İngiliz hükümeti, uzun süredir beklenen Çevrim İçi Güvenlik Yasa Tasarısı'nı açıkladı. Tasarıya göre sosyal medya platformlarının, çocuklara yönelik cinsel istismar, terörist materyal veya intiharı teşvik içeren paylaşımların yayılmasını önlemesi ve sınırlandırması gerekecek.
■ Yasaya uymayanlara Türkiye'dekine benzer bir şekilde önce para cezası verilecek, sonra da erişimi engellenecek.
■ İngiliz hükümeti, yasanın 'yeni bir hesap verebilirlik çağı' yaratacağını ama ifade özgürlüğünü korumanın da önemli olduğunu açıkladı.
■ Görüyorsunuz devletimiz "Zararlı içeriklerle mücadele etmek için karşımızda muhatap bulamıyoruz, temsilci istiyoruz" açıklaması yaptığında bizim sosyal medya muhalifleri ayağa kalkmış, bu haklı isteklere karşı özgürlükler kısıtlanacak diye algı oluşturmaya çalışmışlardı.
■ Bakın aynısını İngiltere yapıyor ve bizim sosyal medya muhaliflerinden ses çıkmıyor. Sadece İngiltere değil, Avrupa Birliği'ne üye bütün ülkeler Google, Facebook, Twitter vs. küresel internet devlerinin sadece kar amaçlı kural tanımayan tavırlarına karşı harekete geçtiler, ceza üstüne ceza kesiyorlar.
TEK DERTLERİ PARA
■ Avrupa Birliği, telif hakları konusunda önemli yasalar devreye sokmaya hazırlanıyor. Tartışmamız gereken bir önemli konu da; gazetecisinden TV sunucusuna, YouTuber'ından fenomenine yüz milyonlarca insan büyük şirketlerin modern kölesi gibi çalışıyor olması.
■ İnternetteki reklam pastasından en büyük dilimi sosyal medya devleri ve arama motorları alıyor. Geri kalan küçük dilimi de yapım ve medya şirketleri paylaşıyorlar. Çünkü sosyal medya devleri, arama motorları tekel oldular. Bugün bir haberi okumak için Facebook'tan, Google'dan gazeteyi tıkladınız mı reklamın çoğunu onlar alıyorlar. Üretenler ise resmen avucunu yalıyor.
■ Sosyal medya devlerinin tek derdi para, özgürlük mücadeleleri onlar için paraya giden yolda sadece bir araç! Arap Baharı gibi ayaklanmalara destek olarak ya da ABD seçimlerinde haber, tweet yasaklama misyonu üstlenerek ülkelerin kaderlerini belirlediler!
■ En çok haberin okunduğu, en çok dizinin, filmin, belgeselin, müziğin vs. sanat ve medya içeriğinin tüketildiği çağımızda medya kuruluşlarının zarar etmeleri, yaşam savaşı vermelerinin nedeni reklam gelirinden en büyük payı sosyal medya devlerinin almasıdır.
Medya olarak da hakkımızı aramalıyız!
NİŞANDA PUBG OYNAMAK...
Sosyal medyada kısa bir video dolaşıyor. Bir evde nişan için toplanılmış, takı töreni yapılıyor ve o sırada damat adayı cep telefonundan meşhur PUBG oyununu oynuyor.
Damat 'troll' mü, yoksa oyun bağımlısı mı bilemedim ama gelinimizin damadı oyun oynarken görünce sinirlenip hışımla telefonu elinden almasına epeyce güldüm. Eğer damat oyun bağımlısıysa nişan atmak içinyeterli bir neden! Evliliklerin yıkılmasında oyun bağımlılığı da önemli etken.
TREN YALANCILARI ÖZÜR DİLEDİ Mİ?
■ İstanbul'dan törenle uğurlanan Çin İhracat Treni'nin Halkalı'da durduğu ve Çin'e gitmediği yalanını yazmayan, TV'de haber yapmayan kalmamıştı. Sonuçta o tren Çin'e vardı ama hâlâ o yalan haberlere inananlar var. Gençler sosyal medyada trenle ilgili espri kasmaya devam ediyor.
■ Önceki gün SABAH gazetesinden Koray Taşdemir, Cumhuriyet, Sözcü Bir Gün gazeteleri, internet siteleri; Sol Haber, Oda TV, T24, Gazete Duvar ve Fox TV de tren yalanının nasıl haber yapıldığını tek tek deşifre eden ayrıntılı bir haber yaptı.
■ Peki, bu medya kuruluşlarının kaçı özür diledi, düzeltme haberi yayınladı acaba?
■ Dünyada yeni muhalefet tekniği yalan haber aslında. Yöntem ise eski; çamur at izi kalsın. Yalan haber siyaseti Donald Trump'a seçim kazandırdı. Son seçimde ise Trump kendi silahıyla vuruldu. Yalan ya da rakibe dair saklanan skandal haberler yüzünden seçim kaybetti.
■ İşte yalan haber böyle tehlikeli bir silah!
VERİN ŞU TEŞKİLATIN NUMARASINI
İstanbul-Tuzla'da Eylül ayında maskesiz olduğu için hakkında işlem yapan polis ekiplerini tehdit eden ve olay sırasında birisine telefon açıp "Bana teşkilatın numarasını verin" diyen Cihan Aksu, bu kez bekçilere saldırmış iyi mi!
★
Gözaltına alınan Cihan, bekçilere "Bana polis bile ceza yazamadı, siz beni daha tanımamışsınız, adamın tepesini attırmayın, sizi buraya gömerim" demiş. Heytt tutmayın küçük enişteyi!
★
Zaten önceki olaydan dolayı 5 yıl 5 aya kadar hapis cezası istemiyle tutuksuz yargılanan Cihan'daki özgüven sosyolojik bir vaka aslında.
★
Adam motosikletli kurye ama yerli mafya dizilerinden fırlamış gibi güvenlik güçlerine atar yapıyor.
★
Memleket, Cihan gibi büyük resmi gördüğünü sanan çakma kabadayılarla dolu. İzledikleri dizilerin ve sohbet ettikleri büyük abi sandıkları insanların etkisinde kalıyorlar galiba.
★
Daha yeni yazdım; pandemi denetlemelerinde güvenlik güçleri belki de kariyerleri boyuncu vatandaşla hiç bu kadar yoğun muhatap olmamışlardı.
★
Cezaya sinirlenip sinir krizi geçirenler, "Senin yüzünü unutmayacağım, illa karşına çıkacağım" diye tehdit edenler, ne ararsan var. Polisin anlayışlı tavrını yanlış anlayanlar, Cihan gibi kamerayı görünce şov yapmaya çalışanlara önlem alınmalı.
★
Polis ile durdurduğu kişi arasında ABD'li polislerin yaptığı gibi mesafe kuralına mutlaka uygulamalı. Sözlü tehdit, hakaret ve yakın temasa kalkışanlar da başına ne geleceğini bilmeli! Tabii orantısız güç kullanmadan! Polisimize de aşk olsun, vermediniz gitti Cihan'a şu teşkilatın numarasını! Adam fenomen oldu.