Evet, bu bir çiftin barışma durumu. İlişkilerinde sıkıntı yaşayan, ikisi de arkadaşım olan bir çift, bir süredir konuşmayı kesmişlerdi. Ancak erkek tarafının koronaya yakalanması ile işler tersine döndü ve kız arkadaşı vicdan yapıp U dönüşü yaptı. Erkek, "İlgi ve şefkat eksikliğim var, beni bırakamazsın" deyince buzları bu sayede erittiler. Ah korona, sen nelere kadirsin. Boşanmalara sebep olduğun kadar barışmalara da sebep oluyorsun. Bakalım bu sürecin sonuna ulaşana dek daha ne hikayeler duyacağız.
Arnavutköy'ün yeni adresi
Yaşadığım semte açılan Rustique Mutfak, kahvaltıları ve artisan bakery ürünleriyle oldukça iddialı ve lezzetli. Özellikle ekmeklerini şu sıralar sipariş eden bir müdavim kitlesi var. Bense uzun kahvaltı seanslarım için buraya gidiyorum. Ekşi maya ekmekleri, tatlıları ile başta yoldan çıkacağınızı düşünseniz de tercih size kalmış. Ya çok sağlıklı takılıp hafif beslenebiliyorsunuz ya da yoldan çıkıp kalori bombardımanına dönüştürebiliyorsunuz.
Futbol takımlarının yeni projesi aklıma çok yattı!
Üç büyük takımın yeni projesi de bu: Maç kafe açmak. Tuttuğunuz takımın mağazasına gidip ürünler alırdınız, fanatiği olduğunuz tüm giyim kuşam ve aksesuvarlara para dökerdiniz. Şimdi de kulüpler fanatizmi bir adım öteye taşıyorlar ve stadyuma gidemeyenlerin maç izleyebilecekleri kafe ve restoranlar projelendiriyorlar. Fikri çok sevdim. Maçsız günlerde de gidip tüm gün futbol muhabbeti yapabileceğiniz yerler olacak bu adresler.
Az kaldı, biraz daha sabır
Mekan sahibi arkadaşlarımdan ve de işletmecilerden art arda kapanma mesajları geliyor. Birçoğu akşam 22.00'de kapanma kuralından ötürü ayakta duramayıp 'Sağlıklı günlerde görüşürüz' deyip veda ederken, benzer durum spor salonlarında da yaşanmaya başladı. Özellikle butik spor stüdyoları bu kararı aldı. Üzücü olduğu kadar da düşündürücü de. Şimdi merak ettiğim şu: Bu sektörlerden ekmek yiyenlerin alternatif planı ne olacak? Umarım Sayın Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca'nın da dediği gibi normalleşme sürecine yaklaşmamıza az kaldı, biraz daha sabır.
Mekanlarda fotoğraf çekmenin de bir adabı var
Yediğiniz yemeği, mekanın dekorunu fotoğraflayabilir, Instagram için videolar çekebiliriz ancak dans eden, giyimini, hal ve tavrını beğendiğiniz birini çekmek için önce izin istemeliyiz. Hele ki o insanı tanımıyorsak ne haddimize... Bir de dışarıda gördükleri ünlüleri zoom'layıp ajanlık yapanlar var. Pardon canım, bu neyin kafası?
Bu bizzat bizim başımıza geldi. Hiçbir izin almadan videomuzu çektiler. Peki yazarınız Mert ne yaptı? "Siler misiniz lütfen, bizden izin aldınız mı?" deyip videoyu sildirdik. Sanırım insta tutuculuk geldi bana bu pandemi sürecinde, birilerinin sosyal medyasına neden malzeme olalım ki!
