Önceki gün 'Fight Club' filminin vizyona girişinin 20'nci yılı kutlandı. Film için dünyanın çeşitli yerlerinde özel gösterimler yapıldı. İlk kez yayınlandığı 1996'da meteor taşı gibi edebiyat dünyasına düşmüştü 'Fight Club' (Dövüş Kulübü) romanı. Chuck Palahniuk'un kayıp jenerasyonu tanımlayan anti-ütopya öyküsü, 1999'da yönetmen David Fincher'ın usta ellerinde kült bir film olarak daha geniş bir kitleye ulaşmıştı. Fincher, filmi çekerken tam bin 500 makara film kullanmıştı.
Bu normal bir filmde kullanılan miktarın tam üç katıydı.
BİR SİSTEM ELEŞTİRİSİ
Edward Norton, Brad Pitt ve Helena Bonham Carter üçlüsü muhteşem oynamıştı. 'Fight Club', aksiyonlu felsefeye giriş kitabı gibiydi. İzleyenlere hayatı sorgulatan ve bazılarına ilham kaynağı olanbir filmdi. 'Fight Club'ın diyalogları yıllarca duvar yazılarını süsledi:
■ "Bizim neslimiz Büyük Depresyon'u ya da Büyük Savaş'ı yaşamadı. Bizim savaşımız ruhsal bir savaş. Bizim depresyonumuz kendi hayatlarımız."
■ "Sizler işiniz değilsiniz, sizler paranız kadar değilsiniz, bindiğiniz araba değilsiniz, kredi kartlarınızın limiti değilsiniz...
Sahip olduğun şeyler, aslında sana sahip oluyor. Biz televizyon izleyerek milyonerler, sinema tanrıları, rock yıldızları olacağımıza inanarak büyüdük ama olmayacağız. Şimdi bunu anlamaya başlıyoruz... Tüm umudunuzu kaybetmek özgürlüktür." Film, aynı zamanda G8 ülkelerinin başını çektiği küresel ekonomi başta olmak üzere dünyadaki genel yönetim sistemini zekice eleştiren bir başyapıttı.
Özellikle final sahnesi muhteşemdi.
İyi ki doğdun 'Fight Club', şimdi bu filmi izlemenin tam zamanı!
Güle güle UBER
UBER, geçtiğimiz yıl gündemi epeyce meşgul etmişti. Taksiciler, UBER'cileri haksız rekabet yapmakla suçluyorlardı. Haklıydılar;
UBER şirketi, sadece bir cep telefonu uygulamasıyla taksi plakası ücreti ve bazı vergileri ödemeden büyük kazanç elde ediyordu.
Öte yandan 'Taksiciler kötü, UBER hizmeti güzel' diye bir algı oluşmuştu. Çünkü bazı taksiciler müşterilerine kötü davranıyordu ve UBER bir anda taksinin alternatifi olmuştu.
Önceki gün İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi, haksız rekabet gerekçesiyle UBER'in faaliyetlerinin durdurulması yönünde bir karar aldı. Bu kararla, UBER'in mobil uygulamasına ve internet sitesine erişim engellendi.
Artık UBER yok, taksiye ödenen para memlekette kalacak. UBER benzeri hizmet veren mobil uygulamalar ve taksiciler umarım UBER'i aratmazlar!
Yine ifşa oldu
Geçtiğimiz ay Galatasaraylı futbolcu Emre Mor'un Yağmur Taktaş'a DM'den attığı mesajlar ifşa edilmişti. Ben de "Emre'nin gece hayatıyla ilgili akıl hocası yok galiba.
Biri, İstanbul'da sosyal medya güzellerinin futbolcuların attığı mesajları ifşa ederek gündeme geldiğini Emre'ye söylesin" diye yazmıştım.
Emre o akıl hocasın hâlâ bulamamış olsa gerek, birkaç gün önce Sude isimli bir Instagram fenomenine attığı mesajlar da ifşa edildi.
Emre, sahada göstermesi gereken enerjiyi akşam sosyal medyadan bulduğu güzellere mesaj atarak harcıyor galiba. Medyada 'Fatih Terim, Emre'yi adam eder, onu parlatır' diyorduk yanıldık.
Meryem aman dikkat!
Meryem Uzerli'nin estetik operasyon geçirdiği ara ara gündeme geliyordu ama kendisi her defasında bu iddiaları reddediyordu. Oysa yaşadığı değişim fotoğraflarda görünüyordu.
Posta gazetesinden Elif Bayram, Meryem'in üç yılda dört kez dudak, üç kez elmacık, iki kez de çene dolgusu yaptırdığını yazdı.
Doğruysa, 36 yaşındaki oyuncu için üç yılda dokuz estetik operasyon normal değil. Bir ara tükenmişlik sendromu yaşayan Meryem, şimdi de estetik bağımlısı mı oldu? Biri Meryem'e çok estetik operasyon geçirenlerin yüzünün sonunda bakılmayacak hale geldiğini söylesin!