Atv dizisi 'Kalp Yarası'nda 'Betül' karakterini canlandıran Zehra Yılmaz, diziye ve aşka dair GÜNAYDIN'a açıklamalarda bulundu. Oyuncu, çekimleri Antakya'da devam eden dizinin setiyle ilgili ise "Anlatılmaz yaşanır" dedi.
■
Anamurlusunuz, aslında doğduğunuz coğrafyadasınız diyebiliriz. Ancak yine de İstanbul'dan uzakta çalışmak nasıl?
Şehir dışında yaşamak güzel, her serüven hayat çantasına yeni tecrübeler atmak demek. Tabii ki konfor alanının dışına çıkıyorsunuz. Evimi ve arkadaşlarımı özlüyorum ama doğduğum coğrafyada olmak güven hissi veriyor.
■
Antakya'yı sevdiniz mi, yemekleriyle aranız nasıl? Antakya'ya gelip de mutfağına hayran kalmayan yoktur herhalde. Şimdiden bir sürü favori yemeğim oldu. İstanbul'a dönünce denemeyi planladığım birkaç Antakya tarifi var.
GİZLİ SAKLI EVLENMEM
■
Karakter özelinde 'Betül'e benzer yanlarınız var mı?
Bugüne kadar oynadığım karakterler arasında bana en çok benzeyen 'Betül'. O kadar naif bir kalbi var ki, bazen benim kalbim kaldırmıyor. Bazen senaryoyu okurken 'Betül'e sarılmak istiyorum. 'Betül' kendi ayaklarının üzerinde duran, kendi hayatını kazanan, hırsları olmayan, her zaman fedakar bir kız. Bütün kötülüklere rağmen çok güzel bir yerden bakıyor hayata. Sevgisiyle iyileştirebileceğini düşünüyor.
■
'Betül', 'Yaman'la Hande'yi sevdiğini bile bile evlendi. Onların ilişkisini nasıl değerlendiriyorsunuz? Siz gizli saklı evlenir misiniz mesela?
'Betül'; 'Yaman'ın, 'Hande'ye olan aşkını görüp çekilmişti, yani aşkından vazgeçtiği için değil. Onun mutluluğuyla mutlu olabileceği için. Sonra 'Yaman' tekrar 'Hande'ye olan duygularının bittiğini, 'Betül'le yeni bir başlangıç yapmak istediğini söyledi. 'Betül' içindeki şüphelere rağmen evlilik teklifini kabul etti. İlerleyen bölümlerde, 'Betül' aşkına yenik düştüğü için pişman mı olur mu bilmiyorum. Gizli saklı evlenmeye gelince ben yapamam. Benim gizlilik kodum yok.
■
'Betül', hâlâ 'Yaman'ın kendisini sevebileceğine inanıyor. Nasıl yorumluyorsunuz 'Betül- Yaman' aşkını?
Bazı şeyler kırmızı çizgi olmalı diye düşünüyorum, söz konusu aşk olsa bile kişi kendi değerlerini hiçe saymamalı bence. Çünkü aşk bir gün bitebiliyor ve siz yaşadıklarınızla baş başa kalabiliyorsunuz... Bu yüzden size güzel şeyler yaşatan ve değerlerinize sahip çıkan ilişkileri daha sağlıklı buluyorum. 'Betül'ün, 'Yaman'a olan aşkına gelince... O kadar güzel ve temiz bir yerden seviyor ki 'Yaman'ı... Sevgisiyle kendini sevdirebileceğine inanıyor.
■
Sizin platonik aşkınız oldu mu?
Hiç platonik aşkım olmadı ama platonik aşkları çok masum ve çok değerli buluyorum.
GÜVENMEDİĞİM ELİ TUTMAM
■
Dizinin başında bir aldatma aldatılma olayı vardı. Hatta seyirci ilk defa "Bir erkeğin değil kızın aldattığına şahit oluyoruz" dedi. Dizinin isminden hareketle sizin kalp yaranız var mı?
Bu şekilde bir kalp yaram yok. Aslında kalp yaram hiç olmadı. Yaşadığım ilişkide sancılı dönemlerim olmuştur elbette, ilişki içerisindeyken yaşanmıştır, bittiğinde de bitmiştir.
■
Aşk hayatınızın merak edilmesi sizi rahatsız ediyor mu?
Ben hayatımdaki insanı saklamam, kimseye sormadan elini tutup çıkarırım insanların karşısına. Zaten güvenmediğim eli tutmam. Aşk hayatımın merak edilmesi beni yormuyor, yanlış haberler ve bunlara cevap vermek beni rahatsız ediyor.
■
Set ortamı nasıl peki?
Anlatılmaz yaşanır. Şehir dışı işlerde evinizden, ailenizden uzak olmak sizi set arkadaşlarınızla daha yakınlaştırıyor. Aynı enerjide, aynı kalpte olanlar birbirini hemen buluyor. Bu işin bana en büyük kazancı arkadaşlarım oldu.
■
Kariyerinizin ne yönde değişmesini umuyorsunuz?
Her oyuncu gibi "Ne kadar özel projelerin içinde yer almışım" demek ve ödüllerime ödül katmak isterim. Kariyerimin de bu yönde gelişmesi için emin adımlarla ilerliyorum.
KLİŞE OLACAK AMA GÜZELLIK KALPTE BAŞLAR
■
Güzellik kavramına yaklaşımınızı merak ediyorum... Güzel görünme kaygınız var mı?
Geçenlerde duyduğum çok güzel bir sözü paylaşmak isterim
sizinle. Bir anne, kızını severken söylüyordu: "Sen güzelsin,
bedenin de güzel." O kadar doğru bir yaklaşımdı ki, çok
hoşuma gitti. Güzellik kesinlikle kalpte başlar. Belki klişe
ama çok doğru bir laf, bir insanın içi ne kadar güzelse dışına
da o kadar yansır. Ben de öncelikle buna dikkat ediyorum ve
güzel görünmekle ilgili pek kaygı taşıyorum diyemem.
Ama tabii ki bakımlı olmak, sağlığıma dikkat etmek, spor
yapmak benim için çok önemli.
AŞK HEM HASTALIK HEM ŞİFA GİBİ
■
Aşkı nasıl tanımlıyorsunuz? Nasıl bir âşıksınız?
Aşk hem hastalık hem şifa gibi... Aşkın tanımı bende her
dönem değişikliğe uğruyor sanırım. Şu anda aşk; yanında
huzur bulduğum, güvenebileceğim, kendim olmak dışında
ekstra çaba sarf etmediğim, beni ben olduğum için seven,
sevdiğini göstermekten çekinmeyen biriyle birlikte
olmak sanırım. Ben aşık olduğumda sevdiğim kişinin
hayatına güzellik katmaya çalışan biriyim. Onun için
en iyisi, en güzeli neyse onu yaparım. Aşk benim
için bir bütün olabilmekten geçiyor. Ben
neysem o da o, o neyse ben de oyum!
Şefkatli bir aşığım!
650 GRAM DOĞMUŞUM 40 GÜN KÜVEZDE KALMIŞIM
■ 650 gram doğmuşum, prematüre bebeğim. 40 gün küvezde kalmışım. Yani doğduğumda mücadeleyle başlamışım hayata.
■ Kariyerim için doğru olmadığını düşündüğüm hiçbir şeyi yapmam. Kadere ve kısmete de inanan biriyim.