Zeytin Dalı Operasyonu ve Mehmetçiğe en büyük desteği veren işadamlarımızdan, Twigy'nin sahibi Sinan Öncel, 14 Şubat Sevgililer Günü'nde, mağazalarının bütün gelirini Mehmetçik Vakfı ve TSK Dayanışma Vakfı'na bağışladı. Ben de, aynı zamanda Birleşmiş Markalar Derneği Başkanı olan Öncel'i aradım. Sinan Bey'i duyarlılığından dolayı tebrik ettikten sonra; kendisiyle Zeytin Dalı Operasyonu, kahraman askerlerimiz ve Mehmetçiğe moral vermeyi amaçlayan sivil girişimleri konuştum. Çok dolu bir işadamı olan Sinan Öncel'in bu kısacak röportajının bile çok bilgilendirici olduğunu düşünüyorum...
Zeytin Dalı Operasyonu ile ilgili ne düşünüyorsunuz?
Bu harekat, güney sınırımızda oluşturulmak istenen terör koridoruna karşılık, ülkemizin TSK vasıtasıyla uluslararası hukuktan doğan haklarını kullanarak yaptığı bir operasyon. Nitekim son günlerde izlediğimiz görüntüler, bu bölgeye ciddi anlamda yığınak yapıldığını ispatlıyor. Askerimizin, kararlılığı ve kahramanlığı ile başarılı olacağından hiç şüphem yok.
Sevgililer Günü'nde Twigy mağazalarının gelirini Mehmetçik Vakfı'na bağışladınız. Kampanyaya katılmaya nasıl karar verdiniz?
14 Şubat'tan önceki hafta Mehmetçik Vakfı Başkanı Sayın Yaşar Bal'ı ziyaret ettiğimde beni çok etkileyen bir görüntüyle karşılaştım. 25-30 kişilik minibüs esnafından oluşan bir grup, bir günlük hasılatlarını bağışlamaya gelmişti. Ayrıca Başkan Bal'dan; yurdun her tarafından, sokaktaki simitçi Erkan'dan hindilerini satıp parasını bağışlayan Mahmure Teyze'ye kadar dalga dalga bağışların vakfa ulaştığı bilgisini almıştım. 13 Şubat sabahı arkadaşım Mehmet Eren aradı ve 14 Şubat hasılatının bir kısmını Mehmetçik Vakfı'na bağışlayacağını söyleyip bana da katılma teklifinde bulundu. Mehmetçik Vakfı, 1982'de ben Işıklar Askeri Lisesi'nde öğrenciyken kuruldu. Amacı, vatani görevini yaparken şehit veya gazi olan Mehmetçiklerimizin ailelerine yardım etmek. Tüm lise arkadaşlarımızla her zaman sahiplendiğimiz, gönül bağımız olan bu vakıfla irtibatımız hep devam etti. Maalesef sonraki yıllarda bazı lise arkadaşlarımızı şehit verdik. Gazi olan arkadaşlarımız oldu. Ajansımızı aradım ve 14 Şubat'ta tüm mağazalarımızın hasılatını kahraman askerlerimize bağışlayacağımızı anlatan bir görsel hazırlattım. Sonra pek çok arkadaşımızın da benim gibi kampanya duyuruları yaptığını gördüm ve çok mutlu oldum. Ancak önemli bir konuya değinmek istiyorum. Afrin harekatına katılan askerlerimizin hemen hemen tamamı subay, astsubay veya uzman er ve erbaşlardan oluşuyor. Maalesef şu ana kadar şehit olanların tamamı rütbeli asker ve ailelerine yardım eden tek vakıf da TSK Dayanışma Vakfı... Bu vakıf çok tanınmıyor. Biz de bağışımızın bir kısmını TSK Dayanışma Vakfı'na yaptık.
Sevgililer Günü'nde Mehmetçiklerimize sevgimizi gösterdik ama onlar için başka neler yapılabilir?
Askerlerimiz için yaptığımız bağışın, maddi değil manevi anlamının daha önemli olduğunu düşünüyorum. Bu bir görev... Can pahasına yapılan bu görevin zorluklarını anlamak için; sırtında 20-30 kilogram yükle gece soğukta, çamur içinde, yağmur altında yürüyerek, nöbet tutarak, bize huzur ortamı yaratan bu insanlara şükran duymanın ötesinde, onlar için bir şeyler yapmamızın şart olduğunu düşünüyorum. 2007 yılında Dağlıca baskınında kaybettiğimiz askerlerimiz ve toplumda oluşan büyük moral bozukluğu için "Basit hesaplara gelmeyiz" demiştik. Şimdi ise pek çok faydalı uygulama yapılabilir. ABD'de karşılaştığım bir uygulamayı biz neden yurdumuza getirmeyelim. Uçağa yolcu alımında, gazilerimiz business yolculardan önce uçağa davet edilebilir. Sinema, tiyatro ve tüm gösteri merkezlerinde onlara yüksek indirim ve öncelik verilebilir. Sosyal medyada açılacak etiketlerle (#Mehmetcikleomuzomuza) destek mesajlarımızın hızlı bir şekilde onlara ulaşması sağlanabilir. Vakıflar, şehit yakınlarını düzenli olarak ziyaret edebilir ve gazilerimizin sorunlarıyla ilgilenebilir. Havalimanlarında, askerimizin bölge halkına yönelik yaptığı faydalı işler, Zeytin Dalı ve Fırat Kalkanı harekatları fotoğraf sergisiyle anlatılabilir. Yaralı askerlerimizin bulunduğu hastanelere daha çok ünlü ziyareti yapılması sağlanabilir. Gaziliğin sadece belli günlerde hatırlanan bir unvan olmadığı, günlük hayatta gazilik gururunun hissedileceği avantajlar hayata geçirilebilir.
Mehmetçiklerimize bir mesaj göndermek isteseniz ne dersiniz?
Şu an Zeytin Dalı Operasyonu nedeniyle halkımızın kenetlenmesi de, Afrin'de, Güneydoğu Anadolu'da askerimizin gösterdiği ruh hali ve irade de; 1915'te Çanakkale Bombasırtı'nda İngilizlerle 5 metre mesafede siperlerde göğüs göğüse yapılan mücadelenin ruh haliyle aynıdır. Çanakkale kahramanı Mustafa Kemal Paşa, Büyük Taarruz öncesi 'Neferlere...' başlıklı telgrafında şu ifadelere yer vermişti: 'Dünyanın hiçbir ordusunda yüreği seninkinden daha temiz, daha sağlam bir askere rast gelinmemiştir. Her zaferin mayası sendedir.'