonra bu duyguyu yeniden yaşadığım için çok mutluyum. Bir kızımın olmasını çok istiyordum. İlk doğumumda yaşadıklarımdan sonra bebekli hayata korkarak başladım.
İlk doğumunuzda neler yaşadınız?
İkiz bekliyordum ve 20 haftalık iken kızım karnımda öldü. Oğlum 24 haftalıkken doğdu; Ünsal'ı yaşatabilmenin stresi ve paniği içindeydik. 4 ay yoğun bakımda kaldı, 4 ay da hemşirelerle evimizde baktık. Çok üzüldüm ama üzüntümü yaşayamadım.
Oğlunuz ne gibi sorunlar yaşadı?
Kalp ameliyatı oldu, gözünde sorunlar yaşadı. Evde hep tetikteydik. Süt içerken tıkanıp, kalbi zorlanıyordu ve morarıyordu. Morarınca hiçbir şekilde müdahale edemiyordum, elim ayağım boşalıyordu ve hemen yanından kaçıyordum. Şu an hiçbir sıkıntısı yok ama henüz kendime gelmiş değilim.
Zor dönemleri nasıl atlattınız?
O dönemi Ünsal ile beraber mücadele ederek atlattım. Psikolojik destek almadım. 'Ünsal iyi olursa ben de iyi olacağım' dedim ve oğlum iyileştikçe ben de iyileştim. Prematüre anneleri bana ulaştılar, bilgilerini paylaştılar. Aile büyüklerimiz hep yanımızdaydı, üzerimden çok büyük yük aldılar.
İkinci kez anne olma kararını almakta zorlandınız mı?
Hayır, çok istiyorduk. Eşim de, ben de oğlumuzun yalnız kalmasını istemiyorduk. Bizden sonra Ünsal'ın yanında candan birisi olsun istedik. Şu an hayatımın en mutlu dönemindeyim.
Kızınız dünyaya gelince ne hissettiniz?
Evimize çok renk kattı. Kızım tam bir prenses, çok narin, yumuşacık, pespembe bir kız. Onu giydirip, süsleyip eğleniyoruz. Kızım geldiğinden beri alışverişten daha çok zevk alır oldum.
Annelik nasıl bir duygu?
Acayip bir duygu... İnsanın canı pahasına her şeyi feda ettiği bir şey. Biz iyi olursak çocuklarımız da iyi olur. Ünsal'la yaşadıklarımızdan sonra şükretmeyi öğrendim. Her zaman çok şükür derim.
KIZIMI ANNEME GÜVENEREK YAPTIM
Annenizle ilişkiniz nasıl peki?
Annem en büyük destekçimdir. İkinci çocuğu anneme güvenerek yaptım.
Babanızın rahatsızlığıyla geçen çocukluk ve gençlik dönemi yaşadınız...
Babamda önce demans başladı, çocuktum ve davranışlarına anlam veremiyordum. Üzülünce annem beni telkin ediyordu, 'Düzelecek' diyordu. Ben 17 yaşında iken beyin kanaması geçirip kısmi felç oldu. Çok zordu. Düğünümden 10 gün önce tamamen felç geçirdi, babamla düğün yürüyüşümüzü yapamadık. Var ama yok gibiydi. Tabii ki nefesi, varlığı da yeter ama çok acı bir şey...
Babanızın sağlık durumu şu an nasıl?
Evde yoğun bakım ünitesi kuruldu, 15 yıldır bu şekilde yaşıyor. Bizi görüyor ama konuşamıyor, midesinden besleniyor.
Bunlar sizde nasıl izler bıraktı?
Babasına aşık bir kızdım ve böyle bir şey olunca çok sarsıldım. Çok donuklaştım. Bu olayla birlikte sanki duygularım öldü ama beni hayata karşı da güçlendirdi. Annemin zorlamasıyla psikolojik destek aldım. Babama her gün başka bir şey oluyordu ve en sonunda Fransa'ya kaçtım.
HAYAT KOLAY DEĞİL
Babanız Osman Yazıcı, Anadolu Grubu'nun ortaklarından. Babanızın şirketinde çalışmayı hiç düşünmediniz mi?
Babamın işine karşı hiç hevesim
olmadı. Babamın işlerini
annem yönetiyor. Yürütebildiği
kadar yapacak sonra benden
yardım isterse o işe de girerim.
Ben ya mimar ya da pastacı olmak
istedim, kendi yarattığım bir işim
olsun isterim. Kızım 1 yaşına geldikten
sonra mimarlık üzerine bir
şeyler yapacağım.
Yazıcı ve Sert soyadlarının hayatınıza etkisi nasıl oldu?
Ben çok şahsına münhasır
bir insanım. Bir şey yapacaksam
Nazlı olarak yapmak isterim. Tabii
ki, iyi ki varlar, güzel bir prestij.
Dezavantajını görmedim. Benim
güzel yanları kadar, zorluklarla
da geçen bir hayatım oldu ki bunlar
dile getirebildiklerim... Herkes
için hayat çok kolay değil. Ben
sorunların üzerine gitmeyi değil,
sessiz kalmayı, uzaklaşmayı, dışarıdan
bakmayı seven biriyim.
KOCAMA İLK GÜNDEN BERİ AŞIĞIM
Evliliğiniz nasıl gidiyor?
Evliliğimiz ilk günkü gibi... Ben
zaten ona çok aşık olarak evlendim.
Eşime ilk günden beri çok bağlıyım,
onsuz bir hayat düşünemiyorum.
Her yere çocuklarla gidiyoruz. Ailece
seyahat etmeyi, misafir ağırlamayı
çok seviyoruz. Çocuklar sosyal
hayatımızı hiç etkilemedi.
Aşk hayatınızı etkiledi mi? Aşkımız da ilk günkü gibi devam
ediyor. Liseli aşıklar gibiyiz. Kimse
iki çocuklu olduğumuza inanmıyor.
Kocanız gözlerinizi koluna dövme yaptırmıştı...
Evet, bence o da bana aşık. Çok
fazla dillendirmiyor, şımarmayayım
diye herhalde. Kaan ile
birlikte her şeyi yapmayı
seviyorum.
Eşinizi kıskanıyor musunuz?
Hiç kıskanç değilim.
Eşim de bu
yönümü seviyor.
Eşime güveniyorum,
hislerime de
güvenirim. Allah
korusun, bir şey
olsa hissederim.
Kocam çok yakışıklı
o yüzden
üzerine düşüp, onu
sıkmıyorum.
Evliliğinizde zorluklar yaşadınız mı?
Evliliğimizde Allah'a
bin şükür hiç zorluk yaşamadık.
KİLO TAKINTIM VAR
İkinci çocuktan hemen sonra fit görünümünüze geri döndünüz. Sırrınız nedir?
Dengeli besleniyorum, bir öğün fazla yediysem
diğer öğün dikkat ediyorum. Aç uyumaya özen
gösteriyorum. Yediğim her şeyin listesi kafamdadır.
Kilo takıntım var. Tartısız hiçbir yere gitmem, küçük
bir tartım var, seyahate filan onunla giderim. Her
sabah tartılırım yoksa günüm çok kötü geçiyor. Gram
bile artsam sinirim bozuluyor.
Bu psikolojinizi nasıl etkiliyor?
Anoreksiya nervoza yaşadım. Babam hastalanınca
başladı, hiçbir şey yemiyordum, 39 kiloya
düşmüştüm. Hem psikolojik hem de
beslenme üzerine tedaviye başladık.
İlaç tedavisiyle düzeldim. Artık
çocuklarım var ve kendime iyi
bakıyorum.