Böyle diyor izleyici. İki gündür köşemize mesaj yağıyor, Müge Anlı'nın uğradığı haksız ithama tepki olarak... Bu kez ne mi geldi Müge Anlı'nın başına?
Arkadaşının kiraladığı evin banyosunda bornoz kuşağıyla asılı olarak bulunan 19 yaşındaki Aleyna Çakır'ın intihar mı ettiğini yoksa bir cinayete mi kurban gittiğini araştırıyordu. Olağan şüphelilerden biri, Aleyna'nın erkek arkadaşı Ümit Can Uygun'du. Çünkü daha önce kızı döverek bayılttığı iddia edilen bir videoyu sosyal medya hesabında paylaşmıştı. Bu arada komşusu, Aleyna'nın sürekli Ümit Can'dan şiddet gördüğünü, yardım istediğini söyledi. Hatta bir gece kızın yardım çığlıklarını cep telefonuna kaydetmişti. O kayıt, stüdyoda bulunan anne ve babasını perişan etti. Bu arada Müge Anlı, Ümit Can ve ailesi tarafından ölümle tehdit edildiğini açıkladı. "Önemli değil, ben gazetecilik yapıyorum. Demirden korksaydık, trene binmezdik" diyerek dik durdu. Ardından olayın arkasındaki gizem büyüdü. Ümit Can'ın bir devlet kurulunda kız yurdu görevlisi olarak çalışan annesiyle ilgili programa genç kızlar tarafından ihbarlar gelmeye başladı. Müge bunları programında seslendirmedi, o kızlarla yapılan röportajları yayınlamadı. "Bu işi devletin müfettişleri yapacakları soruşturmalarla çözmeli" dedi. Ertesi akşam Ümit Can'ın annesinin Ankara'da bir ormanlık bölgede cesedi bulundu. İlk izlenim intihar ettiği yönündeydi. Ama asıl sonuç, Adil Tıp tarafından yapılacak otopsiden sonra belli olacaktı.
Bu gelişme üzerine aile "Bu ölümün sorumlusu Müge Anlı'dır" diyerek, tecrübeli programcıyı açıkça hedef gösterdi. Bununla da yetinmeyerek aleni tehdide başvurdu.
Acılı ailenin ilk tepkisi bir yere kadar anlayışla karşılanabilir. Ama ortada soruşturulmaya muhtaç bir mevzu varsa ve devletin ilgili organları soruşturma başlatmışsa bunda gazetecinin suçu ne? Nitekim Müge Anlı'nın sevenleri, bu duruma şiddetle tepki gösterdi. Sosyal medya hesaplarında "Müge Anlı'yı Yedirmeyiz" başlığıyla kampanyalar başlatıldı. Köşemize Müge Anlı'ya destek mesajları yağdı. İşte onlardan bazıları: "Müge bizim her şeyimiz. Memleket kabadayılara mı kaldı?.." (Nazmiye Saydamaraz)
"Şüpheli şahıs hâlâ sayfasında Müge abla ile ilgili tehdit mesajları yayınlıyor ve kimse müdahale etmiyor. Müge ablaya zarar verirse bunun hesabını nasıl verecekler? Ve bunlar hâlâ dışarıda. ne diyeceğimi bilemiyorum. Müge Anlı'nın can güvenliğini sağlamak zorundayız. Müge hanıma gelecek en küçük bir zararı göze almamalıdır bu ülke..." (Ayşegül Mamur)
"Nasıl, ne hakla kim böyle bir şeye teşebbüs edebiliyor? Müge Anlı canım kardeşimiz. Ona yapılan bize yapılmıştır." (Sema Öz)
"İyi ki varsın Müge'm. Yürekli kadın. Yanındayız." (dakakmi012)
"İlahi adalet diye bir şey var. Müge'yi yedirtmeyiz..." (Şükriye Zorlu)
İyi ki Müge Anlı'nın arkasında dağ gibi sevenleri var...
Teşekkürler Acun
Bir kez daha teşekkürler. Milletin başı ne zaman derde düşse, ne zaman bir ve beraber görünmeye, imece yapmaya ihtiyacımız olsa, Acun Ilıcalı devreye girip, sahibi olduğu tv8 ekranlarında muhteşem bir kampanya düzenleyerek yaralara merhem olmaya çalışıyor.
Bu akşam da öyle olacak. Diz üstü bilgisayarları olmadığı için uzaktan eğitime katılamayan çocuklar için bu akşam saat 20.00'de tv8 ekranlarındaki canlı yayınla yardım toplanacak. Eminim yine rekorlar kırılacak. Yüreğin dert görmesin Acun kardeşim...
Bir de dip not: Şu televizyon yazarlığı ömrümde neyi görmek istiyorum, biliyor musunuz? Bir kanalda yardım kampanyası yapılırken, diğer kanalların ona destek olmak için o sırada dizilerinin yeni bölümlerini değil de, eskilerini yayınlamalarını. Hani bir açık kanalda maç yayını varsa, dizileri boşa gitmesin diye öyle yapıyorlar ya, hah işte aynısını yapsınlar istiyorum...
Gaf kürsüsü
Galatasaray Üniversitesi Hayvanları Koruma Kulübü, üniversite yönetiminin kararıyla kampüsteki kedileri beslemenin yasaklandığını açıkladı.
Zap'tiye
Mersin'de 3 kızına yıllarca tecavüz eden baba müsveddesi, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. En büyük 'serbest bölge' gümrüklerde değil, adliye saraylarında kurulmuş da haberimiz yok!
Ne demiş?
"Evden çalışan birisi, bilgisayarının başındayken üzerine çay dökerse bu iş kazası sayılır mı?" (Birol Güven'in twitter paylaşımı)