Ünlü şovmen Mehmet Ali Erbil, GÜNAYDIN'a çok özel açıklamalarda bulundu...
Pandemi sürecini nasıl geçiriyorsunuz?
Evdeyim, evde kalmak gerekiyor zaten. Allah'a şükür evde benimle ilgilenen insanlar var. Daha ne isteyeyim? Normalde de çok gezmiyordum. Dışarıya sadece hastane için çıkıyordum, şimdi de öyle. Ayda bir damar yolundan ilaç almam gerekiyor. İki aşım da yapıldı. Sağlığım yerinde, sadece hâlâ yürüme zorluğum var.
Hayatınızda en çok neyin eksikliğini hissediyorsunuz?
Yıllarca her gün televizyonda canlı yayın yapıyordum. Şimdi dönüp baktığımda o günleri özlüyorum. Benim gibi hiperaktif biri için kolay değil. Farklı bir formatta yarışma sunuyordum, doğaçlama yapıyordum her şeyi. Türk halkında çok kredim var. O zamanlar yaptığım esprililerimi tolere ediyorlardı. Bu krediyi herkese vermez halkımız.
Yaşadığınız zorlu süreç manevi dünyanızı nasıl etkiledi?
Maneviyatımı derinden etkiledi yaşadıklarım. Yoğun bakımdayken damadım başımda dua ediyordu. Ben de bilmediğim duaları tekrar ediyordum. Yaşadığım bu hastalık süreciyle tekrar Allah'a bağlandım. Hastalık öncesi bağım zayıftı. Şimdi inancım çok kuvvetlendi. Yaşadığım her şey kader. Kimin aklına gelirdi benim gibi hareketli bir adamın bu duruma düşeceği. İnançlı şekilde dik durup bunun da üstesinden geleceğimi düşünüyorum. Sık sık türbeleri ziyarete gidiyorum. Dua ediyorum gittiğim türbelerde. En son Bursa'ya gittim mesela. İnsanlar beni görünce büyük ilgi gösterdi.
İSYAN ETMEDİM
Kutsal topraklara da gitmek istiyor musunuz?
Evet. Hacca gitmek istiyorum. Umarım Allah nasip eder.
"Artık bitti'" dediğiniz bir an oldu mu hiç hastanedeyken?
Ölümden korkmadım. Kendimi ölüme hazırladım. 'Allah'ım ölünce bana başka bir huzur vereceksin. Her şey senden gelecek' dedim. Sebat ettim, isyan etmedim. Eskiden çok hastalanayım, sevenlerim beni kapılarda beklesin diye düşlerdim. Öyle de oldu.
O FOTOĞRAFLAR BÜYÜK HATAYDI
■
Hayatınıza çok kadın girdi ama Nefise Karatay'la ilişkiniz ve çektirdiğiniz fotoğraflarda çok konuşulmuştu...
Çok geride kaldı o ilişki. Şimdi evlendi,
hep mutlu olsun isterim. O fotoğraflardan
dolayı kendimi çok suçlu hissettim. O fotoğrafların
çekilmesinde çok sorumluluğum var.
Yurt dışında çiftler böyle fotoğraflar çektiriyordu
o yıllarda. Biz de Türkiye'de yapalım
demiştik. Ama büyük pişmanlık yaşadım. Ben
o fotoğrafları Nefise ile evleneceğim diye
çektirmiştim. Evlenmeyeceğimizi hiç düşünmemiştim
ki. Zaten evlenmeyi düşünmediğim
bir kadını öyle göstermeyi asla istemem.
Büyük hataydı o fotoğrafları çektirmek.
■
Hastanede olduğunuz dönemde Nefise Karatay sizi aradı mı?
Nefise çok hayırlı bir insandır. Beni değil
de kızım Sezin'i aramış, onunla konuşmuş. O
vefalıdır, Allah onu hep mutlu etsin.
ÇOK DOĞRU KADINLARLA EVLENMİŞİM
■
Yoğun çalışma temponuzun sağlığınızı olumsuz etkilediğini düşünüyor musunuz?
Olabilir. Türkiye'de iki kişi var kaçış sendromu
hastalığı olan. Dünyada da 80 vaka var.
Bir tane ilacı var hastalığın. O da atak geçirmemi
engelliyor. Hastalığımı en çok stres
tetikledi. Dört eş, üç çocuğun sorumluluğunu
taşımak kolay değil. Eşlerimle (Muhsine Şehnaz
Kamiloğlu, Nergis Kumbasar, Sedef Altuntaş,
Tuğba Coşkun) ilişkilerim hep çok iyi
oldu. Çok doğru kadınlarla evlenmişim. Onlara
ne şiddet gösterdim ne kötü davrandım,
hep çok kıymet verdim. Hastalığımda hep yanımdaydılar.
Ölümle burun buruna geldiğimde
ilk eşim (Muhsine Şehnaz Kamiloğlu) bana
"Sen güçlüsün bunu atlatacaksın" diyordu.
Haklı çıktı. Kızlarım da başımdan hiç ayrılmadı.
Çok şanslı bir adamım. Ben de eşlerime
ve çocuklarıma karşı bütün görevlerimi
yerine getirdim. Vicdanım çok rahat.
İBRAHİM TATLISES MADDİ YARDIM TEKLİFİNDE BULUNDU
■
Serdar Ortaç da, İbrahim Tatlıses de sizin gibi önemli sağlık sorunu yaşadılar...
Onlarla kader birliği yaptık.
İbrahim hiç beni yalnız bırakmadı.
En son hastalandığımda
İzmir'den geldi. Vurulduğunda
hastaneye gitmiştim hemen,
basına görünmeden başında durup
eve dönmüştüm. Bu onu çok
etkilemiş. Hastalandığımda "Bir
şeye ihtiyacın var mı?" diye hep
sordu. Maddi yardım teklifinde
bulundu.
YAŞARKEN GAYRIMENKULLERIMİ ÇOCUKLARIMA VERDİM
■
"Vasiyet yazmadım" demiştiniz...
Evet, vasiyet yazmadım. Ben zaten
çocuklarıma kendilerine yetecek kadar
gayrimenkul verdim. Geriye kalan
mülkümü de benden sonra paylaşsınlar.
Yaşarken onlara aralarında yeterli
paylaşımı yaptım zaten.
KUMAR UĞRUNA NE EVİMİSATTIM NE DE ARABAMI
■
Yaptığınız işlerden çok para kazandınız mı?
Çok para kazandım. Kazandıklarımı
mülke yatırdım. Ama şimdi pandemiden
dolayı kiralarım gelmiyor.
■
Serdar Ortaç kumarda çok para kaybettiğini söylemişti. Siz kumarda çok para kaybettiniz mi?
Ben çok akıllı oynardım kumarı.
Zevk için oynuyordum. Kumar uğruna
ne evimi, ne de arabamı sattım.
Serdar çok para kaybetti. Biz onu
Stelyo'yla çok uyardık. Koskoca binası
gitti kumar uğruna.
ALLAH DEVLETIMİZDEN RAZI OLSUN SAĞLIK SİSTEMİMİZ ÇOK İYİ
■
Sağlık sistemimizle ilgili açıklamalarınız da çok konuşuldu...
20 yıldır ayda bir hastaneye yatıp
ilaç alıyorum. SSK'lıyım, devletime
hizmet verdim. Devletim de bana sahip
çıkıyor. İlaçlarımı karşılıyor. Allah
devletimizden razı olsun, sağlık sistemimiz
çok iyi. Los Angeles'ta hastalığım
tetiklenince acile götürdüler beni.
Acilde iki saat beklettiler, o sürede
kendi kendime iyileştim. Yatıp kalkıp
sağlık sistemimize teşekkür etmeliyiz.
Cumhurbaşkanımızdan da, Sağlık
Bakanımızdan da Allah razı olsun.