Skeç ile şovu birleştiren programların ivme kazanmasına Arkadaşım Hoşgeldin önayak olmuştu. Ardından benzerleri yapıldı ama tutmadı. Daha sonra Güldür Güldür'ün mayasının tutmasıyla TRT 1 de cesaret bulup Bak Hele Bak'ı ekrana sürdü. Bu kulvarda yarışa katılan son program ise TV 8'in iddialı yapımı Komedi Türkiye oldu.
Programın merakla beklenmesinin en büyük nedeni, jüri masasındaki isimlerin 'ağırlığı' idi.
Haluk Bilginer, Gülse Birsel ve Gani Müjde programa müthiş bir prestij kattılar. Ancak ekrandaki ilk gecenin en büyük 'eksisi' yine jüriydi. Çünkü kendi aralarında mizahi bir sinerji yaratamadılar. Kendilerinin de eğlendiğine bizi bir türlü inandıramadılar. Böylece bütün yük, yazılan metinlere ve genç oyuncuların performanslarına kaldı. Oysa bizim izleyici, programın konusu ne olursa olsun, öncelikle 'jüri tarafından eğlendirilmeyi' bekler.
Gülse Birsel'in kaleminden çıkma skeçler ise hemen farkını belli etti. Sıkı yazılmış metinlere özellikle Murat Akkoyunlu'nun başarılı oyunculuğu da eklenince, ortaya diziler hegemonyasına kafa tutacak bir güldürü çıktı. Derya Karadaş da formdaydı ama neredeyse her skeçte Avrupa Yakası'ndan aşina olduğumuz o Orta Anadolu şivesini yapıştırmasa, sanki daha iyi olacak. İlk bölümün yarışmacıları arasında ise sadece Lalizer Kemaloğlu biraz parladı. Sanki yarışmacı seçimi biraz aceleye getirilmiş gibi.
Gecenin sürprizi ise yine Gülse Birsel'in kaleminden çıkma 'Bu Şarz Benim' skeci oldu.
TV 8'deki İşte Benim Stilim'in Show TV'de tutunamayan türevine son derece keskin ve aşağılayıcı göndermeler barındıran skecin gerçekten de Gülse Birsel'in tarzı mı, yoksa TV 8'e 'ilk bölüm hediyesi' mi olduğu konusunda tereddüde kapıldım.
Son söz: Programın AB grubunda elde ettiği başarılı reyting sonucunun Total'e de yayılabilmesi için yeni bölümlerde jürinin ekstra mesai yapmasına ihtiyaç var.