Atv dizisi Aldatmak her hafta perşembe günü ekrana gelen heyecan dolu bölümleriyle izleyiciyi ekran başına kilitliyor. Ünlü oyuncu Asena Girişken'in canlandırdığı Yeşim karakterinin dönüşümü de oldukça dikkat çekiyor. Diziye kötü bir karakterle giriş yapan ancak daha sonrasında değişimiyle tüm izleyicinin sevgisini kazanan Girişken ile bir araya geldik. Ünlü oyuncu, Yeşim'in dizideki serüvenini, oyunculuk macerasını ve aşka bakışını anlattı.
Aldatmak hızlı bir yükselişe geçti. Kadroya yeni katılan isimlerle heyecan iyice arttı. İzleyiciyi neler bekliyor?
Her zaman şahane bir ekiple çalıştığımızı söylüyorum. Kamera önü ve arkası herkes dünya tatlısı. Gelen her oyuncu da yeni ve taze enerjisiyle bize çok iyi geliyor, bizi daha da heyecanlandırıyor. İnanın biz de ne olacağını kestiremiyoruz ama her seferinde yeni bölüm senaryosu gelince çok şaşırıyoruz. Seyirciyi ters köşeler bekliyor bence. (Gülüyor)
OYNARKEN EĞLENİYORUM
Yeşim karakteri dizide onlarca kötülük yapmasına rağmen yine de bir yönüyle sevilmeyi başardı. Siz böyle kötü bir karakterin bu kadar sevilmesini bekliyor muydunuz?
Hiç beklemiyordum dersem yalan olur. Bir gün belki dedim hep… Çünkü insanlar değişip dönüşebilir. Yeşim hayata kalbinin başka bir tarafıyla bakmaya başladı. Doğru olanın peşinden gitmeye başladı, ayaklarının üstünde duruyor artık. Bunun daha önemli ve güzel olduğunu anladı. Sevilme şansı verebilmek de önemliydi. Ben oyuncu olarak o aralığı hep bıraktım dönüşür diye.
En doğru yorumlar sokakta izleyiciyle karşılaşılınca alınır. Size neler diyorlar?
Aşırı tatlılar öncelikle onu söyleyeyim. Dizinin ilk zamanlarında tatlı-sert şekilde 'Yapma ama böyle' diye geliyorlardı yanıma. Çok kızıp hain diyenler de oldu tabi. (Gülüyor) Bana kızmalarına rağmen anlayan bir kesim de vardı. 'Sen de kandırıldın' diyorlardı. Aslında Yeşim'in bu mağduriyetini gösterebilmiş olmak çok güzel benim için. Şu an hemen hemen herkes Murat'a yaptıklarımdan ötürü çok güldüğünü söylüyor ve ayakları üstünde durup doğru yolu bulmamı takdir ediyorlar. Bu dönüşümü kabul ettirmek çok güzel bir duygu.
Aldatmak sizin için dönüm noktası oldu mu?
Tabii ki… En başta büyüye büyüye giden bir karakter yaratma fırsatım oldu. Bunu bir buçuk sezon sürdürülebilir kılmak şahane bir tecrübe. Yeşim'in yaptığı ve yapacağı her şey için hep çok heyecanlanıyorum. Mesleğimi severek yaptığımı gösterme fırsatım da oldu. Çok eğleniyorum oynarken. Seyirci de bu yüzden eğleniyordur belki de. Bu durum tanınırlık da getirdi beraberinde. Sokaktaki insanların bizleri görünce gözleri parlıyor, bu harika. Herkesin severek izlediği bir işte müthiş bir kadroyla oynamak, onlardan mesleğime dair bir sürü şey öğrenmek insanı dönüştürüp büyütüyor. O yüzden büyük bir dönüm noktası oldu diyebiliriz.
Yeşim'in istedikleri için yapmayacağı şey yok. Bu kadar da olmaz dedirtiyor mu size?
Bazen dedirtiyor. (Gülüyor) Bu konuda hem benziyoruz, hem hiç benzemiyoruz Yeşim ile. Ben de tuttuğunu koparan biriyimdir. Ama ben çok düşünürüm bir şeyler üstüne, Yeşim hemen yapar doğru yanlış düşünmeden… Bazen onun kulaklarına fısıldamak istiyorum 'Öyle yapma böyle yap' diye ama… Yeşim olmazdı o zaman. O yüzden onun yaşam tecrübesinde ve onun yaşam standartlarına göre değerlendiriyorum Yeşim'i.
AŞKIN İLLÜZYON HALİNİ SEVİYORUM
Güven size ne ifade ediyor?
Güven benim hayatımdaki en önemli mesele. Çünkü güvendiğim ortamda veya güvendiğim insanların yanında kendimi gösterebiliyorum. Bu alanı her yerde önce ben güvenilir biri olarak yapıyorum, sonra etrafıma da böyle insanlar seçiyorum. Gözüm kapalı güvendiğim insanlar var hayatımda. Bu çok önemli ve huzurlu hissettiren bir şey, benim için çok önemli.
Hırslı mısınız?
Hırslıyımdır ama olması gerektiği kadar, delip geçen bir hırs değil. Hayatta istediğim her şeyi yapmayı, onun için çabalamayı seviyorum. Hayal ediyorum, çabalıyorum ve oluyor daha güzeli var mı? Bunun başka bir hazzı var. Bazı şeyleri yavaş yavaş elde etsem de sabrediyorum. Ama istediğim şeyin hayal ettiğimden güzel olmasını da sabrıma borçluyum.
Siz aşkınızı nasıl yaşarsınız?
Bir şeyler hissetmeye çok tutkulu biriyim. Bütün hislerimi sonuna kadar yaşarım. Sürprizliyimdir. Sürprizleri de severim. Aşkın o illüzyon halini çok seviyorum. Sevmeyi de çok seviyorum. Bu da aşkı yaşamayı heyecanlı kılıyor benim için. Sürekli hissettiğin güzel şeyleri karşındakine söylemek ve duymak çok güzel değil mi? Aşk güzel şey.
İYİ Kİ KALBİMİN SESİNİ DİNLEMİŞİM
Lisede yapılan mesleki eğilim belirleme testinde ikna kabiliyetiniz yüzde 99,9 çıkınca öğretmenleriniz tarafından hukuk bölümüne yönlendirilmişsiniz. Doğru mu bu?
Evet, doğru. Herkes hukuk okumamı istiyordu. Ama benim gönlüm hep oyunculuktaydı ve bunu yapmayı çok istiyordum. Hobi olarak yapamayacağımı anladığımda 'Tamam, oyunculuk yapacağım' dedim ve oyunculuk yolculuğum başladı. Şu an sevdiğim mesleği yapmak inanılmaz bir duygu. Her seferinde iyi ki diyorum. İyi ki kalbimin sesini dinlemişim.
Oyunculuk serüveniniz nasıl başladı?
Küçüklüğümden beri ilgileniyordum zaten, çok meraklıydım. Sürekli hayalini kurardım. Ve aslında içten içe de çok kararlıydım oyuncu olmaya.
HAYATIMIN EN ZOR DÖNEMİYDİ
Antakya doğumlusunuz. Depremde kayıplar yaşadınız mı?
Antakya'da doğdum, 18 yaşıma kadar orada yaşadım. Oradaki herkes tanıdıktır, eş dost, akrabadır bir yerlerden. Hayatımın en zor dönemiydi…
O dönemi nasıl atlattınız?
Atlatmış sayılmayız açıkçası. Çok zordu… Depremin 2. günü hemen gittim ailemi alabilmek için, biraz olsun oradaki birilerine yardım edebilmek için. Ama gördüğüm şeyler atlatılacak gibi değildi. Bu acı hiç geçmeyecek ve bizler bunu hiç unutmayacağız.
Memleketiniz, çocukluğunuz… Neler hissediyorsunuz?
Çok çaresiz hissettim. Herkesin yardımına koşup onlara sarılıp ağlamak istedim. Şimdi oraya güzelleştirmek için çalışan herkese hayranım.