'Hoş geldin' albümünü Ekim ayında piyasaya süren şarkıcı ve besteci Ceyhun Çelikten, GÜNAYDIN'a konuştu...
'Hoş Geldin'in hazırlık aşaması nasıl oldu?
Albüm hazırlıklarımızın sonuna geliyorduk, bir gece sabaha karşı saat 4'te piyanomun başına oturduğum anlardan birisiydi ve önüme gelen yeni bir sözdü 'Hoş Geldin.' Gözlerimi kapatıp besteledim.
ŞARKILARIM ÖMÜRLÜK
Peki tepkiler ne yönde? Beklediğiniz ilgiyi görebiliyor musunuz?
Çok olumlu tepkilerle karşılaşıyorum. Ben anlık değil, ömürlük şarkılar yapıyorum.
Bu bir yol ve sahip olduğunuz yedi nota, iki tane ses teli ve bir de yüreğiniz var. Samimi olan ve gönülden çıkan her şeyin yerine ulaşacağını biliyorum.
Bestelerinizde ilham kaynağınız ne oluyor?
Hayallerim ve çocukluğum en büyük ilham kaynağım.
Her zaman bir hedefim vardı; o da gönüllere dokunabilmek.
Benim en iyi arkadaşım müziğimdi. Onunla büyüdüm, öğrendim.
Yorumlayacak kişiye göre mi şarkıyı yazarsınız?
Genelde yorumlayacak kişiye göre şarkının son şeklini veririm. Çünkü herkesin kendini ifade ediş şekli farklıdır. Birisine utangaçlık yakışırken, diğerine muziplik yakışır. Bazen de öylesine yaptığınız bir şarkı birisiyle öyle güzel denk gelir ki, işte biz buna şarkıların kaderi diyoruz.
Verdiğiniz hangi şarkıyla yükselişe geçtiniz?
Demet Akalın'ın seslendirdiği 'Evli Mutlu Çocuklu' şarkısı ile bir farkındalık oldu. Aslında bir şarkı insanların dikkatini çektiğinde artık sizin duygunuza güvenmeye başlıyorlar, ürettikleriniz daha dikkatli dinleniyor.
Söz yazarlığı, bestecilik, aranjörlük, şimdi de yorumcu olarak karşımıza çıktınız...
Yorumcu olarak anlatmak, hissettirmek istediğim çok duygu var. Biliyorum ve inanıyorum ki dinleyicinin gönül teli ile bir yerde mutlaka buluşacağım.
Müzik sektörü son derece hareketli. Her gün yeni bir şarkıcı piyasaya çıkıyor. Peki sizin bu sektör hakkındaki genel fikirleriniz ne yönde?
Ne kadar kalıcı olunduğu ve olunabileceği daha önemli.
Eğer çok özel, harika ve büyülü bir yorumunuz varsa; sesinizle farklı bestelere, şarkılara yorumcu olarak hayat verip onları sonsuzlukta tarihe hatıra olarak bırakırsınız.
Böyle kişilere ekol deniliyor.
Örneğin Zeki Müren, Tarkan, Müslüm Gürses, İbrahim Tatlıses... Bunun haricinde herkes şarkı söylüyor.
Konservatuvara nasıl girdiniz?
Ailem bana müzik konusunda destekti. Başarılı olabildiğim, yüzülerini güldürebildiğim için şükrediyorum.
Müzikte hedefleriniz nedir?
Popüler müziğe yeni bir soluk getirmek. Müzik iyice sentezlere doğru kayıyor.
Kendi modanızı yaratmanın ve belirlemenin zamanı. Ucu açık, ufku açık bu yolda yüzen ve denizin tadını çıkaran bir yüzücü gibi, kendimi müziğimin akışına bırakıp milyonları da bu akışa ortak etmek istiyorum.
SEZEN AKSU İÇİN ŞARKIM VAR
Müziğinizi nasıl tanımlarsınız?
Benim müziğim; yeni yağmış yağmura eşlik eden toprak kokusu ile arkasından çıkan güneşin arasındaki gökkuşağı gibi. Geniş bir yelpazede dolanan bir duygum var. İbrahim Tatlıses, Alişan, Serkan Kaya, Demet Akalın, Gülşen, Murat Boz, Kutsi, Ebru Gündeş, Kibariye gibi birçok isimle, farklı renkte insanların yüksek beğenisini kazanmış işler yaptım.
Çalışmak istediğiniz bir isim var mı?
Enstrümantal bestelerim ve çalışmalarım da var. 'Yaz Akşamı' isimli bir bestem var ki benim için çok özel. Bu besteye Sezen Aksu'nun söz yazmasını hep gönlümden geçirmişimdir. Bir de lise yıllarımdan beri Tarkan'ı çok dinlemişimdir.