Ayşe, vur kızım kafanı duvarlara. Git annene, başından aşağı 'Bismillahsız' bir kova buzlu su döksün. Bul bir hoca, okusun üflesin, şu talihin dönsün. (Benim talihim ancak fır döner fırrr.) Şu hayatta en imrendiğim kadın türü bu işte; hayatına giren her adamı, evlilik seviyesine getirebilen kadın. Hemen itiraz etmeyin de kabul edin, ilişkilerde var öyle bir yüksek yüksek 'seviye'.
TEKLİF TABLOM NEDİR?
Sen ister ortaokuldan beri Çırağan'da düğün bekleyen bir kadın ol, ister evlilik karşıtı... Fark etmez! Her iki şıkta da ilişkin ille de bir gün 'evlilik' belasıyla burun buruna gelir. Ya o teklifi alırsın ya da almazsın. Kabul edip etmemek de önemli değil. Önemli olan adamın o kafaya gelip gelmemesidir. En azından dosta düşmana karşı. Bu konuda benim tablonun durumu nedir? Bir dakika, derin nefes alıp düşünmem lazım... Vayyy... Bir velet olarak 20 yaşında gelinlik provasından kaçışımı saymazsak (O çocuğun laneti hep üstümde mi kalacak? Allah'ım 10 sene geçti, affet nolur ya), listemizde bir adet kendisine yüz vermediğim için içip içip evlenme teklifi eden (tabii ki tamamen alkolden ve numaradan) abimiz var. Iyyy. Başka? Ayaklarıma kapanıp evlenme teklif ettikten bir hafta sonra başkasıyla evlenen bir abimiz var. Ben kendisinden köşe bucak kaçarken, arkadaşları aracılığıyla bana evlenme teklifi gönderenimiz var. İçimin yağları bir eridi, bir eridi sormayın. Tövbe tövbeee...
YEŞİM VE İCLAL
Artık ilişkimiz alıp başını 'evlilik' boyutuna gittiği için sahalardan tüyen bir abimiz var. Tırstı herhalde. Yani özetle, şöyle ağız tadıyla, alkolsüz, kavgasız, üstelik sevdiğim bir adamdan, romantik havalarda, "Eveeet eveeet" çığlıklarıyla kabul etmek istediğim bir evlenme teklifi almışlığım yok. Bak kaç yaşına geldim, pes bana ya! Yazıklar olsun. Devrilme Ayşe ya! Oysa başka kadınlar öyle mi? Millet patır patır evlenme teklifi alıyor. Yok valla evliliğe özendiğimden falan değil. Hatta eminim ki kıvıramayacağım bir dal evlilik ama işte kadınlığın gözü kör olsun; sinir sistemim bozuluyor, kıskanıyorum! Bir kere istediğim bir adamdan evlenme teklifi alsam "Evet" deyip sonra vazgeçeceğim. Yeter ki öyle bir karem olsun. (Hah, yaz yaz da hiç evlenme teklifi eden çıkmasın. Saksı mısın kızım?) Misal, bakın Yeşim Salkım'a, kadının her ilişkisi evlilikle sonuçlandı. Ve her defasında mutlu. Şimdi de bebiş bekliyor.
VALLA ÇATLAYACAĞIM
Ya da çok sevdiğim arkadaşım İclal Aydın'a. Aha! Süleyman Toplusoy ile topu topu beş aydır beraber ve evlenme teklifi alıyor. Az sonra dördüncü evliliğine imza atacak. Yahu İclal, canım İclal, biricik İclal! Bana söylesene bu işler nasıl oluyor? Vallahi sırf sinirimden bir sabah ansızın gidip evleneceğim! (Dengesize bak, demin teklif alıp evlenmiyordum şimdi ansızın evleniyorum, kendi kendini yoran kararsız insan modeli. N'aber?) Ablalar, siz ne yapıyorsunuz da ben atlıyorum? Siz, erkeklerin hangi hassas noktasını biliyorsunuz da ben bilemiyorum? Tamam! Örneğimizden devam edelim; diyelim İclal Aydın şahane bir kadın. Erkek olsam hemen evlenmek isterim. Güzel, hayat dolu, akıllı, aynı zamanda ev kadını, esprili. Ama bizde fena değiliz be usta. İnsanın hayatına giren her adam nasıl onunla evlenmek ister ki? Her defasında dikiş nasıl tutar ki? Ben hayatıma giren her adamla kanlı bıçaklı ayrılıyorum, millet telli duvaklı evleniyor. Valla çatlayacağım. Anneciğim, sen benim hamuruma ne kattın yahu? İclalim, kardeşine yardım et, yol göster bari.