Bir dönemin ünlü futbolcularından Rüştü Reçber ile eşi Işıl Reçber, hareketli günler geçiriyor. Oğulları Burak'ın Londra'da okul kazanmasının ardından karı-koca yurt dışında bir maceraya atıldı.
Kızları Tuana da Amerika'da öğrenim gören ikili, İstanbul'da çocuklarsız çok bunalınca İngiltere'den ev tutmaya karar verdi. Bir süredir eşi ve kızıyla birlikte ev arayışına giren Işıl Hanım, bu süreçte oldukça ilginç olaylar yaşadı.
Cemiyet hayatının tanınmış isimlerinden Işıl Hanım, "Çocuklar olunca hayat onlara göre şekilleniyor. Onlar yurt dışında olup ben ve eşim Türkiye'de olduğumuzda garip hissediyoruz. Her şey onlarla güzel. Korkunç bir boşluk oluyor. Birbirimize vakit ayırıyoruz ama çocuklarla olan meşguliyet, onların saçtığı neşe hiçbir şeyde yok" diyerek çocuklarından ayrı kaldıkları zamanlarda yaşadıklarını anlattı.
Işıl Hanım, sözlerine şöyle devam etti: "Oğlum Londra'da okuyor. O bölgenin eğitim sistemine alışmasını istedim. Sınavlara girdi ve kabul edildi. Bu nedenle biz de Londra'da bir yaşam kurmaya karar verdik. Amerika'da okuyan kızım da 3 ay Londra'da staj yapacak, hep birlikte kalacağız."
Ev baktıkları süreçte zor zamanlar geçirdiğini de söyleyen Reçber, şöyle konuştu: "Başka bir ülkeye gidip yerleşik olarak yaşamak seyahate gidip gelmekten çok farklı. Londra'da paranla rezil oluyorsun. Bu lafı kullanmayı sevmem ama orada bunu yaşıyorsun. Çocuğumun okulu merkezde. Eğer orada yaşamak istiyorsan korkunç bir durum var; evler karaborsa. Dünyanın her yerinden çok talep var. Merkezi de çok küçük. Evler de bizim evimiz gibi geniş, rahat değil. Türk insanı için ev bir kültür, bir yaşam. Ufacık bir yerinde bir şey olsa biz hemen tadilat yaptırırız. Yurt dışında böyle bir şey yok. Hele İngiltere'de hiç yok. Ev bakarken çok komik anılarımız oldu. Bir sürü ev gezdik. Ev sahibi İngiliz ise 30 sene çivi çakılmamış oluyor. Onlar 'Ne var ki evim şahane' diyor."
Ünlü güzel, bir gün ev gezmesinde yaşadıkları ilginç anları da şöyle anlattı:
"Evler korku tüneli gibi. Tuana, Rüştü ve ben içeri giriyoruz. Ama eşim ve kızım karşılaştıkları manzara karşısında anında dışarı çıkıyor. Ben emlakçıyla kalıyorum. Ayıp olmasın diye evi geziyorum. Bu evler saman alevi gibi gidiyor. Eğer lokasyonu güzelse biraz da tadilat görmüşse yarım saatte tutuluyor. Öyle bir tane evi kaçırdım. Chelsea'de bir evi gezmiştim, 3 katlı. Tadilata girmiş olduğunu gördüm, yarım saat bir eşimle konuşup düşünelim dedik, bir baktık ki ev gitmiş."
BİZDEKİ PRATİK ZEKA DÜNYANIN HİÇBİR YERİNDE YOK
Yaşadıkları bir sürü maceranın ardından aradıkları evi bulduklarını belirten Reçber, sözlerine şöyle devam etti: "En sonunda bir ev bulup yerleştik. Sadece bu konuda değil birçok konuda
yurt dışında her şey çok zor. İnanılmaz yavaş hareket ediyorlar.
Bizdeki pratik zeka, tez canlılık, çalışkanlık dünyanın hiçbir yerinde yok. Kuaföre gideceksiniz mesela, randevu almak için 5 kez arıyorsunuz.
'Bugün çok yoruldum, 4 fön çektim' diyorlar. İnanılır gibi değil."
İstanbul'daki yaşantılarına da devam edeceklerini belirten Işıl Hanım, "Eşim de, ben de İstanbul aşığıyız.
Vatanımızdan asla ayrı kalamayız. Ama çocuklarımızın eğitimi ve işlerimizi biraz daha global noktaya taşımak istediğimiz için böyle bir oluşumun içine girdik" diye konuştu.