Kış günü üşüyen çocuk spor salonunda önünde duran abiden kim olduğunu bilmeden iki lira ister. Gözlerine bakan kişi, ona ödünç para verebileceğini söylerken öğleden sonra salona gelmesini şart koşar. Kafasını sallayan çocuk istediğinden fazlasını alarak mutlu uzlaşırken antrenör olan kişi içinden, "Gelecek" der. Çocuk ona söylenen saatten önce salonun yolunu tutar. Hocanın onu içeri alırken "Boksu sever misin?" sorusuna sevmediği halde "Evet" yanıtını verir. Çünkü içerisi sıcaktır.
14 YIL SONRA BİR İLKİ YAŞATTI
Bu anlattığımız film senaryosu değil. Türkiye'ye sporun her dalında sayısız sporcu kazandırmış Trabzon'da yaşanan bir başarı hikayesinin başlangıcı. 2012 yılında henüz 10 yaşında olan Kerem Özmen, antrenör Yalçın Aydın ile işte böyle tanıştı. Ve o Kerem, geçtiğimiz ay Dünya Boks Şampiyonası'nda, Türkiye'ye 14 yıl sonra büyükler kategorisinde madalya kazandırdı.
HEM ANTRENÖRÜM HEM BABAM GİBİ
Bu başarının perde arkasını öğrenmek için bu iki isimle buluşuyoruz. Antrenör Yalçın Aydın hiçbir kulübe bağlı değil, son 10 yılını da ağırlıklı olarak Kerem'e ayırmış. Kerem'in yoksul bir ailesi var. Evde yaşanan kavgalar sebebiyle üç çocuğun en büyüğü genelde sokaktaymış. Kerem, "Yalçın hocam hem antrenörüm hem de babam. Nerede düştüysem hep kaldırdı. Buralara geldiysem onun tek başına benim için savaşmasıyla oldu. Ben pes ettim, o etmedi" yorumunu yapıyor.
SALONA DEVAM ETMESE HARCANIRDI
Yalçın Aydın bu sözlere açıklık getiriyor: "Trabzonlu olduğum için yöremizin çocuğu olduğunu anladım ve onu salona davet ettim. Hiperaktif bir yapısı vardı. Dizginlenmesi için kesinlikle eğitime ihtiyacı vardı. Kısa sürede bunun evden kaynaklandığını anladım. Eğer onu salona alıştırmasam harcanabilirdi."
İDMANDAN KAÇMASI DÖNÜM NOKTASI
Peki hiç zorluk yaşanmadı mı? "Karşınızda bir çocuk var, hem de hiperaktif. Uzun süre düzenli antrenman yaptıktan sonra devamsızlık başladı. Onu nerede bulacağımı biliyordum, tabii ki atari salonunda. Hemen spor salonuna getirdim. (Kerem kıkırdıyor bu esnada. Bu hemen getirmenin çok normal şartlarda olmadığını anlıyoruz) Tabii ki sinirlendim. Ortada verilen bir emek var. Zor durumdayken çalıştırıp gecenizi gündüzünüze katıyorsunuz. Atari salonunda görünce tepeniz atıyor."
BAŞKA ÇAREM YOKTU
Kerem söze giriyor ve hem kendisi hem de ailesi için dönüm noktası olan o anı anlatıyor: "Hocam ellerimi sertçe tutarak 'Boks senin son şansın. Bu ellerle hayatını kurtarabilirsin. Ama antrenmandan kaçıp atari oynarsan kendine yazık edersin' dedi. Benimle yakından ilgilendiği için ailemin ekonomik durumunu biliyordu. Bana sporla hayata tutunmaktan başka bir çarem olmadığını anlattı. Daha küçüktüm, yaşadıklarım sebebiyle her şeyi düşünmek zorundaydım. O günden sonra hocamın sözünden çıkmadım." Kerem henüz 11 yaşında ilk kez spor sayesinde şehir dışına çıkacağı günü hatırlayınca çok heyecanlanıyor: "Hocam bana 2013 yılında 'Seni maça götüreceğim' dediğinde çok mutlu olmuştum. İlk kez Trabzon dışında bir yere gideceğim için çok heyecanlıydım. Burdur'da ilk maça çıkarken, kalbim yerinden çıkacak sandım. Çeyrek
finalde elendim. Ama 2014 yılında Sakarya'da alt miniklerde, 2015'te de Muğla'da üst miniklerde şampiyon oldum."
İZMİR'E GİTMESİ HOCAYI YIKTI
Ringde rakiplerini yere seren Kerem hayatında ailevi sorunları alt edemez ve 2016 yılında İzmir'e teyzesinin yanına taşınma kararı alır. Antrenör Yalçın Aydın yıkılır: "Emeklerimiz boşa gidebilirdi. Aile içinde ne yaşandığını tam bilemediğim için engel olmadım. Henüz 14 yaşındaydı ama yaşadığı sorunlar sebebiyle hızla büyüyordu. Ona 'Ne olursa bokstan vazgeçme, mutlaka bu spora devam etmelisin' demekten başka bir şey elimden gelmiyordu." İzmir macerası uzun sürmez altı ay sonra Trabzon'a döner ama karşısında kızgın bir antrenör bulur: "Türkiye Şampiyonası'nı kaçırdığım için kızgındı hocam, haklıydı. Ona söz verip 2017 ve 2018'de kendi klasmanımda Türkiye şampiyonu oldum."
ÖNÜNE HEP ENGELLER ÇIKTI
Ancak Kerem için yeni bir mücadele alanı açılmıştır. Şampiyonluklarına rağmen federasyon tarafından Avrupa Şampiyonası hazırlıkları için milli takıma çağrılmaz: "Çok üzülmüştüm ama bu yanlış karardan kısa sürede döndüler, ilk yurt dışı sınavımda çeyrek final gördüm." 2019'da bir kez daha milli takım kampına davet edilmez. Sonraki yıl da pandemi başlayınca Kerem bir kez daha yıkılır.
TRABZONLULARA HAKSIZLIK!
Başarılarından güç alan Kerem, karanlığa kızmaktansa antrenörü Yalçın Aydın ile ne yapabileceklerini düşünür. "Babam gibi" dediği antrenöründen ayrılacak olması pahasına Ankara'daki Olimpiyat Hazırlık Merkezine (TOHM) başvuru yaparlar. Yanıt altı ay sonra gelir: Ret! Ancak burada devreye efsane güreşçi Selçuk Çebi girer. "Trabzonlu boksörlere haksızlık yapılıyor" şikayetlerinin üzerine giden Spor Hizmetleri Daire Başkanı Çebi, genç boksörün TOHM'a kabulünü sağlar. "Buradan aldığım maaşla aileme de bakmaya başladım" diyen Kerem'in morali düzelmiş, madalya kapısı aralanmıştır.
YENİLGİ YENİLGİ BÜYÜYEN ZAFER
Ve 2021 yılı... Kerem Özmen'in henüz 19 yaşında iken Türk spor tarihine geçtiği yıl. Sırbistan'daki Dünya Boks Şampiyonası'nda finale yükselen Kerem'in rakibi, son olimpiyat şampiyonu 26 yaşındaki Andy Gruz'dur. İki dünya şampiyonluğu bulunan Kübalı'ya direnen Trabzonlu boksör, ringden başı dik ve gümüş madalyayla ayrılarak kaderini nakavt etmenin mutluluğunu yaşar.
HEDEFİM ÖNCE 2023 SONRA OLİMPİYATLAR
"Boksta büyükler kategorisinde ilk kez katıldığım Dünya Boks Şampiyonası'nda madalya kazanmak büyük bir itici güç oldu. Şimdi hedefim önce 2023 yılında Dünya Şampiyonası'nda altın madalyaya uzanmak. Ardından da 2024 Paris Olimpiyatları'nda boksta altın madalya kazanan ilk Türk erkek sporcu olarak tarihe geçmek.
ÖDÜLÜMLE ANNEME EV ALACAĞIM
"Çevremdekiler benim boksör olacağımı düşünmüyordu. Annem bile 'Boşa gidiyorsun, bir işe girip çalışsan keşke' diyordu. Ancak bana inanan Yalçın Aydın hocamın desteğiyle bugünlere geldim. Şimdi madalyam sayesinde gelen ödüllerle anneme bir ev alıp onu kiracılıktan kurtaracağım. Hedefim zorluklar yaşayan sporcu adaylarına örnek olmak. Onlar da benim gibi yılmayıp sonuna kadar hayallerinin peşinden gitsinler."
YALÇIN HOCA'NIN BÜYÜK FEDAKâRLIĞI
Kerem Özmen'in konuşmalarında ısrarla altını çizdiği antrenörü Yalçın Aydın, 10 yaşından beri onu hiç yalnız bırakmadı: "Eğitim hayatında sık sık problem çıkardı. Devamsızlık yaptığında haberim olurdu. Sonra velisi oldum. Spora önem veren, futbolda dünya şampiyonluğu olan Erdoğdu Lisesi'ne yazdırdım. Kerem'i ben bulup Türk sporuna kazandırmış olsam da Türkiye Olimpiyat Hazırlık Merkezi'ne gönül rahatlığıyla yolladım. Orada düzenli bir yaşamı var, sürekli antrenörlerin gözetiminde. Farklı branşlarda arkadaşları var. Online görüşmelerle sürekli onu takip ediyorum."
AMATÖRE DESTEK VERDİĞİ İÇİN F.BAHÇE'DEYİM
"Bir yıldır Fenerbahçe kulübünün sporcusuyum. Burayı tercih etme sebebim amatör sporlara verdikleri önem. Dünya Şampiyonası'nda final maçına çıkmama kısa bir süre kala kulüp başkanımız Ali Koç beni aradı. Bana güvendiklerini her türlü sonuçta yanımda olacaklarını söyledi. Sonuç istediğimiz gibi olmasa da başkanın beni arayıp destek vermesinden çok mutlu oldum."
KARŞILAMA RÜYA GİBİYDİ
"Doğum büyüdüğüm kentte bir gün insanların benim için havaalanına geleceğini rüyamda görsem inanmazdım. İnsanlar bayraklarını alıp alana gelmişti. Çok duygulandım, gözyaşlarımı tutamadım. İnşallah onları daha çok havaalanına getireceğim."