Kadına yapılan şiddet olaylarındaki artışa, özellikle rap şarkılarda geçen kadınlara yönelik aşağılama, hakaret ve küfür içerikli sözlerin de etkisi olduğunu düşünüyor musunuz? Bu konuyla ilgili Müzik Onair sitesinden güzel bir haber vardı. Örneğin Khontkar'ın 'Sürtüğe Bak' ismini taşıyan şarkısı, kadına karşı alenen aşağılama ve hakaret içeriyor.
Khontkar, 'Trap Kont 2.5' albümünde ise bir şarkısının video klibini 8 Mart Dünya Kadınlar Günü öncesi yayımlayıp, '7 Mart'ı dünya sürtükler günü ilan ediyorum' sözlerini kullanmış!
Ben Fero da 'Yaylan' isimli şarkısında "Manitalar hayran s..m etti bayram. Veriyoruz ayar Fero iyi dayar" sözlerini kullanıyor.
Eskiye gidersek benim hatırladığım, Rânâ Alagöz'ün 'Dayak Cennetten Çıkma' ve Erkin Koray'ın 'Deli Kadın' gibi kadına şiddeti doğal gören şarkılar bile vardı!
Madem kadına şiddeti konuşuyoruz, tartışmayı daha geniş boyutlu ele alalım. Bu aynı zamanda bir kültür sorunu! Özellikle bazı rap'çiler kadını aşağılamayı, hakaret etmeyi 'cool' duruş sanıyorlar!
FENER'DEN AYRILANLAR COŞTU
Geçtiğimiz sezon Fenerbahçe'den ayrılan futbolcuların bu sezonki performansları şaşkınlık yarattı. Mathieu Valbuena Olympiakos'ta 40 maçta, dokuz gol, 23 asist, Islam Slimani ise Monaco'da 19 maçta 9 gol ve 7 asiste imza attı.
Fenerbahçe'de yokları oynayan Andre Ayew bile orta saha oyuncusu olmasına rağmen Swansea'da 44 maçta 17 gol, 6 asistlikle etkileyici bir performans sergiledi. Roberto Soldado da Granada'da 39 maçta 11 gol, 7 asist ile oynadı.
Demek ki, Fenerbahçe'deki asıl sorun kadro mimarisinden anlayan bir futbol aklının olmamasıymış. Paranıza en iyi transferleri yapmaya çalışırsınız ama takımdaki birkaç mevkide oyuncu eksiğiniz varsa, olanlar da kalitesiz ise ve teknik direktör eldeki malzemeyi efektif kullanmıyorsa başarıyı getiren kimya ortaya çıkmaz! Örneğin Martin Skrtel'i 34 yasında diye yolladık, yerine aldığımız adamların hepsi balon çıktı. Takım, koca bir sezonu stopersiz geçirdi. Hasan Ali sakatlanınca sol beksiz oynadık. Orta sahada aynı özelliklerde en az 10 futbolcu vardı vs. Bunun gibi daha birçok temel sorun sıralayabiliriz.
Fenerbahçe'nin, kaynaklarını akıllı kullanacak bir futbol aklına ihtiyacı var.
BÜYÜK GÖÇE HAZIR MIYIZ?
Covid-19 salgınıyla birlikte birçok vatandaşımız işine ara vermek zorunda kaldı. Ticaretle uğraşanlar kepenk indirdi, çalışanlarını uzun dönemli izne çıkardı. Öğrenciler memleketlerine döndü.
Yazlığı, köy evi, karavanı olan kendini tatil yörelerine attı. Tatil bölgelerinde kiralık villa, daire kalmadı vs. Hükümetin doğru politikaları ve gelişmiş sağlık sistemimizle salgını en az hasarla geçirmeye devam ediyoruz ama insanlar normal hayata dönmek için gün sayıyor.
Vatandaşlar salgında ikinci dalga riskine rağmen işlerine, evlerine dönecekler ve yeniden çalışma hayatına atılacaklar. Çalışmayan kitle de büyük şehirlere dönecek. En önemlisi öğrenciler eğitime devam edecek. Özetle bayramdan sonra büyük şehirlere göç başlayacak ve bu geriye dönüş, okulların açılacağı dönemde zirveye çıkacak.
Peki, bu büyük geriye dönüşe hazır mıyız? Yeni önlemler almalıyız. Özellikle toplu taşımalarda ve trafikte yoğunluğu azaltmak için bazı sektörlerde işe başlama saatleri farklı olmalı. Eğitimde haftanın üç günü okulda, iki günü evde şeklinde kademeli eğitime başlansa bile okullardaki ilk ders zili farklı saatlerde çalmalı. Bu farklılık eve dönüş saatinde de olmalı. Yaşlılar trafiğin az olduğu saatlerde sokağa çıkmalı vs. Enimim Bilim Kurulu'nun bu konuda birçok yeni önerisi vardır ama bu öneriler kamuoyuna açıklanmalı ve alınacak önlemler şimdiden tartışılmalı.
Vatandaş da planını ona göre yapmalı!