İnsanlar baba, anne sıfatını alınca her yanlışı, kötülüğü, zalimliği, vicdansızlığı yapma ve daima affedilip bağırlara basılma hakkına sahip olmuyorlar. Olmamalılar yani, değil mi?
'Babandır evladım' diye diye çocuklara yaşatılan travmalara artık doymadık mı?
Işın Karaca nefis bir ses, başarılı bir sanatçı... Eski eşi Sedat Doğan'ın durumu kötü; uyuşturucu batağına düşmüş, hırsızlık, dolandırıcılık derken Brezilya'da sokaklarda yaşıyormuş, kendi ailesi bile ona inanmıyor, kabul etmiyormuş, perişanmış.
Ekranlara çıkan birileri Işın'ı eleştiriyor hatta üzerinden duygu sömürüsü yapıyor şimdi. Işın niçin kızını babasına göstermiyormuş?
Hatta Işın mahkemeden karar çıkartmış, 18 yaşına kadar babası kızını göremeyecekmiş; bu nasıl vicdanmış, o da babaymış.
İyi yapıyor Işın. Herkes kendi hayatından sorumlu, yanlış bir adamla evlilik yaptı diye ömrünün sonuna kadar bedelini ödemek zorunda değil.
Ben de onun yerinde olsam aynısını yapardım. Küçücük kızını korumak zorunda çünkü.
Kendisini evliyken dövmüş, uyuşturucu bağımlılığından hırsızlık bile yapacak duruma gelmiş bir adama çocuğunu göstermek istememesinin neresini anlayamadıklarını merak ediyorum.
Öyle bir adamın babalık yapamayacağının hangi bölümüne kafaları basmıyor, onu da merak ediyorum.
Madem baba, madem kızını seviyor; o zaman mücadeleci olsun yani tedavi olsun, eğriyi doğruyu ayırabilecek frekansa gelsin, ruh sağlığına kavuşsun, yeniden çalışmaya başlasın...
Siz de o zaman Işın'a hesap sorun.
Beş dakika kendinizi Işın'ın yerine koyun canım.