Aaa ne kaprisliymiş be! İsteklere bak, isteklere...
Mesela dün GÜNAYDIN'ın manşet haberiydi; 5 Temmuz'da İstanbul'da konser verecek olan dünyaca ünlü sanatçı Elton John; kulisine 12 temiz havlu istemiş.
Odasında koyu renk ve deriyi asla kabul edemeyeceğini bildirmiş. Ne acayip isteklermiş!
MADONNA PARKE DEĞİŞTİRMİŞ
İki yıl önce Kuruçeşme Arena'da konser veren Shakira; kaprisli ünlülerin başını çekermiş. Kulisine kalamar, ıstakoz, somon getirtmiş ve "Sadece Evian marka su içerim, o kadar" buyurmuş.
Rihanna da "Çeşit çeşit sakız, beyaz şarap ve patlamış mısırsız çıkmam abi" demiş.
Marilyn Manson; kulisinin sıfır derecede tutulmasını emretmiş.
Lauryn Hill; İstanbul'a gelmeden odasının kapısına 'Ms Lauryn Hill' yazılmazsa, içeri adım atmayacağını e-maillemiş.
Prodigy; oksijen tüpü talebiyle sınırları zorlamış.
Madonna; 1993'te geldiğinde Conrad Otel'in suit odasında yalınayak dolaşabilmek için odanın parkelerini söktürüp doğal ahşap yaptırmış.
İstek olayında zirve de buymuş zaten!
Bkz: Madonna olmak.
Rammstein; PlayStation, 2007'de son anda konseri iptal olan Beyonce ise kulisindeki her şeyin beyaz olmasını şart koşmuş, televizyonun kenarlarının, ışıkların kablolarının bile...
Bu liste daha uzar gider sayın seyirciler.
Eee? Eee'si şu; ben istekte bulunan sanatçılarla, "Kulisimde sadece suyum olsun bana yeter"ci sanatçılar arasında ayrım yapılmasına karşıyım arkadaş!
ONLARA ŞIMARIK DİYEMEZSİN
Öyle ya da böyle bir şeyler isteyen sanatçı; pis, kaprisli, ukala, kendini beğenmiş vesaire ilan edilirken, hiçbir talebi olmayanların azize, muhteşem, eşsiz insan kategorisine koyulmasını yanlış buluyorum arkadaş!
Sanatçı bu; onun performansını en iyi şekilde gerçekleştirmek için, ne gerekliyse istemek hakkı. Sahneye çıkmadan konforunun eksik tutulmamasını beklemek de hakkı!
O kadar para verip sanatçıya konser verdiriyorsan, sen de bilet alıp onu izlemek için sahalara, arenalara, tribünlere koşuyorsan; 12 havlu, ıstakoz, PlayStation ya da bilmemne için sanatçıyı 'şımarık' belleyemezsin.
Tuhaf isteklermiş...
Yahu sanatçı olmanın, şarkı yazmanın, yüzlerce, binlerce, yüz binlerce kişinin karşısına dikilip şarkı söylemenin, şov yapmanın kendisi zaten tuhafın kralı değil mi?
SANATÇILAR ÖZELDİR
Olağanüstü şarkılar, sözler yazan doğaüstü adam Elton John'u, şova şov demeyen Shakira'yı, her yaptığıyla dünyayı sallayan trendsetter, yaşayan efsane Madonna'yı, yeni neslin gözdesi Rihanna'yı; komşunuz Sema Abla gibi normal biri zannediyorsanız, çok yanılıyorsunuz.
O kafaya, o yaratıcılığa, o disipline, o albümlere her şey haklarıdır. Bence az bile istiyorlar yani.
Çünkü onlar hayatımızı değiştiriyorlar, her anımıza fon oluyorlar, duygularımızı dışa vurmamızı sağlıyorlar, bizi gerçeklikten çıkartıp rüyalara, başka dünyalara götürüyorlar, kitleleri peşlerinden sürüklüyorlar, yoktan varediyorlar.
Hangi müziği yaptıkları, kime hitap ettikleri, klasikleşmişlerden ya da popüler baloncuklardan olmaları falan önemli değil, sanatçılar özeldir.
Sanatçı istemelidir, istekleri tereddütsüz karşılık görmelidir. Diyeceklerim bu kadardır.